Dilek ŞAHİN
Dr. Aylin Yaman TBMM’de yaptığı konuşmada kanun teklifinin gerekçesi üzerinde değerlendirmede bulundu ve sözlerine “Öncelikle, bu fonun gerekçesiyle ilgili konuşmak istiyorum. Açıklanan gerekçede, hâlihazırda yürütülen destek programlarının etkinliğinin artırılması, hizmetlerin çeşitlendirilmesi ve yaygınlaştırılması, aile kurumunun güçlendirilmesi amaçlanmaktadır denmektedir; fon kaynaklarıyla aile müessesesinin korunması ve güçlendirilmesi, gençlerin evliliklerinin daha sağlam temeller üzerine kurulmasının sağlanması, gençlerin ve ailelerinin sosyal risklere karşı korunması, gençlerin gelişim ve girişimlerine destek verilmesi öngörülmektedir. Peki, acaba neden bir fona ihtiyaç duyulmuştur?” değerlendirmesi ile başladı.
AİLE DESTEK PROGRAMI NEDEN BÜTÇEYE YANSITILMIYOR
CHP’li Yaman TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda devam eden Bütçe görüşmeleri ve Bakanlıkların bütçe tekliflerini hatırlattığı konuşmasında bütçeye konulabilecek bir aile destek programı yerine neden bir fon kurulmak istendiğini sordu. Yaman konuşmasında “Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının bütçe çalışmasına bakacak olursak, Ailenin Korunması ve Güçlendirilmesi Programı performans hedeflerinde, hâlihazırda yürütülen destek programlarında 2022 yılında toplam 1 milyon 700 bin haneye Sosyal Destek Programı ulaştırıldığını, 2023 için bu hedefin 1 milyona indiğini, 2024 için hedefin 800 bine indiğini ve 2025 için bu hedefin 750 bin haneye indiğini görüyoruz. Kısacası, Aile Sosyal Destek Programı sunulan hane sayısında bir azalma öngörülmektedir. Şimdi ise ekstra bir aile fonundan bahsediliyor. Sosyal Destek Programı kapsamında ilgili hizmetlere yönlendirilmeye bakacak olursak, bu yıl yaklaşık 50 bin gerçekleşme öngörülmesine rağmen 2024, 2025 ve 2026 yıllarında sadece 16.500 gerçekleşme öngörülmüş, hedef düşürülmüş ve sabitlenmiş durumda. Burada neden acaba artış hedeflenmiyor? Bütçeye konulabilecek bir aile destek programı neden acaba bütçede yansıtılmıyor?” dedi.
BAĞIMLILIKLA MÜCADELE İÇİN GEREKENLER YAPILMIYOR
Konuşmasında bir başka gösterge olan Ailenin Korunması ve Güçlendirilmesi Programı'nın performans rakamlarına değinen Dr. Aylin Yaman, “program göstergelerinden kötü alışkanlık ve bağımlılıkların azaltılmasına yönelik eğitim verilen kişi sayısına bakacak olursak -öyle ya bu Fon'la eğer gençlerin gelişimi ve sosyal risklere karşı azaltılması hedefleniyorsa mutlaka bağımlılıkla mücadele en temel sosyal risklerin bertaraf edilmesi konusu olsa gerek- 2022'de yaklaşık 250 bin kişiye eğitim verilmiş, gayet güzel, takdirle karşılıyoruz. Peki, bundan sonra planlanan nedir? Aynı Bakanlığın bütçesinde 2023; 2024; 2025 ve 2026'da sadece 105 bin kişiye eğitim verilmesi planlanıyor yani daha az ve aynı sayıda eğitim verilmesi planlanıyor. Neden, madde bağımlılığıyla ilgili iyi bir durumda olduğumuz mu düşünülüyor? Programın hem gerçekleşenden daha az, hem de stabil seyretmesi planlanıyor. Gençlerin bağımlılıkla mücadelesinde rehabilitasyon amacıyla Sağlık Bakanlığı bütçesine bakacak olursak bütçede, harcanması planlanan ama uygulanmayan, planlananın altında harcanan tek kalem "bağımlılıkla mücadele" kalemi. Yaklaşık 1 milyar 700 milyonluk harcama hedeflenirken 400 küsur milyonluk bir harcama yapılarak, bağımlılıkla mücadele hedefinin dörtte 1'i harcanarak gençlerin bu ülkede uyuşturucu batağından çıkarılması için gereken mücadele yapılmamış durumda” değerlendirmesinde bulundu.
MUHTAÇLIK DEĞİL HAK TEMELLİ BİR YAKLAŞIM GEREKLİ
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının alt programlarına kapsamında "Ailenin Korunması ve Güçlendirilmesi Programı" bütçesine de vurgu yapan Dr. Aylin Yaman, “Programa göre bütçenin 2023 yılında 3 milyar 800 bin lirayla sonlandırılması hedeflenmiş ve buna sadık kalınmış, 2024 yılı için ise hedef tam 3 katına çıkarılmış yani bir destek fonuna, Aile ve Gençlik Fonu'na ihtiyaç duyulmadan zaten bir bütçe ayrılmış durumda” dedi. Yaratılan her fonun bütçe disiplinini sarstığını dile getiren Yaman, “fonlar denetim zorluğunu beraberinde getirmekte, üstelik, daha da önemlisi "hak" temelli yaklaşımı "muhtaçlık" temelli yaklaşıma sürüklemektedir. Oysa ki ILO yani Uluslararası Çalışma Örgütünün bir vatandaşın hak temelli sosyal güvenliğinin sağlanması için 9 sigorta modelinin 8'i sadece bu ülkede uygulanmakta, 9'uncusu olan aile destekleri sigortası uygulanmamaktadır. Tamamen uluslararası ihtiyaç kriterlerine bağlanmış, aileyi güçlendiren, gencini, çocuğunu, yaşlısını koruyan bu sigorta modeli, aile destekleri sigortası eğer hayata geçirilmiş olsaydı bu fona asla ihtiyaç duyulmayacaktı. Evlenecek gençlere parasal bir destek yerine istihdam temelli sosyal politikalar oluşturmak zorundasınız ancak böyle hak temelli yaklaşıma geçebiliriz” önerisinde bulundu.
NEREYE HARCANACAĞI BİLİNMEYEN BİR FON OLUŞTURULUYOR
CHP’li Yaman TBMM Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada “bu gerekçenin açık uçlu olması, kontrolsüzce ve daha önceki fonlar gibi ne koşullarda harcanacağının bilinmiyor olması ve Sosyal Güvenlik Kurumu üzerinden güvenli bir sigortalama modeli yerine, alternatif ve nereye harcanacağı bilinmeyen bir fon oluşturulması ve aynı şekilde Sağlık Bakanlığı ve Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının bütçesinde yer varken ekstra bir fon açılması tarafımızca uygun görülmemektedir; bu nedenle, bu Fonu reddediyoruz” sözleri ile iktidarı fonun denetimsiz ve açık uçlu olarak oluşturulduğu gerekçesiyle uyardı ve hak temelli ve güvenli bir sigortalama modeli uygulanması gerektiğine dikkat çekti.