Türkiye Cumhuriyeti; demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devletidir. Anayasamızın asla değişmez hükmü olan bu ilkeleri neden hatırlatma ihtiyacı duyarak yazıma başlıyorum? Çünkü görünen o ki bu ilkeleri unutarak anayasamıza aykırı davranışlar sergileyenler mevcut!
Bu hafta Filistin’de hayatını kaybedenler ve şehitlerimiz için bir yürüyüş düzenlendi. Gayet makul bir anma etkinliği olarak başlayan yürüyüşte hilafet propagandası yapan kişiler görüntülendi. Öncelikle bunun bir suç olduğunun altını üstünü sağını solunu çizerek belirtmek istiyorum. Oldukça provakatif bir tavır sergileyen bazı kişiler etkinliği amacından tamamen saptırmış ve masum insanları anmayı bile gerek Filistin halkına gerekse ülkemizin askerine çok görmüşlerdir.
Bunun oldukça hassas bir konu olduğunu belirtmeliyim. Hilafet bayrağı açmak düzenlenmiş etkinliğin mantığına tamamen aykırıdır ve bir akıl tutulmasıdır. Hilafet çağrısında bulunanların Filistin meselesine yabancılığı aşikardır. Dini bir düzende yönetilmek istenilen halk başka bir din ile yönetildiği için bu zulümle mücadele etmek zorundadırlar. Tebrikler, İsrail ile tıpa tıp aynı çözüm önerilerine sahipsiniz! Evet, Filistin’de de seküler devleti savunacağız. Çünkü barış içinde bir arada yaşamak başka bir yolla mümkün değil!
Öte yandan oraya gerçekten etkinliğin başlığına uygun ve samimi duyguları ile giden insanların iyi niyetlerinin sömürülmesidir. Bu olaylar gerçekleşirken olaya tepkisini ne yazık ki şiddet yoluyla belli eden Ege Akersoy isimli vatandaşımız, bir üniversite öğrencisi, bu bayrağı taşıyan bir şahsa yumruk atmıştır. Ardından kendi de kitle tarafından darp edilmesine rağmen sadece Ege’nin tutuklanması ise şoke edici bir durumdur.
Asıl soru Ege niye yumruk attı değil, Ege’nin yumruk atmasına neden gerek kaldı olmalıdır. Hırsızın hiç mi suçu yok dediğimiz olayı gelişmeleriyle aktarmaya devam edeceğiz. Sınavlarına bir ay kalmış Yıldız Teknik Üniversitesi öğrencisi arkadaşımızın derhal salınmasını ve asıl suçluların yargılanmasını talep ediyoruz. Bir gencin hayatını yakmak böyle kolay olmamalı!
Kurucu unsurlarımız yüz yıl önce olduğu gibi bugün de kutsalımızdır, kutsalımız kalacaktır!