Buğday Derneği, Dünya Gıda Günü'ne ilişkin açıklama yaptı. Birleşmiş Milletler (BM) Gıda ve Tarım Örgütü (FAO), verilerinin yer aldığı açıklamada her yıl dünyada 3 milyon ton tarım zehri kullanıldığı ve bunun toprağı, suyu ve havayı kirlettiği belirtildi. 'Toprak ve su kirliliği ile iklim değişikliğine neden olan, sağlığımızı tehdit eden zehirli kimyasalların yoğun olarak kullanıldığı tarım ve gıda üretim yöntemlerinin acilen değişmesi gerekiyor' denilen açıklamada şöyle denildi: '3 milyardan fazla insan (dünya nüfusunun neredeyse yüzde 40'ı) sağlıklı bir diyeti karşılayamıyor. Dünya nüfusunun yüzde 55'i şehirlerde yaşıyor ve bu oran 2050'ye kadar yüzde 68'e yükselecek. Dünyanın yüzde 14'ü toplama, işleme, depolama ve transit sistemlerindeki yetersizlik nedeniyle gıda kaybı yaşıyor ve gıdanın yüzde 17'si tüketici düzeyinde israf ediliyor. Dünya gıda sistemleri şu anda küresel antropojenik sera gazı emisyonlarının yüzde 33'ünden daha fazlasından sorumludur.'

'YILDA İSRAF EDİLEN GIDA MİKTARI 26 MİLYON TON'

Yapılan açıklamanın devamında şöyle denildi: 'BM'nin 2107 tarihli Genel Kurulu'nda sunulan rapora göre, pestisitlerin gıda güvenliğini sağlamakta elzem olduğunu öne süren tarım kimyasalları endüstrisinin iddiaları, yanlış ve tehlikeli biçimde aldatıcı. Prensipte, dünyaya yetecek kadar gıda üretiliyor ama adaletsiz üretim ve dağıtım sistemleri nedeniyle, ihtiyacı olanların gıdaya erişimini kısıtlayan ciddi engeller oluşuyor. İronik olarak, gıda güvenliği sorunu yaşayanların büyük kısmı, özellikle düşük gelirli ülkelerde geçimlik tarımla uğraşan çiftçiler. Gelişmekte olan ve sanayileşmiş ülkelerde daha fazla gıda israf ediliyor. Sahra Altı Afrika, Güney Afrika ve Güneydoğu Asya'da kişi başına düşen atık yılda 6-11 kilo iken, Avrupa ve Kuzey Amerika'da tüketiciler tarafından kişi başına düşen gıda atıklarının yılda 95-115 kilo olduğu tahmin ediliyor 49 milyon ton meyve, sebzenin yüzde 25- 40'ı heba oluyor. Yılda israf edilen gıda miktarı ise 26 milyon ton. Bunun parasal karşılığı 214 milyar lira, çevresel maliyeti ise bilinmiyor.'

ÇÖZÜM ÖNERİLERİ

Açıklamada çözüm önerileri ise şöyle sıralandı:

* Yerel üretim ve tüketimi,

* Atalık tohumların, çeşitliliğin teminatı olan küçük çiftçileri,

* Agroekoloji veya organik sertifikalı tarım yöntemlerini,

* Tarladan sofraya gıda israfının önlenmesine yönelik sistemleri,

* Topluluk destekli tarım veya katılımcı sertifikasyon modellerini,

* Kırsalda cinsiyet eşitliğini ve gençler için gelişim fırsatlarını,

* Kooperatifler, gıda toplulukları, üretici pazarları gibi doğrudan pazarlama yöntemlerini,

* Konuyla ilgili sivil toplum kuruluşu, kolektif, inisiyatif vb. toplulukların çabasını destekleyen ve

* Gıdamız ile ilgili bilgi edinme hakkından hiçbir şekilde vazgeçmeyen politikaların hayata geçirilmesi gerekiyor.

Editör: Haber Merkezi