Ankara'nın kavurucu sıcakları bile bu kadar bunaltmadı.

Öyle bir ateş ki, dayanılacak gibi değil.

Alev alev sarıyor bedenleri.

İnsanlar çaresiz.

Akla ilk gelen soğuk bir duş oluyor değil mi?

Serin suların altında, bir güzel serinlemek.

Aman dikkat, akla ilk gelen çözüme can simidi gibi sarılmayın hemen.

Önce, belki de son ödeme tarihi çoktan geçmiş olan su faturanıza bakın.

Dudak uçuklatan rakamı görünce zaten hevesinizden eser kalmayacak, 'duş hayali' , kısa sürede 'düş kırıklığı'na dönüşecek, kararınızdan vazgeçeceksiniz.

Acaba ne yapmalı?

Klima mı dediniz?

Bırakalım onun derdini hali vakti yerinde olanlar düşünsün.

Biz biraz daha alçakgönüllü olalım.

Vantilatörde karar kılalım.

Hadi bakalım takın fişini prize.

Takın da görelim.

Hele de Ağustos ayı başından geçerli olmak üzere konutlar için gelen yüzde 9.57'lik zammı bile bile.

Sakın ha, eş-dost tavsiyesine aldanıp da çareyi demli bir çayda aramayın.

Ocağın düğmesini çevirdiniz mi yandınız demektir.

Yine Ağustos başından geçerli yüzde 9 zamlı doğalgaz faturası gelince serinlemek neymiş görürsünüz o zaman.

Tabii bir de bunun sonbaharı, kışı var.

Kaloriferler yanmaya görsün.

Baktıkça faturaya, için için yanarsınız.

O zaman üzülür, kalırsınız çaresizliğinizle baş başa.

Düşünüp durursunuz, sıcak olsa dert, soğuk olsa ayrı bir dert diye.

Yeni zamlar böyle iki arada bir derede bıraktı insanları.

Olan oldu, dönüşü yok bunun.

Çarşı-Pazar fiyatları almış başını giderken, elektrik, su, doğalgaz yerinde sayacak değildi ya!

Biz yine de umudumuzu yitirmeyelim.

Zamsız ve gamsız günleri beklemeye koyulalım.