Geçmiş yıllarda sokaklar boyu ağaçlar çoktan tomurcuklanırdı. Bu yıl geç kaldılar. Bizi, PANDEMİ vurdu, onları ise DON!
*
Fazıl Hüsnü Dağlarca, ' Bazen bir gelincik koca bir çayırı özetler' der. Gerçekten, Bursa'ya giderken yol boyunca, Bursa'da Apolyont'ta (Gölyazı) gelinciklerden gözümü ayıramam…
*
Şair, ' Baharda bu yıl bir melal var hüzün gibi/ Bülbülde ses gülde renk açmaz oldu neden?' diye soruyor. Ben evlerini ve insanlarını yitiren bahçemizi. Bahçemizde çileyen bülbülleri çok özlüyorum…
*
Bir başka şair: ' Baharın gülleri açtı ah/ Yine mahzundur bu gönlüm' diyor ya; ben ne neşe saçabiliyorum çevreme; ne de gülebiliyorum. Bir hüzün bulutuyum adeta…
*
Bir şarkı tuttururum zaman zaman: 'Baharın zamanı geldi a canım' diye başlayan; 'yollarımız yeşillendi /yavru ceylan gel gidelim' diyemem yaz-güz geçti-kış'a erdik…
*
Bülbüller bile baharda şakıyor: 'Bülbülün çilesi yanmakmış güle/ Ömürler geçiyor ağlaya güle/ Kimimiz hasretiz sevdiğimize/
Kimimiz yanarız gençliğimize'… Hasretlik kader imiş bize…
*
Benim en favori şarkılarımdan biridir: 'Çile bülbülüm'. En güzel okuyan Sayfiye Ayla idi. Ondan sonra ben geliyorum bağışlayın: 'çile'sinden sonra 'Allah çile' ile çok alkış alırdı (ses kaydım var)…
*
Devrek'teki bahçemizde sabahları, 'çileyen bülbüller'le uyanırdım. Tam 15 yıl beni çiledi onlar. Malumdur ki:' Altın kafese koysalar ille de vatanım' dermiş ya; 0 yıllara özlemim giderek daha da yoğunlaşıyor…
*
'Mevsim bahar olunca aşk gönüle dolunca /Sevenler kavuşunca yaşamak ne güzel !': Kavuşamayanlara zindan olur der bilenler (dünyanın sonu değildir oysa): kısmet ise eğer bahtımızda varsa daha niceleri çıkar karşımıza… 'Hüzün zaman zaman deli dalgalarla gelir /Gönlümün kıyısına vurur/Aşınan kayalar gibi ruhum/Suskun, yorgun öylece durur /Islak kumlara yazılmış hikayeler/Ummana karışır, silinir yavaş yavaş /Her dalga ömrümden bir şeyler koparır /Ağır ağır sönen gönlüm/ Son kum tanesi olana kadar'…'
'VE HÜZÜN EN YAKIŞANDIR BİZE'-Hilmi Yavuz (*) Ahmed Arif'in şiirinin başlığıdır…