Sağlık Bakanlığı Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü Ulusal Zehir Danışma Merkezi Sorumlu Hekimi Dr. Ahmet Özlü, AA muhabirine yaptığı açıklamada, evlerde kullanılan kimyasalların yanlış kullanıldığında ya da çeşitli kazalar sonucu solunması ve teması halinde zehirlenmelere yol açabildiğini söyledi.

Vatandaşların ev kimyasallarıyla gündelik yaşamda sürekli karşı karşıya olduğunu ifade eden Özlü, tehlikeli olabilen evsel kimyasal madde içeren temizlik ürünlerinin; kireç ve yağ çözücüler, fırın temizleyicileri, lavabo açıcılar, tuvalet ve banyo temizleyicileri, metal parlatıcılar ve pas gidericiler, otomatik çamaşır ve bulaşık makinesi ürünleri, çamaşır suyu, yumuşatıcılar, parlatıcılar ile sıvı bulaşık deterjanlarını kapsadığını belirtti.

Özlü; kişisel bakım ürünleri, parfüm, kolonya, boya materyalleri, tütün, kibrit, pil, civalı termometre, tarım ve böcek ilaçları ile gübrenin de tehlikeli olabileceğine dikkati çekti.

"ZEHİRLENME, ÜRÜNÜN TÜRÜNE GÖRE DEĞİŞİKLİK GÖSTEREBİLİYOR"

Ev kimyasallarının bulaşma yolunun, o ürünün özelliğine göre değişiklik gösterdiğini belirten Özlü, "Ev kimyasallarının tahriş edici, yakıcı ve yanıcı özellikleri, kişilerde zehirlenme nedeni olabiliyor. Ev kimyasalları, özellikle ağız ve solunum yoluyla alınabilir veya deri ve göze temas ederek etkileyebilir." dedi.

Kimyasallara bağlı zehirlenmelerin de ürünün türüne ve alınan miktara göre değişiklik gösterebildiğine işaret eden Özlü, şunları kaydetti:

"Zararlı etkiler hafif cilt döküntüsü veya tahriş şeklinde ortaya çıkabileceği gibi ağır organ hasarına, kalıcı etkilere veya işlev bozukluğuna, hatta ölüme neden olabilir. Eğer kimyasal, solunum yoluyla alınmışsa, nefes darlığı gibi belirtiler görülebilir. Göz ya da cilde temasla yakıcı ve yanıcı etkiler ortaya çıkabilir."

"ÜRÜNLER FARKLI KİMYASALLARLA KARIŞTIRILMADAN KULLANILMALI"

Bu tür zehirlenmelerden korunmak için öncelikle bilinçli tüketici olunması gerektiğine işaret eden Özlü, vatandaşların, ev için alınan her ürünün kimyasal özelliğini iyi bilmesi gerektiğini söyledi.

Özlü, şu önerilerde bulundu:

"Zehirlenmelerden korunmak için alınan tüm kimyasal ürünler etiketli ve ruhsatlı olmalı. Etiketli ürünler, kullanımdan önce mutlaka iyice okunmalı ve talimatlara uygun tüketilmeli. Bu ürünler, bir etkileşim olmaması için farklı kimyasallarla karıştırılmadan kullanılmalı. Ürünler karıştırıldığında ortaya çok daha farklı bir ürün çıkabilir ki bu, solunum yolunu etkileyecek bir gaz olabilir ya da deriye ve göze çok daha ağır tahribat verebilir.

Kimyasallar, saklanırken de orijinal kaplarında, etiketleri sökülmeden ve çocukların erişemeyeceği yerlerde muhafaza edilmeli. Mümkünse ürünlerin kilitli kapaklı olanları tercih edilmeli ve saklanılan yer de kilitli bir dolap olmalı. Ev kimyasalları kullanıldıktan sonra ortada bırakılmamalı ve hemen güvenli bir yere kaldırılmalı. Boşalan kutular ve şişeler, tehlike oluşturmayacak şekilde atılmalı. Ev kimyasalları ile besinler ayrı yerlerde saklanmalı ve bu maddeler hiçbir zaman yiyecek ve içecek kaplarına konulmamalı. Çünkü, özellikle çocukların bu ürünleri bir gıda maddesi gibi algılamamaları gerekir."

Özlü, ev kimyasalları kullanılırken ortamın havalandırılmasına özen gösterilmesi gerektiğine dikkati çekerek, "Temizlik ürünü kullanılırken pencereler açılarak ortam havalandırılmalı. Bu ürünlerin suyla temas etmesi ve yüzeylere uygulanması sırasında buharlaşmaya bağlı ortaya çıkabilecek gazlar, ortam havalandırılmasıyla uzaklaştırılmalı." diye konuştu.

"KUSTURMADAN MUTLAKA KAÇINILMALI"

Özlü, zehirlenmeye ilişkin belirtilerin ortaya çıkması halinde vakit kaybetmeden mutlaka acil sağlık kurumlarına başvurulması gerektiğinin hayati önem taşıdığını vurguladı.

Hastaneye giderken, zehirlenmeye neden olan ürün veya örneğinin de mutlaka götürülmesi gerektiğine işaret eden Özlü, bunun tanı ve tedaviye büyük katkı sağlayacağını belirtti. Özlü, "Orijinal ambalaj ve etiketiyle birlikte ürün götürülmeli." dedi.

Zehirlenme vakalarında vatandaşlarca kimi zaman kusturma gibi işlemlerin yapıldığını, ancak bunun kesinlikle uygulanmaması gerektiğini belirten Özlü, "Kusturmadan mutlaka kaçınılmalı, çünkü kusturulmaya çalışıldığında o kimyasala ikinci kez maruz kalınıyor. Bu sefer kimyasalın zararlı etkisi artıyor." diye konuştu.

Özlü, "Kimyasalla göz ya da cilt teması olduğunda, suyla yıkanabilir, ağız çalkalanabilir. Kıyafetlere bir temas olduğunda giysiler çıkarılarak ayrıştırılarak yıkanabilir. Ama öncelikli olan hemen hastaneye başvurmaktır." uyarısında bulundu.

Özlü, Sağlık Bakanlığı bünyesinde Ankara'da tek merkez olan Zehir Danışma Merkezi'nin bulunduğunu anımsatarak, buranın 7 gün 24 saat hizmet verdiğini söyledi. Merkezde, vatandaşlara herhangi bir zehirlenme durumunda danışmanlık hizmeti verdiğini dile getiren Özlü, "ALO 114 tuşlanarak merkeze ulaşılabilir." dedi.