Her şey Ankara için…
Mustafa Kemal Atatürk’ün başkent olarak emanet ettiği Ankara’yı dünya başkentleriyle yarışır bir kent haline getirmek için gerçekleştirilen ve gerçekleştirilmesi planlanan çalışmalar.
Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin ev sahipliğinde gerçekleştirilen “Yeni Dönem Başkanlar Buluşması: Yerelde Güçlü Liderlik, Katılımcı Yönetim” toplantısı, başkentin geleceğine yönelik umutları daha da artırdı..
Başkan Mansur Yavaş’ın yaptığı konuşmada ‘’Amacımız öncü uygulamalara imza atmak ve vatandaşın yaşam kalitesini artırarak gelecek kuşaklara örnek bir belediye, güzel bir Ankara bırakmaktır’’ yolundaki sözleri, büyük alkış alırken, Divan Edebiyatı’nın ünlü şairi Baki’nin, kimi siyasetçilerin dilinden düşürmediği dizeleri anımsattı.
Ne diyordu ünlü şair gazelinde:
"Avâzeyi bu âleme Dâvûd gibi sal / Bâkî kalan bu kubbede bir hoş sadâ imiş"
Yani; yüksek sesini bu âleme Davut gibi sal, çünkü bu gök kubbede bâki kalan ancak hoş bir sedadır...
Ne var ki o ‘’hoş seda’’ya çok hasret kaldık…
Hep ‘’boş’’ sedalara mahkum olduk…
Taktir ile tekdiri karıştırdık…
Güzeli yerdik, çirkini övdük…
Sapla samanı, akla karayı ayırt edemedik.
Yine daldık dert deryasına…
Neyse enseyi karartmayalım, yeniden Mansur başkana kulak verelim:
Moral olur:
‘’ Başkent belediyesi olmanın getirdiği sorumluluk duygusuyla, çözüm ve insan odaklı hizmet verme anlayışımızla kaynaklarımızı her türlü israftan kaçınarak etkili, duyarlı, ekonomik ve verimli bir şekilde kullanmaya ve Ankara’mızın asli ihtiyaçları için çalışmaya devam edeceğiz. Halkımızı karar alma süreçlerine dâhil etmeye, gerçekleştirdiğimiz tüm faaliyetlerimizi şeffaf bir şekilde paylaşmaya, harcadığımız her kuruşun hesabını vermeye devam edeceğiz”
Ankara bunları fazlasıyla hak ediyor….