Türk Toraks Derneği, Süreyyapaşa Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Hastanesinin deprem nedeniyle iki ayrı hastaneye taşınmasına ilişkin sürece dikkat çekti. Türk Toraks Derneği Merkez Yönetim Kurulu yaptığı açıklamada “Süreyyapaşa Eğitim ve Araştırma Hastanesini kaybetmek istemiyoruz” dedi.

Süreyyapaşa Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesinin (EAH) İstanbul’da solunum sistemi hastalıklarının önemli bir yükünü üstlenen kurum olduğu hatırlatılan açıklamada, “6 ay önce vurgulamaya çalıştığımız sorunların hepsi zaman içerisinde yaşanmış ve solunum hasta yükünün arttığı şu günlere Süreyyapaşa Hastanesinin prefabrik binasının tamamlanması gerçekleşmemiştir” denildi.

Süreyyapaşa EAH’nin halen klinik servis hizmeti sunduğu Süreyyappaşa Meslek Hastalıkları Binası ve Marmara Üniversitesi Asaf Ataseven Hastanesi ile Sultanbeyli Devlet Hastanesi arasındaki 18 kilometrelik mesafenin hasta güvenliğini tehdit ettiği ifade edilen açıklamada, dört ayrı sağlık kurumunda çalışmanın çalışanların tükenmesine, uzmanlık eğitiminin niteliksel kaybına ve tüm çalışanlar yönünden ekonomik dezavantaja yol açtığına dikkat çekildi.

SAĞLIK HİZMETLERİ AKSIYOR

Çok parçalı hastanelerde sağlık hizmeti sunmanın ayrıca iş yükünde artışa neden olduğuna dikkat çeken Türk Toraks Derneği, “Mevcut durum başta solunum yolu enfeksiyonları olmak üzere hasta yükünün artacağı sonbahar ve kış döneminde solunumsal sağlık sorunu olan hastaların yatak bulamaması, yoğun bakım hizmeti alamaması, solunumsal rehabilitasyon programlarından yararlanamaması ve başta akciğer kanseri olmak üzere girişimsel tanı ve tedavi gerektiren hastaların ve ilaca dirençli tüberküloz da dahil olmak üzere verem tanısı ya da şüphesi olan hastaların kendi kaderleriyle baş başa kalması ve bu ortamın da hiç istemediğimiz sağlıkta şiddeti körükleyeceği sonucunu doğuracaktır” uyarısında bulundu.

Süreyyapaşa Hastanesinin acilen tek çatı altında toplanması çağrısında bulunan Türk Toraks Derneği, “Yıl bitmeden Süreyyapaşa Hastanesi yerleşkesinde çelik konstrüksiyonlu prefabrik hastane binasının hizmete açılmasının sağlanmasının uygun olacağı kanaatindeyiz” dedi.

“ADALET SÜREYYA İLMEN ‘SAĞLIK KURURM OLMASI’ ŞARTIYLA BAĞIŞLADI”

Hastanenin sağlık kurumu şartıyla bağışlanan bir alan üzerinde kurulu olduğuna dikkat çeken Türk Toraks Derneği açıklamada şu cümlelere yer verdi: “Süreyyapaşa Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi, bizim açımızdan sadece İstanbul’da solunum sistemi hastalıklarının önemli bir yükünü üstlenen kurum değildir. Aksine gerek geçmiş mirası, gerekse bugünkü yetkinliği nedeniyle bir ekol ve okuldur. Bu nedenle geçici taşınma sürecinde ve gelecekte de bu ekol ve okul yapısının özenli biçimde korunması, tek çatı altında yaşamına devam etmesi ve çağımızın bakış açısıyla eksiklerinin tamamlanarak referans bir torasik merkez olarak geleceğe aktarılması gereklidir. Süreyyapaşa Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi, İstanbul’da göğüs hastalıkları alanının önemli bir yükünü üstlenen, aynı zamanda tarihi geçmişi olan kadim bir sağlık kurumumuzdur. Bilindiği üzere söz konusu hastane, 1950 yılında Adalet Süreyya İlmen’in ‘Sağlık kurumu olarak kullanılmak şartıyla’ hibe ettiği bir alanda faaliyetine başlamıştır. Bu çerçevede sayın İlmen’in de şartına bağlı kalınarak söz konusu alanın tamamının sağlık kurumu olarak devam ettirilmesi zorunluluktur.”

 “Süreyyapaşa Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi, İstanbul’da göğüs hastalıkları açısından hem çok önemli bir ekol, hem de sunduğu hizmet yönünden vazgeçilmez bir hastanedir” açıklaması yapan Türk Toraks Derneği şunların altını çizdi: “Bu hastanenin deprem açısından durumu, olası akıbeti, olacaksa taşınma sürecinin organizasyonu ve olası bir İstanbul depreminde üstleneceği rol, Sağlık Müdürlüğü ve hastane başhekimliğin yanı sıra yerel yönetimler, sağlık meslek örgütleri, sağlık sendikaları ve uzmanlık derneği olarak tarafımızın da bulunduğu bir yapıda kararlaştırılmalıdır. Derneğimiz hastanenin taşınma süreci ve sonrasını yakından izleyecek, talep olması halinde gerekli katkıları sunmak için işbirliğine açık olacak ve konuyu hem hasta hem sağlık çalışanlarının yararı açısından gündeminde tutacaktır. Tekrar aynı yerde, aynı enerjiyle en kısa sürede, hep birlikte devam edilmesi halk sağlığı ve çalışan tüm Süreyyapaşa ekibi için en büyük dileğimizdir.”

Kaynak: Dilek ŞAHİN