Görenler anlata anlata bitiremiyor.

Türkiye'nin en büyük, Avrupa'nın ikinci, dünyanın ise ilk dört hayvanat bahçesinden biri olduğu söyleniyor.

Gaziantep Hayvanat Bahçesi'nden söz ediyoruz…

Başta Güney Doğu Anadolu Bölgesi illeri olmak üzere tüm Türkiye'den, komşu ülkeler başta olmak üzere dünyanın birçok ülkesinden ziyaretçi ağırladığı belirtilen 'Doğal Hayatı Koruma ve Hayvanat Bahçesi'nden bahsediyoruz…

Şimdi acele yargıya varıp, sözün sonunun gelmesini beklemeye tahammül edemeyenler, ''Ankara'daki bitti de sıra Antep'tekine mi geldi'' diye homurdanacaklardır içlerinden.

Yok…

Maksadımız o değil…

'Ankara'dakinin halini vebali olanlar düşünsün' diyerek, hemen konunun özüne girelim ve aktaralım:

Eşi ve daha üç yaşına yeni girmiş ikizleriyle Antep'e yolu düşen biryakınım, gelmişken dillere destan hayvanat bahçesini de ziyaret etmek istemişler.

Hem miniklerin Ankara'da ancak film sahnelerinde tv ekranlarında görebildikleri kartaldan file, zürafadan aslana, kaplana kadar onlarca çeşit hayvanı çıplak gözle görmeleri, hem de kendi meraklarını gidermek için 1000 dönüm arazi üzerine kurulu Hayvanat Bahçesi'ne gitmişler.

Ama, koca alanı arşınlamak kolay olmamış.

Daha hayvanların bulunduğu bölüme gelmeden minikler, yorulup da kucak için sızlanmaya başlayınca, bizim kadim dost, kendince kurtuluşun dahiyane formülünü bulmuş.

Yol kenarındaki yön tabelasını gösterip, ''Bakın, çocuklarınızı kucağınıza almak yasaktır'' yazıyor diye de eklemiş.

Bizimki içinden ''durumu kurtardık'' diye geçirirken, miniklerden biri yarım konuşmasıyla lafı gediğine oturtmuş:

'Hayır. Çocuklarınıza dondurma alın yazıyor.'

Yeni nesil bu…

Akıl küpü maşallah…

Eski kuşaklar da miniklere ayak uyduruyor artık.

Sen istediğin kadar nurlu ufuklardan söz et…

Gelişmişlikte zirveye yerleşmeye az bir zaman kaldığından dem vur…

İnsanların gözünün içine bakarak, refah, huzur, mutluluk masalları anlat…

Nafile…

Yeni yeni dillenen bebekler gibi…

Gecikmeli de olsa

Kimse yemiyor artık…