Sokak hayvanları ile ilgili çıkarılmaya çalışılan yasaya hayvanseverlerden tepki çığ gibi yağmaya devam ediyor. Bir aydan uzun süre sahiplendirilememiş sokak köpekleri için "uyutma" kararı hem meclisi hem de vatandaşları ikiye böldü. Peki çare "uyutmak" mı?
Öncelikle bunu uyutma diye adlandırmak deli saçması bir şey. Uyuyan bir süre sonra uyanır. Bunun adı öldürmek. Öl-dür-mek! Böyle tatlı kelimelerle izah edince cinayet olduğu gerçeğini değiştirmiş olmuyorsunuz.
Bir diğer yandan sokak köpeklerinin sokakta kalması da çeşitli sıkıntılar yaratabiliyor. Saldırıya uğrayan insanların mağduriyetlerini de bu konuda görmezden gelemeyiz. Peki çözüm ne olmalı? Herkesi mutlu eden karar ne olabilir?
Öncelikle onları öldürmek bir seçenek değil. Hayvan hakları da insan haklarımıza dahildir. Evet, doğru duydunuz. Öyle bir canlıdan hoşlanmadık diye toplanıp onu öldürme hakkına sahip değiliz. Bu düpedüz barbarlıktır. Ancak güzel organize edilmiş, 7/24 izleyebileceğimiz barınaklara ihtiyacımız var. Bu konuda şeffaf bir vergilendirme yapılırsa hayvanseverler o çocukların mağdur olmasına izin vermezler. Yeter ki paranın nasıl harcandığını ve o canlara hakettikleri düzgün muamelenin gösterileceğine emin olalım.
Bu konuda onların çıkmayan sesleri olmak zorundayız. Ne çabuk unuttuk Konya'daki barınakta kafasına vurarak öldürdükleri köpekleri? Hepimizin içi sızlamıştı oysa... Depremzedeleri arama çalışmalarında bizimle değiller miydi? İtfayecinin, polisin yanında değiller mi? Her işimiz düştüğünde onlardan yardım alıyoruz ancak iş biraz başkalaşsın en kolay çözüm olarak öldürelim hemen diyoruz. Yok efendim, bu asla kabul edebileceğimiz bir şey değil. Yaşatan devlet istiyoruz.
"Umarım hayat size sokak hayvanlarına nasıl davranıyorsanız öyle davranır."