Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Koç Grubu’nun Kocaeli’nin Gölcük ilçesinde 2 milyar Euro yatırım ile inşa ettiği 'Ford Otosan Yeniköy Fabrikası’nın açılışına katıldı. Ford Otosan'ın 'Geleceğin Fabrikası' açılış törenine, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile birlikte Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Kocaeli Valisi Seddar Yavuz, Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın, Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Koç ve Koç Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve Ford Otosan Yönetim Kurulu Başkanı Ali Koç ile davetliler katıldı.
'ELEKTRİKLİ VE HİBRİT ARAÇ ÜRETİMİNDE SÖZ SAHİBİ OLMAMIZA İMKAN VERECEK YATIRIMLARA ÖNEM VERİYORUZ'
Açılış programında katılımcılara hitap eden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Otomotiv üretiminde dünya sıralamasında 5 yılda 15’inci sıradan 13’üncü sıraya yükselmiş olmamız doğru istikamette ilerlediğimizi gösteriyor. Üstelik bu başarıya ardı ardına yaşanan küresel krizlere rağmen ulaştık. Geçtiğimiz yıl otomotiv ihracatımız 9 milyar ihracat fazlası verdi. Türkiye olarak elde ettiğimiz bu üretim ve ihracat gücünü korumakta kararlıyız. Katlanarak büyüyen elektrikli ve hibrit araç üretiminde söz sahibi olmamıza imkan verecek yatırımlara önem veriyoruz. Türkiye’de de dünyada olduğu gibi elektrikli araçlara olan ilgi giderek artıyor. Dünyada bu yıl 7 milyonu Çin, 3 milyonu Avrupa ve 2 milyonu Amerika’da olmak üzere toplamda 14 milyon adet elektrikli araç satışı bekleniyor. Mevcut firmaların ve yeni aktörlerin piyasaya girişi ile bu alandaki rekabetin kızışacağı anlaşılıyor. Türkiye olarak biz de Togg’un yollara çıkışının tetiklediği etki ile hızla gelişen bir elektrikli araç piyasasına sahip olma yolunda ilerliyoruz. Amacımız ülkemizi elektrikli araç ve batarya üretimi noktasında dünyada önde gelen oyunculardan biri haline getirmektir. Elektrikli araç bataryasında 70 Gigawatt saatlik bir üretim kapasitesine şimdiden ulaşmış bir ülke olarak en geç 2030 yılında Avrupa’nın batarya üretim üssü konumuna gelmekte kararlıyız” dedi.
'EN BÜYÜK BAŞARIMIZ ŞİMDİYE KADAR ÜLKEMİZİ SICAK ÇATIŞMALARIN TARAFI YAPMAMAK'
Dünyadaki krizlerin büyük bir kısmının ilk muhatabının Türkiye olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Küresel ekonomi son 2-3 yıldır çok ciddi zorluklarla ardı ardına gelen son asrın en büyük krizleri ile mücadele ediyor. Tüm dünyayı derinden sarsan Kovid-19 salgınının etkilerinden henüz tam manasıyla kurtulmadan Rusya, Ukrayna savaşı patlak verdi. Tedarik zincirinde yaşanan kırılmalara, savaşla birlikte bir de enerji ve gıda fiyatlarıyla ilgili sıkıntılar eklendi. Buna bağlı olarak pek çok ülkede enflasyon oranları son 60-70 yılın en yüksek seviyelerine ulaştı. Elbette bu olumsuzluklardan dünyadaki diğer tüm ülkeler gibi biz de etkilendik ve etkileniyoruz. Üstelik bütün bunlara ilave olarak 14 milyon insanımızı etkileyen, asrın felaketi 6 Şubat depremlerinde 50 binin üzerinde insanımızı kaybettik. Şehirlerimizde ciddi yıkım yaşadık. Depremle yıkılan şehirlerimizi ayağa kaldırmak için 100 milyar doların üzerinde ilave bir finansman ihtiyacımız ortaya çıktı. Buna rağmen Türkiye Yüzyılı vizyonu altında belirlediğimiz hedeflerimizden vazgeçmedik. Programlarımızı, yatırımlarımızı, projelerimizi rafa kaldırmadık. Diğer yandan küresel gündemi meşgul eden krizlerin hemen hepsi, ülkemizin içinde yer aldığı bölgede meydana geliyor. Rusya, Ukrayna arasındaki savaştan Suriye’deki istikrarsızlığa, Gazze’de yaşanan insani trajediye kadar tüm krizlerin ilk muhatapları arasında biz de yer alıyoruz. En büyük başarımız şimdiye kadar ülkemizi sıcak çatışmaların tarafı yapmamak ve istikrarsızlık ateşinin ülkemize sirayet etmesine izin vermemek olmuştur. Tam tersine uyguladığımız dengeli, ilkeli ve soğukkanlı politikalarla Türkiye’yi krizlerin çözümünde anahtar ülke konumuna getirdik. Tüm krizlerde adaleti barışı insan hak ve hürriyetlerini savunduk. Nerede olursa olsun akan kanı durdurmak için tüm imkanlarımızı seferber ettik. Mazluma sahip çıkarken, inancına da kökenine de hiç bakmıyor, zalimin karşısında durmayı görev biliyoruz. Bundan sonra da inşallah bu onurlu duruşumuzu devam ettireceğiz” şeklinde konuştu.
