Ortadoğu’da artan savaş riskinin çatışma bölgesine yakın komşu oluşundan dolayı en çok ilgilendirdiği ülkelerden biri Türkiye. Bu durum ise önümüzdeki dönemde yeni sığınmacı dalgalarını tetikleme ihtimali yaratıyor. Öte yandan okulların açıldığı eylül ayı tüketici fiyat endeksini de yükseltti. İstanbul Ticaret Odası (İTO) aylıkta yüzde 3,9, yıllıkta yüzde 59,18 ile yüksek bir eylül enflasyonu açıklarken, ardından TÜİK’in aylıkta 2.9, yıllıkta 49,38 ile eylül verisi yüksek geldi. Bu verilere ENAG rakamları ise aylık yüzde 5.34, yıllık yüzde 88.63 olarak gerçekleşti.
TÜİK rakamının da yüksek gelmesi yıl sonu enflasyon hedefleri, politika faizinde indirim takviminin ne zaman başlayacağı tartışmalarında piyasa tahminlerini de güncelledi. Politika faizinde indirim beklentisi aralık hatta JP Morgan için ocak ayına kaymış gözüküyor.
MB hedefinin (yüzde 38) tutabilmesi için kalan aylarda ortalama yüzde 0,5, üst bandın (yüzde 42) tutabilmesi için ortalama aylık yüzde 1,5 aylık enflasyon gelmeli. Bu da şimdilik gerçekten zor görünüyor.
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in ve diğer yetkililerin “program çalışıyor” değerlendirmeleri de tartışma konusu. Şimşek yüzde 38’le aldığı enflasyonu 1,5 yıl sonra yüzde 50’nin altına ancak getirebilmesini başarı olarak anlatıyorsa da gerçek şu ki; halen enflasyon eski hazine ve maliye bakanı Nureddin Nebati’nin bıraktığının 1,5 katına yakın seviyede. Son veri enflasyonda aylık yüzde 3 bandında yapışkanlık olduğunu, MB ve ekonomi yönetiminin öngördüğü hızda bir düşüşün mevcut koşullarda çok zor olduğunu gösterdi.
Yeni sığınmacı dalgası riskimiz var
Hükümetin, İsrail’in savaşı Lübnan’a yaymasını iç politika aracı olarak devreye alsa da Ortadoğu’da artan savaş riskinin yakın komşu oluşundan dolayı en çok ilgilendirdiği ülkelerden birinin Türkiye olduğunu belirtelim. Bu durum yeni sığınmacı dalgalarını tetikleyebilir. Yine çatışma bölgesinin global enerji tedariki ve dış ticaret yolları bakımından kritik önemi var. Petrol ve gaz fiyatlarında şimdiden işaretleri gelen yükselişler olursa Türkiye’nin enerji faturası artacak. Yüksek petrol ve gaz fiyatı dezenflasyon programının aleyhine çalışacak.
Karahan: Enflasyon ve beklentilerde alınacak mesafe var
Merkez Bankası’nın 3 aylık TL mevduatın bileşik faiz verisi 27 Eylül haftasında yüzde 59,82’den 59,48’e geriledi. Büyük bankalarda 3 ay vadeli TL mevduatın basit faizi yüzde 38 ile 48 arasındaydı. Aynı hafta ihtiyaç kredisi faizleri yüzde 71,47’den 70,84’e, taşıt kredisi faizleri yüzde 42,87’den 42,67’ye; konut kredisi faizleri yüzde 43,20’den 42,93’e düştü. Ticari kredi faizleri ise yüzde 57,81’den 59,57’ye çıktı.
Bu veriler son enflasyon verisinin görece yavaşlatıcı bir etkide bulanacağını gösteriyor. Ancak faizlerde genel olarak seyir düşüş yönünde. Ayrıca kamu bankalarının konut kredisi paketleri de bilindiği gibi uygulamaya girdi. Kart borcu yapılandırmalarında da özel faiz sınırı geldiğini hatırlatalım.
Zaten Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan da TBMM Plan Bütçe Komisyonu’na yaptığı sunumda, enflasyonda gözettikleri 2 ana koşulun, ana eğiliminin belirgin ve kalıcı düşüş göstermesi ve beklentilerin öngörülen tahmin aralığına yakınsaması olduğunu söyledi. Karahan “Her iki kriterde de alınacak bir miktar mesafe olduğunu değerlendiriyoruz. Bu nedenle, para politikasında sıkılığı korumaya devam edeceğiz” dedi. Karahan’ın bu açıklaması kasım ayında faiz indirimi yok, yorumlarına yol açtı.
Fotoğraf: AA