2023 genel seçimlerinde ”muhalefete muhalefet olmak” ile sıklıkla eleştirilerin hedefi olan İnce, siyasi üslubu ile gönülleri fethetmeye (!) devam ediyor. Cumhuriyet Halk Partisi’ni FETÖ ve PKK ile ya*şak bir ilişki içerisinde bulunmakla suçlayan İnce, ithamından da öte söyleme şekliyle hepimizi bir kez daha adeta dumura uğrattı.

Geçtiğimiz yıl Oğuzhan Uğur’un programına katıldıktan sonra benzer tepkileri toplayan İnce’nin iletişim konusunda kendisini geliştiremediği aşikar. Kitle olarak gençlerin özellikle liseli yaş grubunun dikkate aldığı varsayılırsa gençliğe öğretmek istediği siyasetin ve üslubun her şeyden önce bir “öğretmen” olarak gerçekten böyle mi olması gerektiğini kendisine sormalıyız. Halkımızın derin bir kutuplaşma sürecinden geçtiği gerçeğini göz önünde bulundurursak hakaret boyutuna varan bu avam söylemlerden son derece rahatsız olduğumuzu daha kaç defa yazarak ifade etmemiz gerekiyor inanın ben de bilmiyorum.

Kendisine gelen ‘muhalefete muhalefet olmak’ tepkisine bu kadar karşıysa neden böyle davranmaya devam ediyor inanılmaz bir soru işareti. Anlıyoruz, sizin için çözüm CHP’de değil, kendi partinizi kurarak da bunu beyan ettiniz. Adeta gözünüz eski partinizde kalmışçasına böylesine kaba ve saldırgan bir şekilde hedef almanızın bir mantığı olduğunu düşünmüyorum.

Siyasileri sıklıkla eleştirdiğimiz konu aslında halk ile konuşma şekillerinin ta kendisidir. Arşivleri incelediğimizde böyle örneklere rastlamak mümkün değil. Eski siyasetçilerin üslupları hangi partiden olurlarsa olsunlar inanılmaz saygılı ve kapsayıcı. Ancak şimdi oy almanın yolunu ‘halk gibi konuşmak’ ve adeta ‘halktan biri olmak’ ile popüler kültürün dayatması bir şekilde kabalaşmak ve basit cümleler kurmak ile özdeşleştiren siyasetçiler örneğinde görüyoruz.

Açık konuşmak gerekirse siyasetçiler bana hiçbir zaman sevimli gelmemiştir ancak fildişi kulelerindeyken sanki daha tahammül edilebilir bir çizgidelerdi. Hakaretler, yer sofrasında yiyerek halktan biri gibi gözükmeye çalışmalar, her şeyde samimiyetsizlik ve saldırganlık, sorun çözmekten öte sorunun kendisine dönüşme Türk siyasetinin girdiği acınılası bir boyuttur ve aslında İnce örneği üzerinden her siyasetçinin kendisine pay çıkarması gereken hazin bir tablodur. Rica ediyoruz artık biraz elit kültürün getirilerini özümseyin ve başta siyasi çizgiyi ve halkımızı ‘nasıl siyaset konuşulmalıdır?’ şeklinde güzel örnekler teşkil ederek yönlendirin, pastoral tavırlarınızdan çok yorulduk.