Federasyon Başkanları seçimleri ilginç sonuçlarıyla tam gaz giderken gözler en çok merak edilen olimpik spor branşlarından Atletizm, Halter, Yüzme, Masa Tenisi, Güreş, Tenis ve Boks gibi önemli dallara çevrildi.
Bugüne kadar alınan sonuçlar gösterdi ki Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak’ın Paris 2024 sonrası “Başarısız federasyonlardan hesap soracağız” sözleri maalesef yine havada kaldı. Başarısız başkanların yine siyasetin gücünü arkalarına alıp koltuklarına yapıştıklarına tanıklık ettik. Hatta siyasiler o kadar gözünü kararttı ki, Voleybol, Yelken gibi başarılı federasyonların başkanlarına aleni bir şekilde rakip çıkartmaktan çekinmediler. Ancak gerçek delegelerin dirayetli davranmalarıyla Voleybolda Mehmet Akif Üstündağ ile Yelkende Özlem Akdurak yeniden seçildiler. Kim ne derse desin Tekvandoda 21 yıllık Başkan Metin Şahin’in seçim hakkının elinden alınması demokratik bir davranış değildi. Değişim kararını genel kurulda delegelerin özgür iradeleriyle verilmesi sağlanmalıydı.
Biz şimdi 31 Ekim veya 1Kasım tarihinde yapılacak Atletizm Federasyonu seçimleri öncesi yaşanan ilginç gelişmelere bir bakalım.
2013’ten beri yaptığı başkanlık döneminde icraatlarıyla kendisine destek olanların bile tepkisini çeken Fatih Çintimar’ın sanki kendi isteğiymiş gibi aday olmayacağını açıklaması, herkese derin bir nefes aldırmıştı… Çünkü sadece yaptığı manipülasyonlarla ülkemizi utanç listesine sokan, dünyanın en büyük altyapı projesi olan ve World Athletics’e (WA) bağlı 196 ülkede uygulanan Çocuk Atletizmi Projesini kişisel kaprisleri nedeniyle durduran bir başkana atletizm camiasının tahammülü kalmamıştı. Eğer aday olsaydı bile, olay “bu gitsin de kim gelirse gelsin” durumuna dönüşecekti. Şükür kendisine “bizim adamımız“ diyenleri de bezdiren şahıs çok istemesine rağmen aday olamadı.
Bir önceki seçimlerde rakibinin arkasındaki siyasi desteğe rağmen 97 oy toplayan Zeki Öztürk, Galatasaraylı Ahmet Karadağ, Bartın Gençlik ve Spor İl Müdürü Halil Akkaş ve eski Milli Atlet Serap Aktaş adaylıklarını açıkladılar. Serap Aktaş, %10’luk delege desteğini bulamadı. Zeki Öztürk de Halil Akkaş lehine çekildi. Dolayısıyla 89 imzayla Halil Akkaş ve 83 imzayla Ahmet Karadağ’ın adaylıkları kesinleşti.
Spor Teşkilatının desteğini alan Akkaş, Fatih Çintimar’ın “biz birlikteyiz” sözleriyle camiada oluşan tepkiyi Zeki Öztürk ile iş birliği yaparak kırdıysa da Ahmet Karadağ’ın Galatasaray ile Enka, İstanbul Büyükşehir, Momentum SK ve Fenerbahçe’yi de yanına almasıyla olay birden Ankara- İstanbul savaşına dönüştü.
Tek başına 21 delegesiyle büyük bir potansiyele sahip Fenerbahçe’nin, 6 delegelik bir güce sahip Galatasaraylı bir başkan adayını desteklemesi camiada şaşkınlık yarattı. İki kulüp arasında her alanda çekişme yaşanırken üstelik bu kadar avantajlı bir konumdayken ve Başkan Ali Koç’a rağmen ezeli rakibinin ardında durması doğrusu inanılmaz bir durum olarak değerlendirildi. Her iki taraf temsilcilerinin, Enka ve İstanbul Büyükşehir SK yöneticileriyle birlikteki sosyal medya paylaşımları bu oluşumun inkarını önlediği gibi herkese de kanıtlıyor.
Anadolu kulüplerinin tavrı, 261 delegenin oy kullanacağı bu seçimi belirlemede önemli rol oynayacağı kuşkusuz… Her yönüyle çok çekişmeli geçmeye aday bu seçimde kazanacak ismi ancak birkaç oy farkının belirlemesi de kaçınılmaz bir durum olur.