TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu, AK Parti Samsun Milletvekili Mehmet Muş başkanlığında toplandı. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, komisyona, 2024 yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ve 2022 yılı Kesin Hesap Kanunu Teklifi'ne ilişkin sunum yaptı. Yılmaz, bütçe teklifinin içerdiği 67 ayrı program alanı ile 'dirençli şehirler, dirençli ekonomi ve dirençli toplum' önceliklerini esas aldığını söyledi. Bu bütçeyle depremde yıkılan şehirleri daha iyi şekilde yeniden ayağa kaldıracaklarını, geleceğe dönük afet risklerini azaltacaklarını vurgulayan Yılmaz, "Mali disiplini esas alan, maliye ve para politikaları koordinasyonunu güçlendiren, yapısal reformları öne çıkaran bir anlayış ile ekonomimizde istikrarı kalıcı hale getireceğiz. 2024 yılı bütçesi, yatırımı, istihdamı, üretimi ve ihracatı destekleyen, insan odaklı ve sosyal refahı artırıcı bir yaklaşımla hazırlanmıştır" dedi.

'DİPLOMASİDE BELİRLEYİCİ ROLÜMÜZÜ SÜRDÜRECEĞİZ'

Bölgedeki kriz ve çatışmalara rağmen güvenli bir liman olarak Türkiye'nin dimdik ayakta durmasını, barış eksenli etkili diplomasiyle demokratik istikrarı güçlendirmeye, milli birlik ve beraberliği pekiştirmeye devam edeceklerini kaydeden Yılmaz, "Son günlerde, İsrail ve Filistin bağlamında yaşanan insani dramın sonuçları ortadadır. Bugünler Filistinli kardeşlerimizin acılarını paylaşmak için ilan edilen yas günleridir. Bu vesileyle ben de İsrail’in saldırıları sonucunda şehit düşen kardeşlerimize Allah'tan rahmet, yaralananlara Allah'tan acil şifalar diliyorum. Gazze'de yaşayan halkın su, elektrik, yakıt, gıda, ilaç gibi en temel insani ihtiyaçlardan mahrum bırakılması, uluslararası hukuka, temel hak ve özgürlüklere açık bir aykırılık teşkil etmektedir. Hastaneleri, camileri bile bombalanan Filistinliler için barışı savunmak insanlık görevidir. Daha fazla masum kanı dökülmemesi için çaba sarf etmek hepimizin ortak sorumluluğudur. Türkiye Büyük Millet Meclisi, 12 Ekim günü kabul ettiği Ortak Bildiri'yle bu haksızlıklara karşı güçlü bir duruş sergilemiştir. Bu insani ve onurlu duruşundan dolayı Meclisimizin tüm gruplarını gönülden tebrik ediyorum. Tüm dünyayı, özellikle başta Birleşmiş Milletler olmak üzere tüm uluslararası toplumu bu vahşetin son bulması yönünde çözüme katkı vermeye davet ediyoruz. Türkiye olarak çatışmaların ve acıların sonlandırılması, soruna adil ve kalıcı bir çözüm bulunması yolunda üzerimize düşeni kararlı bir şekilde gerçekleştirmeye devam edeceğiz. Bölgesel ve küresel dengelerin anahtar ülkesi olarak diplomaside belirleyici rolümüzü sürdüreceğiz" diye konuştu.

'İŞSİZLİK ORANININ 2025'TE TEK HANEYE DÜŞMESİNİ BEKLİYORUZ'

Son yıllarda bütçeleri olumsuz küresel ve bölgesel koşulların etkisi altında hazırladıklarını, 2024 yılı bütçesini de dünya ekonomisinde süregelen zayıf görünümü, artan risk ve belirsizlikleri dikkate alarak hazırladıklarını işaret eden Yılmaz, "Yılın ikinci yarısında turizm ve iç talepteki seyrin ekonomik faaliyetlerdeki olumlu görünümü koruyarak büyümeyi desteklemesi beklenmektedir. Yılın ilk yarısında net 220 bin istihdam artışı sağlanmış olup 2023 yılı genelinde ekonomideki canlılığın sürmesiyle yıl sonu itibarıyla istihdamdaki yıllık artışın 900 bini aşarak işsizlik oranının yüzde 10,1'e gerilemesi; 2024 yılında ise yüzde 10,3 seviyesinde gerçekleşmesi beklenmektedir. Önümüzdeki üç yıllık süreçte istihdamın yıllık ortalama 909 bin kişi artacağı ve iş gücüne katılım oranlarında öngörülen artışa rağmen işsizlik oranının 2025 yılı itibarıyla tek haneli seviyelere kalıcı olarak düşeceğini tahmin etmekteyiz" ifadelerini kullandı.

