Zonguldak’ın tek varlık nedeni kömür/Kömür çıkarmak için gidiyor bir ömür/ Zamanlar değişti gelip geçti onca devir/Makus talihi değişmiyor acep nedendir? Kafa kafaya verip iyice düşünelim derim.
Bir soru da şudur: Zonguldaklı olmak nedir? Bir dönemin öz evladı demektir. Göç alan bir kentte doğaldır bu tanım. Şimdi göç veriyorken kimdir Zonguldaklı? İthal aday olmaktır; o kadar ki, Zonguldaklılığı tartışılır onun, Zonguldak doğumlu oluşuyla yetinilmez.
Kimdir yabancı? Birini doğum yerine bakarak değerlendirmek yanlıştır. Onun eylemine ve niyetine bakmak gerekir. Örneğin; İspir’den gelmiştir adam; çalışıp kazandığını Zonguldak’a yatırmıştır. O kenti sahiplenmiş, ama sömürmemiştir. Zonguldaklı olduğunu söyleyip Zonguldak’ı emekli olduğunda hatırlayana da Zonguldaklı diyemezsiniz. Güncel deyimle O, Zonguldak’a Fransız kalmıştır.
Bir başka soru da şu olabilir: Zonguldaklı, eyyamcılık yapmış mıdır? Elbette. Farklı yapıda insanın, farklı düşünce ve eylem biçimi bunu gerekli kılar. Bunu da hemşeri dernekleriyle yapar. Bir dönem Kdz. Ereğli’yi Sevenler Derneği vardı. Zonguldak’ın böyle bir derneğe gereksinimi var mıydı? Olmasının zararı yoktu. Çünkü O da mevcutlardan farksız olacaktı.
“Fırka tefrika yaratır” denir. Bunu niçin söylüyorum: Sanayi kentine dönüşen ve Demir Çelik Fabrikası’yla göç alan Ereğli’de bir kinayedir bu tabela. Zonguldak yıllar yılı bunu yaşamıştır. Hep karşıtlıklar egemen olmuştur Zonguldak’ta. Kentin varlık nedeni kömür ve maden ekseninde bir birleşme yaşanırken; farklı kültürler, farklı sosyal yaşam biçimleri, ekonomik durumlar toplum yapısında farklılıkları da beraberinde getirmiştir.
İlçesi Devrek ise bu konuda küçük bir örnek... Devrek Postası’nda ‘‘Yabancı Kimdir?’’ başlıklı bir yazımda sormuştum bu soruyu okurlara. Yabancı, bu memlekette kazandıklarını başka yerlere yatıran, kasabanın nimetleriyle beslenip, kasabanın siyasi-sosyal yaşamına katkısı olmayandır diye yazmıştım. Bu olgu yalnız Devrek’e özgü bir saptama değildir. Nitekim Zonguldak’ta nüfusun dörtte birini farklı illerden yerleşen Karadenizliler oluşturur. Devrek’te Memurlar Kulübü vardı uzun yıllar. Zamanla Avukatların, Öğretmenlerin, Sağlıkçıların, Polislerin her biri kendi lokallerini oluşturdular. Yabancıların mahalleleri bile kuruldu. Ne demek mi istiyorum? Yani Devrek kabuk değiştirdi. Sosyal-Kültürel yaşamı değişime uğradı. Eskinin çok önemli yapıları, dışarıdan gelenlerin elinde şimdi; ekonomisi sadece tüketime dayalı emekliler kentidir artık.
Demem şu ki; her seçim döneminde birbirini hasım gören bir anlayışla iktidarlar değişti. Kurallar gelişti ama Zonguldaklı (bütünüyle) kanıksadığı yaşamına devam etti. Referandumda bunu gördük. Seçimlerde bunu gördük. Sonuçta Milletvekili listesi işaret verdi ki Zonguldak’ta (değişen) yeni bir şey yoktur. Uyumaya, uyutulmaya devam ediliyoruz. Uyandırsalar, uyanacak gibi değiliz desem yeridir. Bugün ancak o yıllara alıcı gözüyle bakanların anılarında kaldı bunların hepsi. Hatırlayacak olanlar da ne yazık ki bir elin parmakları kadardır.