'DÖNEM SONUNDA İŞSİZLİĞİ YÜZDE 7,5 ORANINA İNDİRMEYİ ÖNGÖRÜYORUZ'
Ekonomide de önemli adımlar atıldığını belirten Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Dış politikada bu adımları atarken, ekonomiyi asla geri plana atmadık. Yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve cari fazla yoluyla ülkemizi büyütme stratejimizden taviz vermeden, güncel ihtiyaçları karşılayacak politikalar geliştirip uyguluyoruz. Türk ekonomisinin küresel fırtınalardan en asgari düzeyde etkilenmesini sağlamak amacıyla iş dünyamıza mümkün olan en geniş yelpazede destek olmaya özel önem verdik. Yaşanan sıkıntıların insanımızın refah seviyesinde gerilemeye yol açmaması için ücretliler ve emekliler başta olmak üzere düşük gelirli kesimlerin hep yanında yer aldık. Yine bu dönemde başarıyla gerçekleştirdiğimiz 14 ve 28 Mayıs seçimleri bir diğer dönüm noktasını teşkil etmiştir. Milletimize yakışır büyük bir olgunlukla, yüzde 90’ları bulan rekor bir katılımla adeta bir milli irade şölenine çevirdiğimiz bu tarihi seçimler, Türk demokrasisinin gücünü ortaya koymuştur. Milletimizin nezdinde güven tazelediğimiz seçimlerin ardından hiç vakit kaybetmeden kadromuzu oluşturduk ve Türkiye Yüzyılı'nın inşası için yola revan olduk. Öncelikli meselemiz olan ekonomi yol haritamızı kısa sürede milletimizle paylaştık. Orta vadeli programın ardından geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanlığı Yıllık Programı'nı ve 12’nci Kalkınma Planımızı kamuoyumuzun, iş dünyamızın, milletimizin takdirine sunduk. Tüm paydaşlarla istişare içinde hazırladığımız bu plan ve programları yine iş dünyamızla iş birliği içinde hayata geçireceğiz. Önümüzdeki 5 yıl boyunca ekonomide bize rehberlik edecek kalkınma planımızda, yüzde 5 oranında istikrarlı bir büyüme hedefliyoruz. Amacımız 2028 yılında 1,6 trilyon dolar toplam ve 17 bin 554 dolar kişi başına milli gelire ulaşmaktır. Yılda ortalama yüzde 3 istihdam artışı sağlayarak, dönem sonunda işsizliği yüzde 7,5 oranına indirmeyi öngörüyoruz. Özellikle mal ihracatını 375 milyar dolar seviyesine yükseltmeyi, turizm gelirlerinde de 100 milyar dolar seviyesine ulaşmayı planlıyoruz. Böylece ülkemizin kronik sorunlarının başında gelen cari işlemler açıklarını sıfıra yakın bir seviyeye düşürmüş olacağız. Enflasyonu kalıcı olarak tek haneli rakamlara indirmek, 2028 yılı sonunda ise yüzde 4,7’ye geriletmek en önemli hedefimizdir. Ayrıca bu süreçte doğrudan yatırımları ülkemize çekmek için yatırım, ticaret ve finansman alanında hukuki süreçleri kolaylaştıracağız. Temel vergi kanunlarında yatırımcı dostu, sade, anlaşılır ve adil bir vergi sistemi oluşturmaya yönelik düzenlemeler yapacağız. Türkiye uluslararası yatırımcılar için güvenli liman olma özelliğini güçlendirecek ve sürdürecektir. Bu hedeflerin hiçbiri afaki değildir. Türkiye’nin son 10 yıldır maruz kaldığı siyasi dayatmalar, terör saldırıları, sokak olayları, darbeler, sosyal ve ekonomik tuzak teşebbüsleri, 2023 hedeflerimize ulaşmamızı elbette bir parça geciktirmiştir. Ama unutmayınız ki ayakta kalarak, geride bıraktığınız her fırtına size aynı zamanda tecrübe kazandırır. Ülke olarak bu tecrübeye sahibiz. Küresel ve bölgesel her gelişmenin bize maliyetini ve önümüze çıkardığı fırsatları artık çok daha erkenden görebiliyoruz. Dolayısıyla ona göre hazırlığımızı yapıyor ve sonuçları yönetebiliyoruz. Yatırımcılarımıza, kadınlarımıza, gençlerimize, girişimcilerimize verdiğimiz destekleri bu doğrultuda tasarlıyor ve hayata geçiriyoruz. Milletimizden aldığımız desteğin hakkını vermek için gece gündüz çalışarak yolumuza devam ediyoruz" ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasının ardından, salondaki davetlilerle birlikte Ford Otosan Yeniköy Fabrikası’nın açılış kurdelesi kesildi. Kurdele kesimi sonrasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve beraberindekiler, fabrikada üretilen ilk elektrikli ticari araçların test sürüşüne katıldı.