'MAKRO FİNANSAL İSTİKRARI SAĞLAMLAŞTIRMAK AMAÇLANDI'

Enflasyonun dünya genelinde bir sorun haline geldiği son yıllarda, makroekonomik ve finansal istikrarı kalıcı bir şekilde güçlendirmek amacıyla çeşitli tedbirlerin hayata geçirildiğine belirten Yılmaz, "Son dönemde para politikasında güncelleme ve makro ihtiyati tedbirlerde sadeleştirme ile parasal aktarım mekanizmasını güçlendirmek, makro finansal istikrarı sağlamlaştırmak amaçlanmıştır. Para ve maliye politikaları arasındaki eş güdümü sağlayan, şeffaf ve güvenilir politika adımlarımızın olumlu etkileri ile 2024 yılının ikinci yarısından itibaren kalıcı bir dezenflasyon sürecine girmeyi bekliyoruz. İçinden geçtiğimiz bu dönemi, geçiş süreci olarak tanımlayarak dezenflasyon sürecinin başlaması için gerekli adımları atmayı sürdürmekteyiz. Bu doğrultuda, enflasyon kalıcı ve düşük tek haneli seviyelere gerileyene kadar tüm politika araçları kararlılıkla kullanılmaya devam edilecektir" dedi.

'TURİZM GELİRLERİNİN REKOR SEVİYEYE ULAŞMASINI BEKLİYORUZ'

Ardından 2023 yılı merkezi yönetim bütçe gerçekleşmelerine ilişkin yıl sonu beklentilerini aktaran Yılmaz, "2023 yılında; merkezi yönetim bütçe giderlerinin 6 trilyon 562,6 milyar lira, merkezi yönetim bütçe gelirlerinin 4 trilyon 929,7 milyar lira, bütçe açığının 1 trilyon 633 milyar lira, faiz dışı açığın 986,8 milyar lira olarak gerçekleşeceğini tahmin etmekteyiz. 2023 yılı için öngörülen 762 milyar lira deprem harcaması hariç bütçe açığının milli gelire oranı başlangıç öngörüsüne uygun olarak yüzde 3,4 seviyesinde beklenmektedir. 2024 yılı merkezi yönetim bütçesinde bütçe giderlerinin 11 trilyon 89 milyar lira, bütçe gelirlerinin ise 8 trilyon 437,1 milyar lira olacağı tahmin edilmektedir" diye konuştu.

Türkiye'nin, turizm geliri ve ziyaretçi sayısı açısından salgın öncesinden daha güçlü bir performans sergilediğine işaret eden Cevdet Yılmaz, "Bu gelişmeler hizmetler dengesi üzerinden cari işlemler dengesine olumlu yansımalarını sürdürmektedir. Turizm sektörünün güçlü performansıyla 2023 yılı sonunda turizm gelirlerimizin 55,6 milyar dolar ile rekor bir seviyeye ulaşmasını bekliyoruz. Bu gelişmeler neticesinde 2023 yılı sonu itibarıyla cari işlemler açığını GSYH oranının yüzde 4 seviyesinde gerçekleşmesi beklenmektedir" ifadelerini kullandı.

'DEPREMZEDELER İÇİN 1 TRİLYON 28 MİLYAR LİRA KAYNAK AYIRIYORUZ'

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, 11 ili kapsayan deprem harcamalarına ilişkin de şunları söyledi:

"2023 yılı içinde bütçeden 762 milyar lira tutarında deprem harcaması yapılacağını öngördük. 2024 yılı bütçemizde afet risklerinin azaltılması, depremlerin yol açtığı hasarların süratle giderilmesi ve deprem bölgesinde yaşayan vatandaşlarımızın ihtiyaçları için 1 trilyon 28 milyar lira kaynak ayırıyoruz. Bu çerçevede, bütçemizin tüm imkanlarını seferber ederek ortaya koyduğumuz deprem harcamaları hariç 2024 yılı bütçe ödeneklerinin ekonomik sınıflandırmaya göre dağılımını ise şu şekilde öngördük; personel giderleri için toplam 2 trilyon 865,9 milyar lira, mal ve hizmet alım giderleri 669,8 milyar lira, cari transferler 4 trilyon 52,8 milyar lira, sermaye giderleri 636,5 milyar lira, sermaye transferleri 68,1 milyar lira, borç verme giderleri 298,2 milyar lira, yedek ödenekler 215,3 milyar lira." 

Kaynak: DHA