Ankara Diş Hekimleri Odası Başkanlığı ve bir dönem de Diş Hekimleri Birliği’nin başkanlığı yapan diş hekimi Ali Rıza İlker Cebeci, 2002’den sonra, ağız diş sağlığı alanında kamunun ağız diş merkezleri ve eğitim araştırma hastaneleri kurulması ile kamuya ciddi sayıda diş hekimi alımı yapılması şeklinde çok ciddi yatırımlar yapıldığını anlattı.

www.baskentgazete.com.tr’ye diş sağlığında sürekliliğin önemine dikkat çeken 30 yıllık diş hekimi Ali Rıza İlker Cebeci, sürekliliğin bırakılması halinde diş sağlığının hemen bozulduğunu söyledi. Artık günümüzde klasik olarak günde iki kez fırçalamanın yeterli olmadığını ifade eden Cebeci, dişlerde ara yüz temizliği için de diş ipi gibi ek uygulamaların da devreye sokulması gerektiğini söyledi.

“Ama her alanda olduğu gibi bizim branştaki sağlık alanında da kontrol önemli” uyarısını yapan doktor Cebeci, “Diş sağlığını korumanın yolu kişisel bakımın dışında bir de diş hekiminin gerekli zamanlarda gerekli müdahaleleri ile mümkündür. O nedenle yılda en az iki kez diş hekimine gidilmesi önemli. Bu söylediklerim yaz-kış ve beraberinde başkaca tedavileri de gerektirebilecek mesela, diş eti temizliği gibi, çocuklarda ya da ihtiyacı olan çürük intoleransı yüksek bireylerde flor uygulaması gibi bazı koruyucu önlemlerle de destekleyecek bir durum” dedi.

Diş hekimi Cebeci, Türkiye’de diş sağlığına ne kadar özen gösterildiğine ilişkin bir soruya ise “Özellikle şu anda ağız diş sağlığı kriterlerimiz gelişmiş ülkelerin yakınında bile değil” diyerek şöyle cevap verdi:

“Şöyle bir şey anlatayım. 2002’deki değişimden sonra, ağız diş sağlığı alanında devletin/kamunun aslında çok ciddi yatırımları oldu. Ağız diş merkezleri kuruldu, eğitim araştırma hastaneleri kuruldu. Bu çok ciddi yatırımla beraber, kamuya ciddi sayıda diş hekimi alımı da oldu. Ama bütün bunlar hep tedavi hizmetlerine yönelik oldu. o nedenle Türkiye’de ağız diş sağlığı pek gelişmedi. Şimdi 2004’te Prof. Dr. Saadet Gökalp hocanın Hacettepe Diş Fakültesi’nde yaptığı bir araştırma vardı ağız diş sağlığı profili için. 2018’de de bu araştırma tekrarlandı Sağlık Bakanlığında Halk Sağlığı birimince. 2018’de ‘Ağız Diş Sağlığı Profili’ şeklinde bir yayınlama yaptılar ve Saadet hocanın 2004’teki çalışması ile karşılaştırdılar. Bu aslında çok önemliydi. Nedeni ise; bunca yapılan yatırımla ağız diş sağlığı kriterlerinin ne noktaya geldiğini göstermesi açısından önemliydi. Orada görüldü ki; aslında dramatik bir değişiklik yok. Bu da aslında bize hastaneler açmakla, çürükleri tedavi etmekle dişleri çekmekle bu işin olamayacağını, çok ciddi bir ağız diş sağlığı korucu programın üretilmesi gerektiğini söylüyor bize.”

Aile diş hekimliği projesi de tutmadı

Cebeci benzer bir projenin de ‘Aile diş hekimliği’ olduğunu da hatırlatarak, bakanlığın bu proje ile  koruyucu ağız diş sağlığında yeni bir çalışma başlattığını kaydetti. Cebeci, “Uzunca süredir konuşulan ancak gerçekleştirilemeyen ‘aile diş hekimliği’ projesi vardı. Onu Sağlık Bakanı Fahrettin Koca döneminde 3-4 ilde pilot çalışma yapıldı. Ama kurgusu iyi olmadığı için pilot çalışmanın geri dönüşleri de çok başarılı olmadı. Aile diş hekimliği ne yazık ki bizim birçok projemizde olduğu gibi ‘dünyada tek’ uygulanan bir proje oldu. Böyle bir ihtiyaç olduğu tartışılır çünkü o yüzden dünyada tek diyorum” değerlendirmesi yaptı.

Hayati öneri…

Diş hekimi Ali Rıza İlker Cebeci, kamunun koruyucu hekimlik uygulamalarına yönelik çok ciddi gayret göstermesine karşın, coğrafi dağılımının da çok iyi olduğu serbest diş hekimliği alanının iyi değerlendirilmesi gerektiğini önerdi. Cebeci, “Şu anda sağlık alanında serbest alandan  yararlanılmayan tek alan diş hekimliği. Belki de en çok ihtiyaç duyulan alan burası. Eğer kamu sadece koruyucu önlemler için serbest diş hekimlerinden hizmet paylaşımı yaparsa, sanki daha da yaygınlaştırabilir diye düşünüyorum” değerlendirmesi yaptı. 

Muhabir: Cemil Cahit SARAÇOĞLU