Başlıktaki ingilizce deyimim dilime pelesenk olmasının tek nedeni Ankaragücü… Çünkü anlamı “evim evim tatlı evim”olan bu güzel sözcükler dizesi, koca çınarın ligdeki halini çok iyi yansıtıyor…

Ligin 12’nci haftasında Başkent ekibinin deplasmanda kazandığı tek bir puanı bile yok… Bakmayın Malatya maçının deplasman sayılmasına o da Eryaman’da oynandı.

Sıralamada içerde oynanan maçlarda (Malatya dahil) kazanılan 19 puanla sarı-lacivertliler, Erzurum’un üzerinde lig lideri konumunda, üstelik +11 averaj üstünlüğüyle… Dış maçlarda ise 4 yenilgi ve -5 averajla bir tek dipteki Malatyaspor’u geçmiş durumda… Attığı gol sayısı da sadece iki. Onlar da 3-2’lik F.Karagümrük yenilgisinde 3-0’dan sonra gelmiş ancak geri dönüş işlemini gerçekleştirmeye yeterli olmamıştı. Erzurum, Bandırma ve Iğdır deplasman maçlarında alınan yenilgilerde ise bir gol bile atılamadı. Son Iğdır mücadelesin ürettiği sayısız pozisyonlarla oyunun tek hâkimi gözükse de sonuca gidememesi de ancak “Hatice değil, netice önemli” sözüyle bağdaştırılabilir. Hiçbir yerde iyi oynayana değil sonuca gidebilene puan verilir… Yani bunları dile getirmekle skor yazarlığı yapmıyoruz… Kendi evinde toplamda 16 üstelik sadece son 2 maçta güçlü Kocaelispor’a 4 ve 6 haftadır yenilgi yüzü görmeyen Esenler Erokspor’ada 3 gol atabiliyorsaoluşan bu deplasman fobisinin yok edilmesine de mutlaka çare aranmalı…

Bu nedenle sadece gerçekleri söyleyip, elimizden geldiğince yapıcı eleştirilerimizi sıralamaya gayret gösteriyoruz. Tek amacımız var o da Başkentimizi Süper ligde temsil edilmeme ayıbından kurtulması. Şu anda 3 takımla temsil edildiğimiz 1.ligde bunu gerçekleştirebilecek bir tek Ankaragücü görünüyor.

Sarı-lacivertli ekip milli aradan sonra yine Antalya yolcusuymuş. 1. Antalya kampı takımın atletik performansındaki sıkıntıyı giderdi. Dileriz ki 2.Antalya kampı da sakatların iyice iyileşmesinin yanı sıra ofansif futbolculardaki şu meşhur deplasman fobisinin tedavisine de iyi gelir.

Milli maçlar sonrası Ankaragücü, Eryaman’da önce Gençlerbirliği ardında da Pendik ile oynayacağı maçlarda alınacağı sonuçlar gidişatı belirlemede önemli rol oynayacak.Başkent ekibinin iç sahadaki performansı düşünüldüğünde alınacak 6 puan hem moral motivasyon hem de zirve hesapları açısından büyük katkı sağlayacak.

GENÇLERİŞANLIURFA’DA HAKEMDAĞITTI

2 cezalı ve 6 sakat futbolcusuyla kadro kurmakta oldukça zorlanan Gençlerbirliği, Şanlıurfa deplasmanında hakem kurbanı oldu.

Pozisyon olarak çok kısır geçen ilk yarıda her iki ekip ancak birer tehlike yaratabildiler. 20’de Kayode’nin vuruşunda topu çizgiden çıkaran Metehan. 25’te de golü kaçıran isim oldu.

İkinci yarıya Çağrı’nın yerine Fıratcan ile başlayan Başkent ekibi, maçın temposunu artırmanın yararını görmekte gecikmedi ve 52’deZuzek’in kafa golüyle de öne geçti.

Ancak 57’de hakem Ozan Ergün devreye girdi ve Mikail’e ağır bir kararla 2.sarıdan kırmız kartı göstererek takımı 10 kişi bıraktı.

Bu dakikadan sonra sahada Kayode fırtınası esmeye başladı. Eski takımına karşı inanılmaz bir performans sergileyen Nijeryalı, 9 dakikada Gençlerin fişini çekti. Golcü futbolcu 61’de beraberliği sağladı, 68’de Zuzek’in kendi kalesine attığı golün hazırlayıcısı oldu, 70’te de skoru VAR incelemesi sonucu 3-1 yaptı.

Bir kişi eksik kalmasına rağmen rakibinden fiziksel olarak daha iyi durumda olan kırmızı-siyahlılar, 78’de Nalepa’nın direkten dönen, 85’deAmilton’un az farkla avuta çıkan ve 88’de de yine Amilton’un çizgiden çıkarılan şutlarıyla gole çok yaklaştılar ancak skoru değiştiremediler. Bunda ev sahibi takımın sakat oyuncusunu 6 dakikada değiştirmesine ve her futbolcusunun kendini yere atarak zaman geçirmesine göz yuman hakem, bir de son 10 dakikada tam 5 futbolcu değişikliğine rağmen sadece 6 dakika uzatama göstererek adeta maçın sonucuna bir kez daha etki etti.