25 Aralık 2024’te TBMM’de kabul edilen ÖTV yasası büyük tepki topladı. Cumhurbaşkanlığı kararıyla onaylanan değişikliklerin engelli bireyler için yaşamı daha zor hale getirdiği belirtiliyor. Yasayla 5 yılda bir araç değiştirme hakkı engellilerin elinden alındı. Yasa ile birlikte engellilerin kazanılmış hakkının gasp edildiğini belirten Avukat Ali Kılıç, “Alınabilecek yerli araçların çok sınırlı olduğu ve bagajların küçük olması nedeni ile ortopedik engellilerin tekerlekli sandalyelerinin bagaja koyması mümkün olmayacağından öncelikle ortopedik engelli vatandaşlarımızın daha çok mağdur olacağı açıktır. Alınacak yerli arabaların kalitesinin de 10 yıl süreli kullanılması mümkün değildir. Bu nedenle çok sınırlı olan araçların fiyatlarının da taban ücretinin üzerinde olması nedeni ile araç alımı mümkün olmayacaktır.” dedi.

•  25 Aralık 2024’te TBMM’de kabul edilen ÖTV yasası büyük tepki topladı. Cumhurbaşkanlığı kararıyla onaylanan değişikliklerin engelli bireyler için yaşamı daha zor hale getirdiği belirtiliyor. Yasada öne çıkan problemler nelerdir?

Yasayla 5 yılda bir araç değiştirme hakkı engellilerin elinden alınmıştır. Yasada 5 yılda bir maddesi 10 yıla çıkartılarak ve ayrıca yüzde 40 yerli araba alımı şartı getirilerek engellilerin kazanılmış hakkı gasp edilmiştir. Alınabilecek yerli araçların çok sınırlı olduğu ve bagajların küçük olması nedeni ile ortopedik engellilerin tekerlekli sandalyelerinin bagaja koyması mümkün olmayacağından öncelikle ortopedik engelli vatandaşlarımızın daha çok mağdur olacağı açıktır. Alınacak yerli arabaların kalitesinin de 10 yıl süreli kullanılması mümkün değildir. Bu nedenle çok sınırlı olan araçların fiyatlarının da taban ücretinin üzerinde olması nedeni ile araç alımı mümkün olmayacaktır. Engelli raporu değiştirilmiş birçok hastalık (şeker hastalığı, tansiyon hastalığı, kalp ) gibi hastalıklar engelli kapsamına alınması nedeni ile yüzde 90 raporu alan araç alımından yararlanmıştır. Oysa daha önceki raporlardan kimlerin engelli olduğu belli iken bunun kapsamı değiştirilmiş birçok hastalığı olan engelli raporu alarak araç alımından yararlanmıştır. İktidar engelli kapsamını yeniden değerlendirerek ve hakkın kötüye kullanılmasının önüne geçmesi gerekirken engelli aracı alma hakkı olmadığı halde yasayı dolanarak araç alanları tespit edip her türlü tedbir alması gerekirken bazı kötü niyetli insanların cezasını biz engellilere yüklemiştir. Eğer kötü kullanım konusunda tespitler yapılmış ise gerekli tedbirleri almak devletin görevidir. Burada Anayasanın 10’uncu ve 90’ıncı maddesi ve Birlemiş Devletlerin Engelli Sözleşmesine de aykırıdır.

• ÖTV Kanunu’ndaki değişiklikler, engellilerin modern araçlara erişimini engelleyerek eski teknolojilere de mahkûm ediyor diyebilir miyiz?

ÖTV Kanunu’ndaki değişiklik modern araçlarının kullanımı yerine eski teknolojik yöntemlerle yapılan ve 10 yıl ömrü olmayan araçlara mahkûm edilmiştir. Söz konusu bu araçlar sürekli arıza vereceğinden engelliler bir de sanayiye gidip gelme konusunda mağduriyet yaşayacak.

“BU YASA KABUL EDİLEMEZ”

•  Engelli vatandaşların ÖTV muafiyetli araç alımı ve satışı süresinin 10 yıla çıkarılması ve yüzde 40 yerli zorunluluğu getirilmesi ile ilgili ne söylemek istersiniz?

Bu konuda daha önce pert olan araçların yerine yeni araba alma hakkı vardı ancak Maliye Bakanlığının yeni bir genel çalışması içerisinde olduğu içeriğin de neler olduğu konusunda bilgi sahibi değiliz.

Bu esnada sürekli toplumda engellilerin ÖTV’siz araç alımlarının önemli bir vergi kaybına neden olduğu, sahte engelli raporlarıyla araçlar alındığı, alınan engelli araçlarının amaç dışında kullanıldığı gibi yoğun bir karşı algı çalışması özellikle hükümete yakın ve kimi muhalif basında çokça işlendi.

