Ebru APALAK
Ankara Daimî Tarihi Daktilolar Sergisi’ne koleksiyonundaki 52 daktiloyla katkıda bulunan daktilo koleksiyoneri Ender Çepel, sergiyi ve daktilo koleksiyonunu baskentgazete.com.tr’ye anlattı.
Daktiloyla yazı yazmayı Ankara Otelcilik ve Turizm Meslek Lisesi öğrencisiyken öğrenen Çepel, daktilonun yanında analog fotoğraf makinesi koleksiyonu da yapıyor. Hacettepe Üniversitesi İşletme Bölümü mezunu Çepel, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nin Basın Bürosu’nda 1984 yılından 2019 yılına kadar fotoğrafçı olarak çalıştıktan sonra emekli oldu. Türkiye’de antika ve bit pazarlarını dolaşarak daktilo, fotoğraf makinesi ve ekipmanı topluyor.
Koleksiyonerliğe nasıl başladınız?
Uzun süre önce fotoğraf makinesi ve daktilo -hem kendilerini hem de ekipmanlarını-toplamaya başladım. Yaklaşık on beş, on altı sene önceden elimde olan ufak tefek daktilolar vardı. Pandemiden önce bir grup daktilo buldum, maddi karşılığını vererek aldım. Pandemide daktilolar konusunda çok iyi araştırmalar yaptım. O, bana çok faydalı oldu. Elimdeki daktiloları elden çıkarmak istemedim. Bir gün mutlaka böyle bir kuruma -ki şu anda daktilolar en gerekli yere geldi. Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi İletişim Fakültesi'nde olması benim için bir gurur oldu. Elden çıkarmama değmiş oldu. Umarım bu daktilo sergisi, daktilo müzesi hâline dönüşür.
Sergideki 52 daktilo dışında koleksiyonunuzda toplam kaç daktilo var?
Çok fazla değil ama sonradan elde ettiğim daktilolarım var. Çünkü ben çevremde bir daktilo toplayıcısı olarak biliniyorum. Onun için bana “Ender Bey daktilo alır mısınız?” diyorlar,
daktilolar geliyor. Hediye edilen daktilolar da vardı. Umarım bundan sonra hediye edilen daktiloları -bu sergi, müze olur düşüncesindeyim- ilâve edeceğim.
Koleksiyonumdaki daktiloların birçoğu Türkiye için üretilmiş ve kullanılmış, A ve F klavye daktilolardan oluşmakta. Harf Devrimi sonrası A klavye kullanılmış. Burada da bayağı A klavye daktilo makinası var. 1950’li yıllarda F klavyeye geçilmiş. Amerika'da eğitim görmüş bir eğitimci tarafından Türkçeye en uygun, parmak hareketlerine uygun klavye oluşturulmuş ve resmî olarak F klavyenin kullanılması zannediyorum 1954 yılında kabul edilmiş. Ondan sonra dünya şampiyonalarında Türkiye’de daktilo kullananlar -özellikle bayanlar- birçok başarı ve dünya şampiyonluğu elde etmişler.
“OLIVETTI ICO RED, SERGİDEKİ EN KIYMETLİ DAKTİLO”
Sergideki daktilolar arasında en eski ve en değerli olan daktilo hangisi?
Adler 7 daktilosu. 1908 ile 1915 yılları arasında üretildiğini zannediyorum. En eski daktilo o.
Bu daktilonun diğerlerinden teknik olarak farklı bir özelliği var mı?
Evet, başka özellikleri var. İteklenerek yazı yazılan bir daktilo, zannediyorum. O, çok seri bir daktilo olmadığı için daha sonra dünyada bunun üretimi durdurulmuş. Sonra tuşları, harf çubukları tepeden vurulan daktilolar kullanılmış. Onun dışında 1928, 1930 yıllarında Türkiye'ye gelmiş, sanıyorum Türkiye'de tek olan Olivetti Ico red, A klavye daktilo var. Türkiye'deki daktilolar içinde en eski olan o. Maddi olarak da en kıymetli daktilo bu.
