Başkentin simge mekanlarından olan ve şehrin merkezinde insanların adeta "nefes aldığı" Güvenpark'ta, tarihi dokusuna sadık kalınarak yenileme çalışması başlatıldı. Ankara Büyükşehir Belediyesi (ABB) tarafından, 15 Temmuz Kızılay Milli İrade Meydanı'ndaki "Güvenpark"ın restorasyonu için 2024 yerel seçimlerden önce "Revize Kentsel Tasarım Projesi" başlatıldı.
Doğal ve kültürel sit alanı olan parka ismini veren ve 1935 yılında Avusturyalı heykeltıraş Clemens Holzmeister tarafından tarafından yapımı tamamlanan "Güven Anıtı" ile çevresi Hacı Bayram Veli Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesince yürütülen restorasyon çalışmaları tamamlandı.
Cumhuriyet döneminde kamu yapılarını, konutlarını ve çevresini planlayan Avusturyalı mimar Clemens Holzmeister'in tasarımıyla hayata geçirilen parkta yürütülen restorasyon projesi kapsamında, yetişkin ağaçlar, havuz ve oturma yerleri ile çocuk oyun alanlarına yönelik yürütülen çalışmalar devam ediyor.
Atatürk Bulvarı ile Milli Müdafaa caddeleri arasında bulunduğu için çalışanların öğle tatillerini geçirdiği ve günlük gidiş gelişler arasında hemen hemen tüm kentlilerin uğrak noktası olan parkın içerisine, terör örgütü PKK'nın 13 Mart 2016'da bomba yüklü araçla Güvenpark otobüs duraklarına düzenlediği saldırıda hayatını kaybedenleri anmak için "anıt" dikilecek.
"26 BİN 840 METREKARELİK REKREASYON VE YEŞİL ALAN VAR"
Parkın içerisinde yürütülen çalışmalar hakkında bilgi veren ABB Kültür ve Tabiat Varlıkları Daire Başkanlığının Proje Yöneticisi Bekir Ödemiş, parkın tarihçesinin "Cumhuriyet"le yaşıt olduğunu söyledi.
Ankara imar planında "Yeşil kuşak" projesinin bir devamı olarak Güvenpark'ın tasarlandığını belirten Ödemiş, "Bugün üzerinde bulunduğumuz alan Ankara'nın imar planını yapan Alman mimar Hermann Jansen tarafından planlandı. Burada 'Güven Anıtı' ve 26 bin 840 metrekarelik rekreasyon ve yeşil alan var. Güvenpark birinci derece doğal sit alanıdır ama güven anıtı olduğu için aynı zamanda da kültürel sit alanıdır." diye konuştu.
"BURADA BİR TEK AĞACI KESMEDİK"
Çalışmalara başlamadan önce Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu ile Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Komisyonu'nun sundukları projeye onay verildiğini aktaran Ödemiş, parkın, Cumhuriyetin modernleşme sürecinde kamusal alan olan ilk parkları arasında yer aldığını anımsattı.
Parkın, Ankara'daki kamusal mitinglerde ve eylemler ev sahipliği yapmasından dolayı ülkenin toplumsal hafızasında önemli bir yere sahip olduğunu dile getiren Ödemiş, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Cumhuriyet'in ilk parkı olması dolayısıyla önemli bir kentsel mekandır ama bir taraftan da 100 yıl boyunca pek çok şeye tanıklık etmesi dolayısıyla da toplumsal bellekte yer alan değerdir. Biz burayı iki etap olarak ele aldık. Birinci etapta kültürel miras dediğimiz güven anıtı ve çevresini tasarladık. İkinci etapta da parkın tamamını aldık. Burada bir tek ağacı kesmedik. Bu özgün yapıyı olduğu gibi koruduk. Bir de Keçiören metrosu biliyorsunuz buraya geldi. Keçiören metrosunun yaya çıkış merkezlerini, Kızılay bağlantısını dikkate alarak üç ana geçiş aksı bıraktık ki park hem yaşasın hem de kullanılsın."
"BURADA PEK ÇOK KAMUSAL İLİŞKİ VAR"
Yer döşeme malzemelerini dokuya özgü olarak seçtikleri parkta ışıklandırmayı artırdıklarını aktaran Ödemiş, şunları kaydetti:
"Aslında sözleşmemize göre Eylül'ün sonunda bitmesi gerekiyordu ama burası Kızılay meydanı ve burada pek çok kamusal ilişki var. Bir çok şeyi düzenlememiz gerekiyordu. Örneğin, banka ATM'lerinin, Kızılay Kan Merkezi'nin kaldırılması, geçici de olsa EGO'nun otobüs duraklarının bir süreliğine taşınması gerekiyordu. Yine Keçiören metrosunu yaya çıkış aksları tamamlanması gerekiyordu. Dolmuş durakları konusu da vardı. Bunlardan dolayı biraz 1-2 aylık bir gecikmeyle birlikte sözleşme de belirtildiği tarih biraz geçse de yıl sonu itibariyle 'Güvenpark'ı yenilenmiş, özgün dokusu bozulmamış şekilde bitireceğimizi düşünüyorum bitireceğimizi düşünüyorum."