Maliye Bakanlığı 2024 yılı içinde satılan ÖTV’siz araçların 300 bin adetten fazla olduğunu bunun yaklaşık yarısının engellilere satıldığını, dolayısıyla büyük ölçüde vergi gelir kaybı olduğunu açıkladı.

Bu açıklamalar gerçeği yansıtmıyor çünkü:

*  ÖTV muafiyeti olmadan engelli bireylerin ekseri çoğunluğun bu araçları alabilmeye ekonomik gücü yoktur. Yani ÖTV muafiyeti olmasa bu araçların belki onda biri bile satılmazdı.

*  İnsanlar dişinden tırnağından artırarak bu araçları alabilmiş ise nerdeyse hesaplanan ÖTV’nin yarısı kadar Maliyeye KDV ödemektedirler. Aksi durumda Maliyenin bu kadar KDV geliri olmayacaktı.

*  Yerli üretim zorunluluğunun hiçbir mantıklı geçerliliği yoktur. Çünkü Maliye ithal araçlardan da aracın kök bedelinin nerdeyse iki buçuk katı kadar vergi almaktadır.

*  Yerli üretimin teşvik edilmesi düşünülmüş ise neden öncelikle kamuya alınan araçlara yerli üretim şartı getirilmiyor.

*  Aile ve Sosyal Hizmetleri Bakanlığının verilerine göre Türkiye’de Süresiz Sağlık Kurulu Raporu olan 6 milyondan fazla engelli yurttaş bulunmaktadır. Bunların en iyimser rakamlara göre beşte birinden fazlası ağır engelli kişilerdir. Yani ÖTV’siz araç alma hakkına sahip kişilerdir. Kaldı ki bugüne kadar bu hakkını kullanan engelli birey sayısı bu rakamın yarısından bile daha azdır. Burada açıkça görülüyor ki hak sahibi olmadan ÖTV’siz araç alımları iddiası gerçeği yansıtmıyor.

*  Ne yazık ki yaşamın her alanında olduğu gibi bu alanda da yolsuzluk veya istismarlar olabiliyor. Bunu engellemek devletin temel görevidir. Bu bahane edilerek engelli bireylerin haklarına göz dikmek kabul edilemez. Bu bazı hastanelerde çıkan ‘Yeni Doğan Çetesi’ gerekçesiyle tüm hastanelerin kapatılması mantığına götürür. Bu asla kabul edilemez.

“BU YASA ENGELLİLERİ SOSYAL YAŞAMDAN TAMAMEN KOPARTMAYA YÖNELİKTİR”

• Yeni düzenlemelerle birçok engelli bireyin ehliyeti iptal edilerek iş ve sosyal hayata katılımları engelleniyor. Bu yasa, aynı zamanda engelli bireylerin toplumda eşit katılım hakkını da ortadan kaldırıyor diyebilir miyiz?

Yukarıda da belirttiğim gibi yapılan yasal değişiklik engellilerin ayrımcılığa tabii tutuldukları Anayasanın 10’uncu maddesine aykırı bir durumdur. Bu yasa engellileri sosyal yaşamdan tamamen kopartmaya yöneliktir. İktidar engellilere siz evden çıkmayın sosyal yaşama katılmayın eviniz de oturun demiştir.

• Bu düzenleme ile ilgili STK’ların görüşleri alındı mı?

Yasa değişikliğinden önce engelli örgütlerinin görüşleri alınmamıştır. Yasa tasarısı Temmuz 2024 yılında gündeme getirilmiş ancak engelli örgütlerin yoğun tepkisi üzere tasarı geri çekilmiştir. 25/12/2024 tarihinde yangından mal kaçırırcasına bir gece yarısı gündem önergesi getirilerek yasalaştırılmıştır.

CHP YASAYI ANAYASA MAHKEMESİ’NE GÖTÜRSÜN”

• Son olarak talepleriniz nelerdir?

İlk talebimiz ana muhalefet partisi olan CHP’nin anayasal ve uluslararası anlaşmalara aykırı olan bu yasayı Anayasa Mahkemesine götürmesi yönünde girişimde bulunulacaktır. Ayrıca iktidarın bu yasayla yetinmeyip engellilerin başka haklarının da ellerinden alınması yönünde çalışmalarının olduğu bilgisini edinmekteyiz. İşte burada çıkacak olan saldırılara karşı engelli örgütlerinin ve sendikaların hazırlıklı olması gerekir. Aksi takdirde birçok alanda olduğu gibi engelli haklarının da gasp edileceği açıktır. Bu nedenle tüm engelli örgütlerinin bir araya gelerek güçlerini birleştirmeleri gerekir.

Kaynak: BAŞKENT GAZETESİ Makbule AKGÜL