(TÜDEF) Tüketici Dernekleri Federasyonu Genel Başkan Vekili ve Adana Tüketici Derneği Genel Başkanı Sinan Vargı, 'Bazı hazır gıda üreten firmalar ve fast food endüstrisi ucuz olduğu için trans yağları kullanıyor. Özellikle gençler arasında sıklıkla görülmeye başlanan kalp krizlerinin başlıca nedeni trans yağlar. Ayrıca her beş çocuktan biri artık aşırı kilolu. Trans yağlar bütün öldürücü kronik hastalıklara yol açabilen toksik bir madde olarak tanımlanmaktadır. Kanser, obezite, diyabet, koroner kalp hastalığı, kalp yetersizliği, parkinson, bunama, karaciğer yağlanması ve siroz, kısırlık, düşük doğum, depresyon bu hastalıklardan başlıcalarıdır. Biz de sivil toplum kuruluşları olarak Cumhuriyetimizin 100'üncü yılında tüketicinin daha sağlıklı gıdaya ulaşması için Trans Yağların kullanımının yasaklanmasını istiyoruz.' diye konuştu. Trans yağların ne olduğunu anlatan Vargı şu bilgileri verdi: 'Trans yağ, doğal bir yağ türü değildir. İnsan sağlığı açısından zararlı olan trans yağ, bitkisel yağa 'hidrojenasyon' olarak adlandırılan bir işlemle 'hidrojen' eklenmesiyle elde edilen yağdır. Hidrojen eklenen yağlar kötü kolesterolü yükselterek kalp krizi, felç, damar tıkanıklığı gibi pek çok ciddi hastalığa neden olmaktadır. Trans yağlar vücut için gereksizdir ve hiçbir olumlu etkisi yoktur. Oldukça yapışkan yağlardır, karaciğer ve damar sistemine kolaylıkla yapışarak karaciğer yağlanması ve damar hastalıklarına yol açar ve vücuttan temizlenmesi oldukça zordur. Vücuda oldukça toksik etkiye sahiptir. İnsülin direnci ve diyabet hastalığına zemin hazırlar. Vücut kolesterol ve trigliserid miktarlarını artırır. Vücutta zararlı serbest radikallerin ortaya çıkmasına neden olur ve kanserojendir Özellikle günümüzde hazır yiyeceklerin artmasıyla beraber trans yağ tüketimi de oldukça artmıştır. Dışarıdan tükettiğiniz cips, hazır kurabiye, kek, çikolata ve hamur işlerini yiyerek, vücudunuza trans yağları almış olursunuz.'
TRANS YAĞLAR GIDALARDA AZALTILMALI
Sağlığa Evet Derneği üyesi de olan Vargı, trans yağların tuz ve şekerle birlikte kullanıldığına dikkat çekerek şunları söyledi: 'Trans yağ, tuz ve şekerin hazır gıda maddelerinde birlikte kullanımının başta obezite olmak üzere kalp ve damar hastalıklarını anormal bir şekilde arttırdığını ifade eden Vargı, 'Trans yağın zaten damarları tıkayan bir özelliği var, bir de bunun üzerine aşırı tuz veya ürüne göre, nişasta bazlı şekerle, glukoz fruktoz şurupları ile birlikte sunulduğunda sağlık sorunları katlanarak artıyor. Trans yağı ve tuzu birlikte kullanan bazı cips üreticileri, promosyon olarak ücretsiz aşırı şekerli soğuk çay da veriyorlar. Bazıları da hamburger firmalarının indirim kuponlarını dağıtıyor. Zaten kendisi trans yağ kullanıyor yine trans yağ kullanan bir başka firmanın indirim kuponunu veriyor. Bu gerçekten insan sağlığını düşünen sorumlu bir pazarlama örneği değil. Bunların fotoğraflarını marketlerde çekip tüketici eğitimlerinde anlatıyoruz. Bu sorunlar ülkemizin sağlık harcamalarını arttırıyor. Bu yüzden başta trans yağlar olmak üzere tuz ve şeker oranının da 2023 e kadar gıdalarda kademeli olarak azaltılmasını istiyoruz.'
TÜKETİCİ DOSTU ETİKETLEME YAPILMALI
Vargı, piyasada market raflarında yaptıkları incelemelerde tüketicilerin aklını karıştıran beyanlar ile, porsiyon ve gramaj ayrımı yapıldığı ifade ederek şunları söyledi. 'Biz tüketici dostu gıda etiketi istiyoruz. Hidrojene bitkisel yağ, hidrojene nebati yağ gibi ifadeler, trans yağları gizlemek için bir etiketleme yöntemi. Tüketici trans yağ ifadesi göremeyince, hidrojene bitkisel yağ'ı bitkisel olduğu için zararsız görüyor. Ayrıca bir gencin bir kere de açıp bitireceği 200 gramlık bir patates cipsi ambalajı üzerinde 100 gram hesabı üzerinden yağ ve tuz oranları veriliyor. Ayrıca bir porsiyon 25 gram hesap edilerek tuz ve yağ oranı daha da düşürülüyor. Bu tür ürünlere ilave edilen, tat arttırıcı monosodyum glutamat MSG maddesi nedeni ile gençler satın aldıkları 200 gramlık 250 gramlık cipsleri zaten bir kere de bitiriyorlar. Yani paketin tamamını tüketen bir bireyin alacağı tuz ve yağ oranı etiket üzerinde beyan edilmiyor. Yine bazı hazır kurabiyelerde de ürünün kendi 350 gram ama bir porsiyon hesabı ile 100 gramındaki yağ tuz ve şeker oranları belirtiliyor. Bu da aslında tüketiciyi aldatan onun bilgi eksikliğini istismar eden bir etiketleme sistemi. Bunun da değiştirilmesi için ilgili mercilere başvuracağız.'
