İstanbul'a kar yağmaya görsün…
Hayat felç…
Öyle, ''aman aman'' dedirtecek cinsten olması da şart değil.
Birkaç santimlik yağış çok bile…
Ne vapur ne otobüs ne taksi…
Akşam saatlerinde çık işten, okuldan gece yarısı evde olabilirsen şanslısın…
Kolay da değil hani…
Kaç milyonluk kent.
Boşuna dememişler büyük başın derdi büyük olur diye…
Büyük kentlerin de öyle…
Ankara'ya daha kar yağmadı…
Doğrusu, yapar gibi yaptı…
Hafta başında birkaç tane uçuştu kuş tüyü gibi o kadar…
Tv haberlerinde yer alan ''kar'' haberleri ise komedi filmlerini aratmıyor.
Ekrandaki muhabir, heyecanla ''ilk kar''ı anlatıyor.
Kameraman ise etrafta kar tanesi arayışına çıkacak neredeyse.
Yok ki çeksin…
Geceden düşmüş az bir şey…
Sabahın ilk ışıklarıyla birlikte erimiş, yok olup gitmiş…
Hiç unutmam kış gelip de kar düştüğünde ulaşımın sağlanması için kentin birçok yerine tüneller kazılan doğu illerinden birinin valisi, tv haberlerinde bu görüntüler pas geçilip, kalınlığı iki santimi ancak bulan İstanbul sokaklarına ilişkin görüntülerin verilmesini ti'ye almıştı.
Vali bey, ''kar'dan yakınan İstanbulluları şaka yollu bulunduğu kentte misafir etmek istediklerini söylemişti.
Kar hasreti artıkça, yeni sorunlar da gündemden çıkmıyor…
Örneğin barajların durumu…
İstanbul'un su ihtiyacını karşılayan barajlarda doluluk oranı giderek düşüyor.
Ankara'da da durum pek iç açıcı değil.
Zor günlerin ayak sesleri giderek daha net duyuluyor.