Kiminin elinde hesap makinesi,

Kiminin elinde kağıt kalem…

Zor bir problemi çözer gibi…

Yüzünde derinlere dalmış bir ifade…

Zaman zaman bir anda on yıl yaşlanmış gibi buruş buruş oluyor…

Yeniden başlıyor parmaklarını hesap makinesi üzerinde oynatmaya….

Elindeki kalemle, önünde duran kağıdı rakamlarla doldurmaya…

Belli ki çözümü zor bir problemin üstesinden gelmeye çalışıyor.

Ama yüz ifadesine bakılırsa nafile bir çaba içinde…

Neredeyse hesap makinesi bozulacak

Berikinin kağıdında kalem değmemiş yer kalmamış.

Ama işin içinden sıyrılmak ne mümkün…

Şu zamlı hayat yok mu, şu zamlı hayat?

Sayesinde hemen herkes matematik profesörü oldu….

Oldu ama o kadar işte…

Kağıt üzerinde…

Gel de çöz bakalım.

Çöz de görelim…

Alem de görsün insan zekasının nelere kadir olduğunu…

Soru, zor da değil…

Asgari ücretlinin yaşam koşullarıyla ilgili;

‘’Aldığın şu, harcamak zorunda olduğun şu…

Ay sonunu nasıl getirebilirsin?’’

Haydi bakalım…

Süre başladı.

Çözeni Oxford’a sınavsız alırlar…

Yeminle…