Günümüz ekonomi ve siyaset dünyası, insanların geleceğe dair umutlarını yok eden verimsiz tartışmalar ve biri biterken diğeri başlayan krizler nedeniyle ilginçliğini giderek yitiriyor...

15 Temmuz 2014 tarihinde bu köşede yayınlanan ilk yazımda, sürekli 'güncel olaylar' ile ilgili yazılar yazmanın insanı ister istemez içine sürükleyeceği bu kısır ortamdan zaman zaman da olsa kaçabilmenin yollarını arayacağımı belirtmiş ve şu satırları yazmıştım:

'Güncel olandan yola çıkacağım. ancak güncelin sınırları içinde kalmayıp, onun 'kalıcı' olanla bağlarını kurmaya çalışacağım. Bu yüzden bu köşede, kulis haberleri, dedikodu, kişisel polemikler falan aramayın. Amacım yazdığım her satırda okuru düşünmeye sevk etmek ve yüzeydeki dalgalanmaların altta yatan dip akıntıları ile bağını kurmaya çalışmak olacak.'

***

Bunu ne kadar başarabildim bilemiyorum...

Ancak bugün bilgisayarın başına oturduğumda, 'güncel' diyebileceğimiz olaylarla ilgili yazılarımızın kısa bir süre sonra suyun üzerine yazılmış gibi iz bırakmadan yitip gittiğini fark ettim...

Ve gözlerimi biraz yukarı kaldırıp, geleceğimizi ilgilendiren ama güncel tartışmalara dahil edilmeyen bir olaydan, 'yapay zeka'dan söz etmeye karar verdim.

***

Bu arada kimseye haksızlık etmemek için bir noktayı belirtmem gerekiyor...

Bu konu ile ile ilgili gelişmeler kimi zaman gazete ve dergilerde yer alıyor... Hatta Aydınlık gazetesi geçtiğimiz günlerde bu konu ile ilgili okur görüşlerine de yer veren bir dizi de yayınladı... Ancak bu yazılar genellikle olduğu gibi kamuoyunda güncel polemikler kadar ilgi uyandırmadı.

O nedenle ben konuya teknik açıdan değil (o konu benim uzmanı olduğum ya da üzerinde çalıştığım bir konu olmadığından) insanın kendini aşma çabasının bir parçası olması açısından yaklaşacağım.

***

'Yapay zeka' konusunu ele almadan önce kavram üzerinde bir uzlaşma sağlamak gerekiyor:

Zeka nedir?..

'Zeki varlıklar' kimlerdir?

***

Bir zamanlar 'zeka' ve 'düşünme' kavramları özdeşmiş gibi ele alınır ve bu yeteneğin yalnız insanlara özgü olduğu düşünülürdü...

Meşhur, 'İnsan düşünen varlıktır' sözü o dönemlerden kalma bu yanlışı ifade etmektedir...

Günümüzde ise hayvanlarla yapılan deneyler, bir çok hayvan türünde 'düşünce süreçlerinin var olduğunu' ve kimi hayvanların insanlardan daha 'zeki' olabildiğini ortaya koymuş bulunmaktadır.

***

Dolayısıyla tanım meselesini bir adım daha ileri götürerek bir çok canlıda olabilen 'somut düşünce' ile insana özgü 'soyut düşünce' arasında bir ayrım yapmak gerekiyor...

Buradan başlarsak, duyuların bize sağladığı bir takım sesler, kokular ve görüntülerin bellekte muhafaza edilmesini, önceki yaşantılardan edinilen 'dersler'in anımsanmasını ve gelecekteki davranışları yönlendirmekte kullanılmasını 'somut düşünce' olarak adlandırabiliriz...

'Zeka' bu süreçlerin bir parçasıdır ve canlı varlıkların beslenme, üreme ve yaşamlarını savunmada kullandıkları teknik bir araç gibidir.

***

Bütün bu özelliklerin insana özgü olmayıp çok daha geniş bir canlılar topluluğu tarafından üretildiği ve kullanıldığı açık bir gerçektir...

Bu anlamda hayvanlar da yaşamlarını sürdürmek için düşünür ve son derece 'zekice' işler yapabilirler...

Ama düşüncenin bir biçimi vardır ki, o yalnızca insana özgü olarak kabul edilebilir: 'soyut düşünce'!

***

Soyut düşünce, 'kavram' üretmeyi gerektirir...

'Kavram', gerçekte olmayan, ancak bizim bir takım olgular ve deneyimleri sonucu zihnimizde yaratmış olduğumuz bir şeydir... Bir hayvan, tek tek sayısız başka canlıyı tanıyabilir ve onlarla doğalarına uygun ilişki kurabilir; ancak bu canlıları genel bir 'hayvan kavramı' altında 'kategorize ederek sınıflandıramaz ve onu ifade eden bir 'ad' geliştiremez...

İşte günümüzde 'yapay zeka' kavramı ile ifade edilen ve insanların ürettiği bilgisiyarlar tarafından gerçekleştirilip gerçekleştirilemeyeceği tartışılan olay budur.

***

Dolayısıyla insanların geliştirmiş olduğu programlama dillerini kullanarak olağanüstü bir hızla işlem yapan ve sonuç olarak bir 'alet' olan günümüz bilgisayarlarıyla, ufukta görünen ve 'soyut düşünce' ve buna bağlı bir 'dil' geliştirme yeteneğine sahip olup olmayacağı tartışılan geleceğin bilgisayarları arasındaki fark da buradadır...

Bu olay gerçekleşebilir mi?... Ve gerçekleşirse bunun sonuçları neler olabilir?

İşte üzerinde durmak istediğimiz konu budur.

(Devam edecek)