Uzun süredir Ankaragücü yazısı için beklemedeydim.
Nedeni ise şampiyonluk sarhoşluğundan kurtulup, yeni sezonda tek başına Başkenti temsil edecek olan bu kulübün taşıyacağı yükün ağırlığının altından kalkabilecek pozisyona gelip gelemeyeceğiydi.
Ankaragücü'nün önünde öncelikle aşılması gereken transfer yasağı sorunu vardı. Aslında geçen sezon 1. Ligde mücadele ederken de ara transferde 4 futbolcudan kaynaklanan anlaşmazlıklar vardı. Ancak bu sorunlar için Süper lig garanti olunca acil bir şekilde çözümlenme yoluna gidildi.
Bir sonraki sorun ise kadrosunun yaşlı olmasının yanı sıra yeterli sayıda süper lig topçusu olma niteliğini taşıyıp taşımadığıydı. Kimse alınmasın ama her ligin kendine has özellikleri bulunmaktadır. İşte her futbolcu da bu özelliklerin çoğunu taşıyamadığı için uyum da sağlayamaz. Onun için de futbolcuların genel tasnifinde Süper lig topçusu, 1. Lig topçusu diye sınıflandırılırlar.
Onun için de kadronun büyük çoğunluğunun elenmesi ve Süper lige layık bir kadro oluşturulması gerekliydi. Tüm bu faktörler art arda sıralandığında herkesin de kolaylıkla tahmin edeceği gibi temel sorun olarak maddi duruma gelip dayandığı bir gerçek.
Gerek kulübün sahip olduğu taraftarın büyüklüğü ve etkinliği, gerekse Başkan Faruk Koca'nın siyasi potansiyeli birleştiğinde bugüne kadar sorunlar nasıl çözümlendiyse, aynı yol takip edilmesinden başka çıkar yol kalmıyordu.
Takımın konulan hedefe ulaşması, süper lige yeniden yükselmesiyle gelir kaynaklarının; naklen yayınlar, sponsorlar ve kombine biletlerin satışlarıyla hatırı sayılacak bir düzeyde artmasıyla sorunların çözüme kavuşturulması nispeten rahatlasa da bir kadronun baştan sona yeniden oluşturulması o kadar kolay bir iş değil.
Olay yine başkanın para bulma maharetine ve maddi yönden güçlü bir yönetim oluşturulmasına gelip dayanıyordu. Bu konuda Başkan Faruk Koca ilk iş olarak maddi yönden güçlü kişilerden oluşan yönetim oluşturmasının yanı sıra yine para bulma maharetini konuşturdu.
Nereden biliyoruz? Bakın transfer hareketliliğine, Ankaragücü en hızlı ekipleri arasında ilk sıralarda yer almakta.
Öncelikle geçmiş kadrodan acilen 11 futbolcu ile yollar ayrıldı. Sonra da erkenden işe koyularak; Real Madrid, PSG, Lizbon gibi takımlarda top oynayan Jese Rodriguez (29-Santrafor, İspanya- Las Palmas) başta olmak üzere, Pedrinho (29-Orta saha, Portekiz-Gil Vicente), Anastasios Chatzigiovanis Tasos (24-Sağ kanat, Yunanistan - Panathinaikos), Giorgi Beridze (25-Sol kanat, Gürcistan - Ujpest), Oguz Ceylan (31- Sol bek, Gaziantep), Fıratcan Üzüm (23-Sol kanat-Adanaspor) ve Dogukan Kaya (22-kaleci, Kocaelispor) kadrosuna katmayı başardı.
Son olarak da Manchester United ve Stuttgart'ta da yer alan İtalyan forvet Federico Machedo (31) ile 2+1 yıllığına anlaşma gerçekleştirildi.
Bununla da yetinmeyen Başkent ekibi, 2020-21 sezonunda Trabzonspor formasını giyen ve son olarak Brezilya'nın Fluminense takımında oynayan sol bek Madlon Rodrigues Xavier (25) ile Tuzlaspor'un orta saha oyuncusu 22 yaşındaki Senegalli Lamine Diack ve bonservisi Kocaelispor'da olan 21 yaşındaki genç santrafor Mervan Yiğit'i de son pürüzleri gidermek için Ankara'ya getirdi.
Transfere bir türlü doymayan Başkent ekibi yönetimi, bunların dışında bir kaleci, bir stoper ve bir de santrafor almayı da planlıyor.
Yani durum bunu gösteriyor ki Ankaragücü başkan ve yönetimi, bu son derece zor işin altından alınlarının akıyla çıkmayı başardı.
Ancak böyle 'Sil Baştan' bir kadro yapılanması son derece tehlikeli bir durumu yani kadronun uyum sorununu da beraberine getirebilir. Yeni transferlerin de pazartesi başlayan Kayseri kampına bir an önce katılmasıyla 5-6-7 Ağustos tarihlerinde oynanacak Süper ligin ilk haftasına sağlıklı ve hazır bir şekilde başlanması sağlanmalıdır.