Türk şiirinde ölüm teması denince ilk usa gelen şairdir Cahit Sıtkı Tarancı…

Ölüm korkusuyla yaşamıştır sanki hep.

'Yalan' şiirinde, 'Her mevsimiyle insanı ayrı ayrı saran / Bunca güzelliği nasıl koyup gideceğiz / Yaman çalacak o çalmayası saat yaman' der.

Ünlü 'Otuz Beş Yaş' şiiri nasıl biter?

'N'eylersin ölüm herkesin başında. / Uyudun uyanamadın olacak. / Kimbilir nerde, nasıl, kaç yaşında? / Bir namazlık saltanatın olacak. / Taht misali o musalla taşında.'

Onun 'Gün Eksilmesin Penceremden' şiiri ise, elbette ölüm korkusu taşısa da nasıl da deli bir yaşama övgüsüdür:

'Ne doğan güne hükmüm geçer, / ne halden anlayan bulunur; / Ah aklımdan ölümüm geçer; / Sonra bu kuş, bu bahçe, bu nur. // Ve gönül Tanrısına der ki: / –Pervam yok verdiğin elemden; / Her mihnet kabulüm, yeter ki / Gün eksilmesin penceremden!'

***

Doğrusu ölüm korkusuyla kederlenmek yerine nefes alıp verdikçe 'gün eksilmedikçe penceremizde' doğan güneşin, pencerenin açıldığı göğün, balkona konan serçelerin, değişen mevsimlerin, bardaktaki sıcak çayın, dinlenilen müziğin tadını çıkarmak daha güzel!

Güzel de, bazen insan kendi isteğiyle kopmak ister yaşamdan. Çekip gitmek ister ölümün bilinmezliğine.

Charles Bukowski'nin 'Sebep ve Sonuç' şiirini bilir misiniz?

'En iyiler ölür genelde, kendi elleriyle' diye başlayan şiiri.

Devamı şöyledir:

'Sadece uzaklaşabilmek için / Ve geride kalanlar / Asla tam olarak anlayamaz / Niye bir insanın / İsteyeceğini / Uzaklaşmayı / Kendilerinden'.

***

Bukowski'nin bu şiiri, bir Ankara Dergisi'nde (Koridor, Sayı: 5, 2008) yayımlanmıştı. Türkçemize çevirense Duygu Gündeş (*).

Doğum tarihi 10 Kasım 1976. Yaşama Ankara'da 'Merhaba!' demiş olmakla birlikte Kadıköy Anadolu Lisesi'ni ve İstanbul Üniversitesi Turizm Otelcilik Meslek Yüksek Okulu'nu bitirdi (1996). Kanada'da yer alan Güney Alberta İngilizce Dil Vakıfları'nın Amerikan Edebiyatı ve Yaratıcı Yazarlık Bölümü'nde eğitim gördü (2005 – 2007). Çevirileri ve yazıları Kaçak Yayın, Yeni Harman, Koridor, Patika, EVV3L, Karga Mecmua, Üvercinka gibi dergilerde yayımlandı. Keith Ablow'dan çevirdiği 'Psikopat' (Pegasus Yayınları, 2008) ile Shana Abe'den çevirdiği 'Duman Hırsızı' (Erko Yayıncılık, 2007) romanları okurlarla buluştu.

43 yıllık ömründe yaşadığı güzellikleri dostlarının anılarına bırakarak 26 Ocak 2019'da uzaklaşmayı seçti yaşamdan, insanlardan…

Geride kalanlar, bizler, asla tam olarak anlayamayacağız niye uzaklaşmayı seçtiğini…

Cahit Sıtkı'nın dizelerindeki gibi, 'Her mihnet kabulüm, yeter ki / Gün eksilmesin penceremden!' demek varken…

Niye?

***

Cahit Sıtkı'nın ve Bukowski'nin dizelerini, ölüm teması üzerine düşünmek için anımsamış olmak isterdim.

Genç bir yüreğin asla anlayamayacağımız bir nedenle bizden uzaklaşmasıyla değil!

_________________

(*) Bilinen tüm çevirileri ve yazıları http://duygugundes.info adresinde okunabilir.