TBMM Yapay Zeka Araştırma Komisyonu, Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi yetkililerini dinlemek üzere AK Parti Eskişehir Milletvekili Fatih Dönmez başkanlığında toplandı. Toplantıya; Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi Başkanvekili Yusuf Tancan, Yapay Zeka Birim Yöneticisi Ramazan Terzi, Dijital Dönüşüm Koordinasyon Daire Başkanı Furkan Civelek, Uluslararası İlişkiler Daire Başkanı Şeyma Özcan ve Hukuk Müşaviri Uzmanı İlayda Süer katıldı.

'60'TAN FAZLA ÜLKE, YAPAY ZEKA İLE İLGİLİ STRATEJİ HAZIRLADI'

Komisyon Başkanı Fatih Dönmez'in toplantıyı açmasının ardından Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi Başkanvekili Yusuf Tancan, sunum yaptı. 2018 yılından bu yana yapay zeka, e-Devlet, siber güvenlik ve kamunun dijital dönüşümü başlıklarında çalışmalar yaptıklarını belirten Tancan, "Yapay zeka ile ekonomiden güvenliğe, hayatın her alanına nüfuz eden ve dönüştüren bir teknolojik dinamikle karşı karşıya olduğumuzu söyleyebiliriz. Yapay zeka teknolojilerine hakimiyet artık küresel güç çekişmesinin ana fay hatlarından biri konumunda. Yapay zekanın elektrik gibi, nükleer ve uzay teknolojisi gibi, internet devrimi gibi büyük bir etki yaratacağı yaygın bir şekilde kabul görüyor. Bu potansiyelin farkında olan ülkeler hem bu teknolojiyi doğru anlamaya hem de uygun politika ve stratejiler geliştirmeye çalışıyor. Bu devrime ayak uydurabilmek için 60'tan fazla ülke yapay zeka stratejisi hazırladı. Bu dönüşümü ıskalayan ülkeleri ise zorlu bir gelecek bekliyor. Türkiye, bu konuda erken aksiyon alan ülkelerden biri durumundadır" ifadelerini kullandı.

'SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANLIĞI İLE YAPAY ZEKA MEVZUAT ÇALIŞMASI YAPIYORUZ'

Avrupa Birliği'nin yapay zeka ile ilgili tüzük çalışmasının bulunduğunu kaydeden Tancan, Türkiye'nin de bu tüzüğe uygun bir çalışma yapması gerektiğini kaydetti. Tancan, "Bu tüzük; yapay zeka sistemlerinin risk temelli sınıflandırılması, genel amaçlı yapay zeka modellerine yönelik düzenlemeler ve yapay zeka aktörlerine getirilen yükümlülükler gibi temel unsurları kapsıyor. Biz de Türkiye'de söz konusu tüzüğe uyum sağlamaya yönelik olarak, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımız ile birlikte mevzuat hazırlığı çalışmalarını yürütüyoruz. Söz konusu tüzüğe uyum; ülkemizdeki üreticilerin Avrupa Birliği (AB) pazarına arz edeceği yapay zeka destekli ürün, hizmet ve sistemlerin sertifikalandırılıp denetlenmesi açısından son derece önemli. Ve bu alanda ülkemizdeki üreticiler AB pazarındaki rekabet gücünün belirleyicilerinden biri olacak. Ayrıca, Avrupa Konseyi, 'Yapay Zeka ve İnsan Hakları Demokrasi ile Hukukun Üstünlüğü Çerçeve Sözleşmesi bu alanda yasal bağlayıcılığı olan ilk uluslararası sözleşme olacak" diye konuştu. Tancan ayrıca, Türkiye'nin Avrupa Konseyi tarafından hazırlanan sözleşmeye katkıda bulunduğunu ve Dışişleri Bakanlığı tarafından imza sürecine yönelik çalışmaların sürdüğünü sözlerine ekledi.

'YAPAY ZEKANIN KÖTÜYE KULLANILMASININ ÖNÜNE GEÇMEK İÇİN ULUSLARARASI İŞ BİRLİKLERİ GEREKİYOR'

Tancan, yapay zekanın ulusal güvenlik politikalarını kökten dönüştürdüğünü ve bu kapsamda siber savunma, otonom silah ve istihbarat analiz alanlarının önemli olduğunun altını çizdi. Tancan, sunumuna şöyle devam etti:

"Siber saldırılar ve dezenformasyon gibi tehditlerde artış yaşanmaktadır. Yapay zekanın sınır aşan doğası nedeniyle bu teknolojilerin kötüye kullanımını engellemek için uluslararası iş birlikleri ve bağlayıcı anlaşmaların hayata geçirilmesi kaçınılmaz görülüyor. Aynı gerekçeyle yapay zekanın yakıtı olan verinin yönetişimi ve kontrolü de küresel ilişkilerde belirleyici bir unsur haline gelmiş durumda. ABD ve AB arasında yürütülen veri gizliliği çerçevesi anlaşmaları bu konudaki en bilinen örneklerden biridir. Yapay zeka alanında iddialı olan ABD, Çin ve AB gibi aktörlerin veri yönetişimine yönelik yaklaşımlarındaki farklılıklar, bazı durumlarda uluslararası ticareti dahi etkileyebilecek ölçüde sorun ve aksaklıklar ortaya çıkarabiliyor. Benzer şekilde dijital veri egemenliğinin ulusal güvenlikle olan yakın ilişkisi söz konusu aktörler arasında güvenlik politikaları kaynaklı gerilimleri de ortaya çıkarabiliyor. Diğer taraftan özellikle yapay zeka destekli sahte haberler ve teknolojiler, demokratik seçim süreçlerini ve uluslararası ilişkileri tehdit eden yeni bir boyut kazanmaktadır."

Kaynak: DHA