Ankara'yı 24 saat yaşayan bir kent haline getirmek…

Ne güzel olurdu…

Başkente çok yakışırdı doğrusu…

Ama olmadı!

Bugüne kadar gerçekleştirilemeyen bir hayal olarak kaldı.

Kenti aydınlatan ışıklar gece yarısı olmadan bir bir söndü.

Tek tük yanan neonların ışığında, varlığını hissettirmeye çalışan hareketlilik de giderek cılızlaştı.

Memur kenti Ankara, bir sonraki günün ilk ışıklarıyla uyanıncaya kadar derin bir uykuya daldı.

Keşke düşler gerçeğe dönüşse, Ankara, her yıl milyonlarca turisti ağırlayan gelişmiş ülkelerin albenisi tavan yapmış başkentleri gibi 24 saat yaşayabilse.

Göz kamaştıran güzellikleri, tarihi ve kültürel dokusu, eğlence mekanlarının göz kamaştıran neonları, güleç yüzlü insanların kol gezdiği cadde ve bulvarları, canlanan ekonomisi ve yarattığı katma değerle kepenk indirmeksizin yaşama kucak açan bir kent hüviyetine bürünse

Bugüne kadar arzulananın olmaması, bundan sonra da olmayacak anlamına gelmiyor.

Umudu yitirmemek gerekir.

Ankara Kent Konseyi Genel Kurulu'nun bir hafta kadar süre önce gerçekleştirilen Genel Kurul'u güzel günler için taze bir başlangıç oldu.

Başkent'te bulunan kamu kurum ve kuruluşları, sivil toplum kuruluşları, meslek odaları, belediye ve üniversite temsilcileri ile çok sayıda muhtarın katıldığı toplantıda, yapılan konuşmalar, bu yöndeki kararlılığın işaretini verdi.

İlk ışık Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş'tan geldi.

Yavaş, yaptığı konuşmadaki ''Ankara'nın hikayesine atılacak imzalarsınız'' diyerek başta Kent Konseyi üyeleri olmak üzere katılımcıları, bu sevdanın gerçekleşmesi konusunda cesaretlendiren sözleriyle alkış aldı.

Yapılan oylamada Kent Konseyi Başkanlığına seçilen ATO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Halil İbrahim Yılmaz da konuşmasında ''24 saat yaşayan bir Ankara'' özlemini dile getirdi.

Yeni bir şevk, yeni bir heyecan…

Kent Konseyi'nde dile getirilen, kararlı ifadeler doğrusu bizi de umutlandırdı.

Umarız, söylenenler gerçeğe dönüşür, Başkent Ankara, akşamın ilk saatlerinde karanlığa gömülen bir kent hüviyetinden kurtulup, ışıltılı bir görünüme kavuşur.

Başkente de böylesi yakışır doğrusu.