Şu anda Türkiye’de Daktilo Müzesi olarak rahmetli gazeteci Tayfun Talipoğlu'nun Eskişehir'de Odunpazarı Belediyesi'nin bir Daktilo Müzesi var -ki çok kısıtlı sayıda daktilo var- şu anda Hacı Bayram Veli Üniversitesi’ndeki daktilolar ondan daha eski ve daha fazla. Türkiye'de birçok koleksiyoner var. Onların da bağış yapmasıyla buranın daktilo müzesi ya da basın müzesi hâline dönüştürülmesi çok iyi olur.
Remington marka daktilo da Osmanlı'da kullanılmış. Fakat Latin alfabesine geçildikten sonra sağdan sola olan şaryoları ve kurşun harfleri İstanbul'da bir usta değiştirerek şimdiki kullandığımız alfabeye çevirmiş. Muhtemelen bunu daha sonra Orman Genel Müdürlüğü kullanmış. Şu anda piyasada çok az Osmanlıca daktilo var.
Elinizde Arap alfabesi kullanılarak yazı yazılan daktilo var mı?
Yok. Ama edinmek istiyorum. Bir arkadaşımın bir sözü var. Onu da alırsam, sergiye getiririm. Müzeye dönüştürülürse onu da bulmak gerekiyor diye düşünüyorum.
Gazeteci-yazar Ernest Hemingway’in bazı eserlerini yazmak için kullandığı bilinen bir daktilo var bu sergide. O daktiloyu nasıl temin ettiniz?
Ernest Hemingway’in daktilosu Halda. Antika pazarından ya da İtfaiye Meydanı’ndan aldım ama nereden aldığımı tam olarak hatırlamıyorum.
Burada 1990 yılında üretilen, Q klavye bir çocuk daktilosu da sergileniyor. Sizde başka çocuk daktilosu var mı?
Hayır, o İngiliz malı Petite 600. 1970’li yıllarda üretilmiş bir çocuk daktilosu. İşlevsel bir daktilo. Hem çocuklar için üretilmiş hem de bildiğimiz plastikten üretilmiş. Mekanik, metal hiçbir aksamı olmamakla birlikte çocukların kullanabileceği bir daktilo. Şeridi de mevcut. Kâğıt yani oyuncak değil. Tüm harfler var. Türkiye için üretilmemiş. Çünkü bunların tuşları değiştirilemiyor.
Peki, bu daktiloyu nereden, nasıl edindiniz?
İnternetten aldım. Koleksiyonuma eklemek için alma ihtiyacı duydum.
ÇEPEL, ÖĞRENCİLERE DAKTİLO HEDİYE EDECEK
Sergi bugün sona eriyor. Sergiyi gezenlerden nasıl tepki aldınız?
Çok olumlu tepkiler aldım. Başta Rektör Naci Bostancı, Dekan Ayşe Elif Emre Kaya hanımefendi, sekreter hanımefendinin yardımları çok önemliydi. Buraya Gölbaşı'ndaki bir liseden gelen öğrenciler okullarına kendilerinin kullanacağı bir daktilo armağan etmemi istediler. Çok memnuniyetle kabul ettim.
Daktiloyu sergi bitince mi hediye edeceksiniz?
Önümüzdeki hafta bir daktilo hediye edeceğim. Elimdekilerden ya da başkalarından temin ederek işlevsel, çalışır vaziyette bir daktilo vereceğim. Hem şeritlerini vereceğim hem de
nasıl kullanıldığını, şeridinin nasıl değiştirildiğini göstererek çocuklara armağan etmek istiyorum.
Bugüne dek kaç daktilo kullandınız?
Ara ara bütün işlerimde kullandım. 1990’lı yılların ortasına kadar daktilo kullandım.
Hem mekanik hem de elektrikli elektronik daktilolar kullandım.
Dünyada daktilo koleksiyonerliği yaygın mı?
Instagram'da dünyanın dört bir yanından daktilo koleksiyonerleriyle arkadaşım. Onlar hâlâ gençlere daktilo öğretiyor ve yarışmalar düzenliyorlar. Amerika'da, Rusya'da, Avrupa'nın birçok ülkesinde gençler daktilo kullanıyor.