Tırnak içerisinde kullanılan kelime; genel olarak özel bir anlamın olduğunu vurgulama amaçlı kullanılır. Benim ki, ‘geçici, şimdilik, yakında devam etmeyecek’ anlamındadır…

Çünkü Türkiye yeni siyasi sistemine geçtikten sonra bütün partiler siyaseten ne kadar oportünist (ilkesiz- sosyalistler halk dalkavuğu der) olabileceklerini gösteriyorlar.

CHP’nin Zafer Partisi ile gizli-saklı anlaşmalarını hatırlayın

MHP’nin 3-5 yıl önce Ak Parti ile ilgili söylemleri ile bugünkü tavrını hatırlayın

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Modeli, siyasi partileri ilkesizce, koşullara göre, şartlara göre, bir günlük, altı aylık, ittifaklara sürükleyen bir model olmasından mıdır bilemiyorum?

Açıkçası siyasi partilerimizdeki ilkesizlik gırla…

Şimdi ise yerel seçimlerde ne kadar ilkesiz olunabileceği yarışını izliyoruz.

Ankara kulislerinde çalkalanan iddialara göre, iktidar ve müttefiki cenah, ‘terörist’ diye suçlama yarışına girdikleri Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi-DEM ile kapalı kapılar arkasında görüşme içindelermiş.

DEM, iktidar ve müttefikleri cenah ile Kürt illerinde elinde tuttuğu belediyelere her zaman atanma ihtimali olan kayyım uygulamalarını önleme pazarlığı için ‘elini yüksek açma’ olarak nitelendirilen ‘aday gösterme’ taktiğine girmişmiş…

Güya bu nedenle DEM, İstanbul’da büyükşehir belediye başkanlığı için ‘aday gösteriyor’ gibi yapıyormuş…

Diyarbakır Büyükşehir eski başkanı Gülten Kışanak’ın bile ‘siyaseten’ tutukluluğunun sona erdirilmesi de bu pazarlıklar arasındaymış.

Ama kulislerde başka dedikodular da var.

Siyasi partilerin hepsi, her girdikleri ittifak girişiminde karşısındaki partinin aklının en ucunda ne hesaplar yaptığını çok iyi bilerek giriyormuş.

Mesela; DEM’in İstanbul’da aday çıkarmaktan vazgeçmesi ile muhalefetin elindeki büyükşehirlerin sayısının artması halinde, bir ‘erken seçim’ ihtimali hesabı yapılıyormuş.

Yine CHP’nin yeni yönetiminin, İstanbul başta olmak üzere, elindeki diğer büyükşehir belediyelerini yerel seçimlerde kaybetmesi halinde partinin ‘Olağanüstü Genel Kurul’ ile yeniden yönetiminin el değiştirme ihtimali de yeni yönetimi kara kara düşündürüyormuş…

Olası seçim kaybının önünü kesmek için CHP yeni yönetiminin ‘siyaseten’ inanmadığı ittifaklara giriyormuş.

‘Gele bakalım Muharrem’ dedikodularını da anlatayım

CHP’nin kendisine kalması için önce Kemal Kılıçdaroğlu’na karşı aday çıkararak 14-28 Mayıs seçimlerinde destek vermeyen Muharrem İnce, şimdiki yerel seçimlerde de CHP yeni yönetiminin de düşmesini elini ovuşturarak bekliyormuş. Bunun için CHP’nin Mehmet Sevigen gibi ‘en eskileri’ ile ittifaklar yapıp yeniden aday göstererek ‘siyaseten’ ilkesizlik içerisindeymiş…

İYİP’in, BBP ile ilgili dedikoduları hiç anlatmayayım…

Sayfalar yetmez incir çekirdeğini bile doldurmayacak ilkesizliklerine…

Bu arada iktidarın büyükşehir belediye başkanları da emeklilerin aldığı ücretler konusunda haksızlık edildiğinin farkında. Çünkü, İBB adayı Murat Kurum (yaşlılık aylığı olmasına rağmen) İstanbul’daki yaşlı seçmenlerin oyunu almak için ‘İhtiyaç sahibi yaşlılarımıza 2 bin 500 lira yardım yapacağız’ sözü veriyor.

Böylece bir oyun fiyatını 2 bin 500 lira olarak belirlemiş…

Tabi Ankara adayı Turgut Altınok ondan geri kalır mı? O da kazanmaları halinde emeklilerin aldığı ücretler bir kez daha gözden geçireceğini söylüyor…