İcraat programı
Herkesin gözü kulağı onun üzerinde.
Akşam başını koy yastığa.
Yarı uykulu halde sabahı zor et.
Yataktan kalkar kalkmaz da ilk iş olarak doların ulaştığı son noktaya bak korka korka.
Beş TL'nin üzerindeki seviyeyi görünce de ''eyvah'' diye geçir içinden.
Oldu mu şimdi?
Yakıştı mı sana söylenmek?
Boşuna dır dır etme.
Kes sesini otur.
Beş kilo fasulye ile bir çuval kömüre tav olmanın faturasının ne kadar ağır olacağının hesabını o kolileri kapışmadan önce yapacaktın.
Şimdi böyle arpacı kumrusu gibi düşün bakalım.
2002'den bu yana tam 16 yıl geçmiş.
Aldığın gıda ve yakacak yardımlarıyla nefesini tüketmeden gelmişin bugünlere.
Gözün doymak bilmiyor.
Hem, ''Dolar artmış sana ne?''
Öyle demiyor mu, senden bir tık daha ötedeki aklı evveller, sosyal medya ortamındaki üstün zeka ürünü mesajlarında.
Türk Lirasıyla almıyor musun maaşını bu akıl küplerinin dediği gibi.
Bak 100 günlük icraat programı da hazır.
Daha ne istiyorsun?
Neymiş efendim, 16 yılda, bir başka ifadeyle yaklaşık 5 bin 740 günde arpa boyu yol alınmamış da 100 günde mi alınacakmış,
Dış borçlar endişe veriyormuş,
İşsizlik almış başını gidiyormuş,
Üstelik dolar da fren tutmuyormuş.
Muş, muş, muş…
Kim ne derse desin, sen aldırma.
Bırak konuşsunlar.
Duymazdan gel.
Al fasulyeni, mercimeğini, kömürünü
Keyfine bak.
Karışma boyundan büyük işlere.