Sil baştan bir takım kuracaksın, onu da çiçeği burnunda bir teknik direktöre emanet edeceksin sonra da borçları bahane edip transfer cimriliği yapacaksın… Yok öyle bir dünya.

İyi ki TSYD Ankara Kupası var… Katılımcı takımların lig öncesi son fotoğraflarının çekildiği ve eksiklerin görüldüğü bu platformda görüldü ki Gençlerbirliği kadro olarak yetersizdi. Her zaman kurtarıcı olarak başvurulan altyapıya da bakılınca acı tablo ortaya çıktı. Efsane Başkan İlhan Cavcav’ın yıllarca emek verip oluşturduğu ve takımın geçim kaynağı olan altyapı talan edilerek yok edilmiş. Başkent ekibinin kendi kendine yetebilmesi için Rahmetli Cavcav’ın ilmek ilmek ördüğü düzenin sağladığı zenginlik, “har vurup harman savurma” zihniyeti sayesinde yerini yokluğa, hacizlere bıraktı.  En önemlisi de büyük diye adlandırılan kulüplerin futbolcu kaynağı olmakla futbol camiasında kazanılan etkinlik de giderek yok edildi. Kulüpler Birliği ve TFF’deki gücü de eriyip gitti.

Neyse ki Osman Sungur ve ekibi, acilen eksik mevkileri Futbol Şube Sorumlusu Harun Erol’un da dediği gibi ince eleyip sık dokuyarak kaliteli isimlerle takviye edip hatadan çabuk döndü. Zan Zuzek ve Moussa Djitte gibi isimlerin transfer edilmesinin yanı sıra takıma genç yetenekler de kazandırıldı.

Sezon başlangıcında fikstür azizliği de yaşandı. Bu nasıl bir kurgu Allah aşkına… Bir takıma, 4 haftalık periyotta hem de yeni sezona 3 deplasman maçıyla başlangıç yaptırılır mı? Ne tesadüftür ki bu da kırmızı- siyahlı ekibe denk geldi.

Kocaeli ile yapılan lig açılışı mücadelesindeki yenilgiye karşın takımdaki olumlu değişim doğrusu herkesi şaşırttı. Güçlü bir kadro kuran rakipten hem de deplasmanda puan alınamadıysa bunda Başkent ekiplerine iyi gelmeyen Yasin Kol ve VAR hakemi Bahattin Şimşek’in rolü büyüktü. Sahasında oynadığı tek maçta ise Boluspor’a bariz üstünlük kurulmasına rağmen son vuruşlardaki yetersizlik artı şanssızlık galibiyeti getirmedi. Zorlu Iğdır deplasmanında da olumlu ve dirençli futbolun yanı sıra kazanılan bir puan vardı.

Gençlerbirliği ile teknik direktörlük kariyerine başlayan Recep Karatepe ilk galibiyet sevicini İstanbul deplasmanında Esenler Erokspor karşısında yaşadı. Sonuç güzel ama sergilenen futbol açısından aynı şeyi söyleyemeyiz. İlk yarı boyunca Başkent ekibi futbolun tüm gereklerini yerine getirdi. Maçın yıldızı, 4.dakikada kazanılan penaltıyı aldırmakla kalmayıp, 90 dakika boyunca rakiplerinin acımasızlığa varan sertliğine rağmen yılmayan Amilton’du… 35 yaşındaki Brezilyalı futbolcu hem hücum hem de savunma istatistiklerinde ilk sırasındaydı. Çalışkanlığıyla, 2.yarıda oyundan düşen takım arkadaşlarına destek oldu.

Maçta en dikkat çekici olay; savuma hatasıyla yenilen golün bir takımı ancak bu kadar oyundan düşürmeye neden olmasıydı. Üstelik 2-0 da öndeyken…Teknik yönetimin bu durumu iyi bir şekilde irdeleyip, gereken önlemleri acilen alması şart. Yoksa bu tür oyundan düşmeler, ciddi puan kayıplarına neden olabilir.

Bu galibiyetin milli maçlar nedeniyle verilecek ara öncesine denk gelmesi Koca Çınar için önemli. Çünkü bu 15 günlük ara hem sakatlıkların düzelmesi hem de yeni oyuncuların takıma uyumu açısından oldukça iyi gelecek. Yapılacak antrenmanlarda da oyunun daha iyi gelişmesi ve hataların düzeltilmesi için ne gibi önlemler alınması gerektiği üzerinde çalışılacak.

Karatepe ve ekibi, bu arayı iyi değerlendirip 15 Eylül’de evinde ağırlayacağı Erzurumspor mücadelesinde ilk iç saha galibiyetini almak için mücadele etme amacında.