Yollar !.Kısası var,uzunu var.Yollar hep düz değil,inişli çıkışlı,virajlı,kaygan olanları da var.Hepsi yollar…

Yarı yol var,ara yol,ana yol var bunlar da yol…

Sapası var,çıkmazı var,kestirmesi var,bizde yol tükenmez…

Velhasıl çeşit çeşittir yollarımız…

*

Yola gitmek,yolunda gitmek,yolun eğrisi,doğrusu var.Yanlış yol ise felakete götürür…

Yoldan çıkmak var,yola çıkmak var,yolsuz kalmak bile var.Yolunu bulmak ise zor zanaattır…

Yol tutturmak,yolundan gitmek,yoluna kurban olmak,yol açmak  var.Hepsi de yol işte…

*

“Akıl için yol birdir” denir.Herkes aynı akılda olsa buna ne denir?Âşık Veysel verdi yanıtını:“Kim okurdu kim yazardı/Bu düğümü kim çözerdi/Koyun kurt ile gezerdi/Fikir başka başka olmasa”…

Yolda kalmak,yol sormak,yol yordam bilmek,yol kesmek,yolcu etmek de var.Hal yol bilmektir çaresi…

Akar sular bile yolunu yolağını bulur denizlere ulaşır.Yol gösteren bir Atatürk’e çıkan yolları tıkamak nedir acaba ?

Yolunu yokuşunu çıkalım,Kaf Dağı’na varamasak da.Kimine kör talih, kimine kör Salih yardım ediyor…

*

Bir yol göstericimiz yok!.Aslında var da,kerameti kendinden menkul olanlar fırsat vermiyor.Kısacası,körlemece,paldırküldür yürüdüğümüz süreçte ne desek boş.Her keresinde yolumuza taş koyanlar iş başında…

Doğru yolu denedik,doğrudan hiç şaşmadık.Bildiğimiz yoldan şaşmadığımız için,ne geldiyse başa ya da ne gelecekse bundan geliyor.Bazıları sadece doğru yolun peşinde,bazıları ise her yolun yolcusu…

*

Ziya Gökalp diyor ki:‘‘Ahlak yolu pek dardır/Tetik bas,önü yardır/Sakın hakkım var deme/Hak yok,vazife vardır!’’.Yola gelmek erdemdir.Yoldan çıkmak tehlikeli.Bildiğin yol ise en kısa yoldur.Bugüne gelince:yolu Atatürk’le kesişiyorsa;akıl ve bilimi rehber alıyorsa ne mutlu onlara…