Çocuktuk …

Çocukluğumun bayramlarında gece uyumaz, sabahleyin erkenden kalkar önce ailemle bayramlaşır daha sonra da mahallemizin teyzelerini, amcalarını ziyaret ederdik. Hebiş Teyze lokum verir; Rıfat Amca da beni sever. Harçlığımı hazırlamıştır derdim…

Topladığımız onca harçlıkla sinemanın 10.30 çocuk matinesine, anlamadığımız alt yazılı bir filme giderdik. Ardından da ver elini Luna Park. Çarpışan arabalarda parayı bitirir, onca yolu yaya dönerdik geriye bacak kadar halimizle. Ne güzel bayramlardı onlar…

Bayramlar, sıradanlaşan günlerimizi renklendiren, gündelik yaşamın sıkıntılarını unutturan; insanları hoşgörü ve sevecenlikle birbirine yakınlaştıran ayrıcalıklı günlerdi. Yıllar geçtikçe bayramlara bakış açımız değişmeye başladı. Değişen bayramlar değil, bizleriz aslında. Hayattan beklentilerimizin çokluğu, alabildiklerimizin ise yetersizliğidir bana göre…

Bayramlar ayrıcalıklı günlerdir. Ne ki, o güzelim günleri sıradanlaştırdığımızın ayırdına varamıyor; bunun tedirginliğini bile duymuyoruz. Coşkulu ve arzulu, konulu komşulu ziyaretleriyle mutlu bayram günlerini gerilerde bıraktığımızı düşünüyor; o güzelim yıllara özlem duyuyorum. Bayramlara özgü gelenek ve görenekleri özlüyorum. Eskiye bağlılık değil bu; onları çağcıl kılamaz mıydık, diye düşünüyorum. Pek çok ananeyi yok ettik. Bayramlar, bu yüzden hüzün veriyor bana…

Hayatın bir bayram olmadığı kesin. Ama her günümüzü, bayram günlerinin coşkusuyla, sevinciyle yaşayabilir; pekâlâ mutlu olabiliriz. Bu bizim elimizde. Yeter ki, sevmesini, paylaşmasını ve dayanışmayı bilelim. Başkalarının mutluluğunu kıskanmaz, kendimiz gibi yaşamayı öğrenir ve benimsersek, küçük şeylerle yetinmeyi ve mutlu olmayı başarırsak asıl bayramın bu olduğunu o zaman anlarız.

Bayramlar toplumda sevgi ve saygıyı geliştiren, dostlukları pekiştiren, gelenek ve görenekleri yaşattığımız sayılı günlerdir. Nicedir, bu hasletleri unutup bayramları da sıradan günlere çevirdiğimizi kim yadsıyabilir?

İçtenlikli sevgi ve saygıyla yüklü, dostlukları pekiştiren, günlerimizi güzelleştiren bayramları özlüyorum. Yere bakan yürek yakan, yüze gülüp arkadan kuyu kazan, içten pazarlıklı insanlarla bayramların güzelliğine gölge düşüyor. Ve kavgasız bayramlara özlem duyuyorum.

Önümüz bayram. Çocukları unutmayın, büyüklerinizi ziyaret edin. Tabii şunu da unutmayın; yalnızca bayram eden değil, bayram ettiren de olmak önemli. En içtenlikli sevgi ve saygılarımı sunuyor, daha nice bayramlara diyorum…