Yok yok… Bu sezon Ankaragücü’nün deplasman maçlarından çektiğini hiçbir takım çekmedi.

Gençler derbisine kadar çıktığı tüm deplasmanlarda (Malatya maçı sahası kapalı olduğundan Eryaman’da oynandı) bırakın galibiyeti puan yüzü görmeyen sarı-lacivertliler, bu maçla birlikte 5.deplasman yenilgisini aldı.

Dışarıda tam bir kuzu görünümünde olan Ankaragücü, evinde ise resmen kurt postuna bürünüyordu… Aldığı 6 galibiyet ve 1 beraberliğin tek adresi kulübün mabedi sayılan Eryaman Stadı…

Gençlerbirliği ise bir var, bir yokları oynuyordu. 4 galibiyetin 2’si deplasmanda 2’si ise içerde alındı. Başkent derbisi öncesi, 4 galibiyet 3 beraberlik ve 5 yenilgi ile topladığı 15 puanla düşme hattının bir puanlık farkla hemen üstünde yer alıyordu. Kulüp ve futbolcuları maddi sıkıntılar içinde debelenirken, bir eli yağda, bir eli balda olan rakip ekibin futbolcuları ise milli maç arası nedeniyle Antalya’da lüks bir ortamda derbiye hazırlanıyordu.

Derbi rekabetinde ise yakın zamanki göstergeler de tamamıyla Ankaragücü’nü işaret ediyordu… Nasıl göstermesin ki… Gençlerbirliği Haber Ajansının verilerine göre kırmızı-siyahlılar, rakiplerine karşın son galibiyetini tam 4 yıl 9 ay yani 1735 gün önce 23 Şubat 2020’de almıştı… Son golünü ise 1322 gün önce 11 Nisan 2021’de 2-1 yenildikleri maçta kaydedebilmişlerdi.

Aslında derbide kırmızı- siyahlıların bir tek avantajı vardı o da ev sahibi olmasıydı. Çünkü taraftarını arkasına alan Ankaragücü’nün durdurulmasının imkansızlığını tüm rakipleri tarafından biliniyordu. Zaten bu yüzden Gençlerbirliği yönetimi, rakibininek kontenjan artırımını200 bilet dışında kabul etmemişti. Eğer bir yanlışlığa düşüp kontenjan daha da artırılsaydı, rakibin gücünü aldığı taraftar desteğinin karşısında durulamazdı.

Derbinin bir başka özelliği de iki takım teknik direktörü için de önemli bir iddia ortaya atılmasıydı... Yayılan fısıltı haberleri, Gençlerbirliği'nde Recep Karatepe ile Ankaragücü'nde de Kenan Koçak'ın kaybetmeleri halinde koltuklarından olabilecekleriydi. Şimdi Başkent futbol kamuoyu kaybeden Koçak’ın gönderilip, gönderilmeyeceğini merakla bekliyor.

Maça gelince… Yoğun yağış altında oynanan karşılaşmada Sarı-lacivertli Başkent ekibinin taç atışları dışındaki tüm istatistiklerde ezici üstünlüğü vardı... Özellikle ilk yarıda kaleci Erhan Erentürk olmasa neredeyse Gençlerbirliği’nin esamesi bile okunmayacaktı. Takımının ligdeki 13 maçının tamamında kalesini koruyan tecrübeli file bekçisi, çok net pozisyonlarda yaptığı 5 net kurtarışla maçın kahramanı olmayı hak etti.

Maçın kırılma noktası iseRotariu’nun 59’da Erhan ile karşı karşıya kalıp kaçırdığı pozisyon oldu. Kenan Koçak, bir dakika sonra Rotarıu- Kitsiou ve Varga-Cephas değişikliği ile oyuna müdahale etti. Recep Karatepe ise buna 2 dakika sonra Ensar- Buğra ve Nalepa -Samed ile karşılık verdi. Buğra oyuna girer girmez kazanılan köşe atışında topu Alperen’in kafasıyla buluşturunca Gençler, girdikleri ilk etkili pozisyonda skoru lehine çevirmeyi başardı. Karatepe’nin son dakikada gördüğü kırmızı kart nedeniyle maç sonu açıklama görevini üstlenen yardımcı antrenör DünyacanÇiçekverdi’nin duran toptan gelen golden sonra Ankaragücü’nü durdurmak için hemen 5-3-2’ye döndüklerini söylemesi ve oyuna yapılan müdahaleleri de eklersek taktiksel olarak bu maça ne kadar iyi hazırlandıklarının kanıtı oldu.

Bu derbiden çıkarılacak önemli bir ders var… Ligin en pahalı kadrosuna sahip, sezon başında süper lige çıkma konusunda favoriler arasında gösterilen Ankaragücü ile mütevazi kadroyla savaşan, maddi güçlükler içinde bulunan Gençler arasında şu anda sadece 1 puan fark kaldı. Bu da demektir ki her şey parayla -pulla ölçülmüyor.