Engelliler Konfederasyonu Başkanı Mustafa Özsaygı, Engelliler Haftası nedeniyle çeşitli açıklamalarda bulundu. Özsaygı, 'Türkiye'de, engelliler sosyal yaşama katılımda birçok problem yaşamaktadır. Kamu hizmetlerine erişimde, hizmetlerden yararlanma ve istihdam gibi birçok alanda da sistematik bir ayrımcılık yaşamaktadırlar. Tüm toplumsal yaşam içinde ön yargılardan kaynaklı sorunları sıkça yaşanmaktadır. Engelliler çalışma yaşamına katılımda da birçok zorluklar yaşamaktadır.' diye konuştu. 20 Temmuz'da ilan edilen 24 ay süren Olağanüstü hal uygulamasına değinen Özsaygı, şunları söyledi: 'Türkiye'de 20 Temmuz 2016 tarihinde ilan edilen ve 24 ay süren Olağanüstü Hal Uygulaması kapsamında çıkarılan 15 adet Kanun Hükmünde Kararname (KHK), engelliler için de ağır sorunları beraberinde getirmiştir. OHAL KHK'ları ile ihraç edilen 140 binden fazla kamu çalışanı arasında 2000'den fazla engelli ve süreğen hastalığı olanlar da bulunmaktadır. İhraç edilen ve engelli olan bu kişiler, kendileri hakkında yapılan KHK işlemine karşı doğrudan yargı yoluna gitmeleri baştan engellenmiştir. Birçoğunun dosyaları OHAL komisyonunda yıllardır bekletilmektedir. Bunca haksız gecikmeden sonra bile OHAL Komisyonu, hakkında karar verdiği kişilerin yüzde 88,4 üne ret kararı vermiştir. OHAL Komisyonu kararlarında ortaya çıkan hukuksuzluklar, ihraç işlemlerinde büyük haksızlıkların yapıldığını göstermektedir. İhraç edilen engelliler hakkında, OHAL Komisyonunca verilen yargı kararlarının gerekçelerinin tamamına yakını evrensel hukuk ve temel insan hakları ile çelişkilidir.'

Özsaygı, 'Kamuoyuna yansıyan verilere göre; İhraç edilen engellilerin yüzde 42'si ortopedik, yüzde 13'ü görme, yüzde 9'u çoklu (birden fazla engeli olan), yüzde 7'si işitme engelli olduğu ifade edilirken süreğen hastalığı olanların oranı yüzde 29'dur. İhraç edilen engellilerin yüzde 82'si erkek yüzde 18'i kadındır. İhraç edilen engellilerin, yüzde 99'unun diğer KHK'lılarda olduğu gibi, ihraçlarına gerekçe gösterilen konularla ilgili herhangi bir idari veya adli kovuşturma/soruşturma işlemi geçirmedikleri gibi, savunma haklarını dahi kullanamadıkları görülmektedir. İhraç edilen engellilerin en temel sorunlarından birisi de emeklilik hakkını kazanmış olan engellilerin emekli edilmeden ihraç edilmesidir.' dedi.

Yapılan bu hukuksuzlukları eleştiren Özsaygı şu ifadelerde bulundu: 'İhraç edilen engelliler maruz bırakıldıkları bu hukuksuzluklar nedeniyle çok zor bir dönemden geçtikleri ortadadır. Sağlık, sosyal güvenlik ve çalışma haklarından da mahrum bırakılan ihraç edilen engellilerin acilen rehabilitasyonları sağlanmalıdır. Haklarında tesis edilen hukuksuz işlemlere derhal son verilmelidir. Çünkü aradan geçen her gün engellilerin sağlık, sosyal, ekonomik ve psikolojik yüklerini dayanılamaz derecede artırmaktadır.'

'ŞARTNAMELERDE ERİŞİLEBİLİRLİK ŞART OLSUN'

Altı Nokta Körler Derneği Genel Merkezi, Altı Nokta Körlere Hizmet Vakfı, Engelsiz Eğitim Çalışanları Sendikası, Engelsiz Erişim Derneği, Evrensel Görme Özürlüler Derneği, Herkes İçin Erişilebilir Yaşam Akademisi Derneği, Sesli Betimleme Derneği, Türkiye Körler Federasyonu yaptığı ortak açıklamada, 'Engelliler olarak birçok kamusal üründen ve hizmetten, ürünlerin veya hizmetlerin en baştan evrensel tasarım ve erişilebilirlik ilkelerine göre tasarlanmamaları veya teminde erişilebilirlik kriterinin uygulanmaması sebebiyle eşit olarak yararlanamıyoruz. Bu eşitsizliğin ortadan kaldırılması için, kamu tarafından sağlanan tüm ürün ve hizmetlerin temininde, oluşturulmasında ve güncellemelerinde erişilebilirliğin şart olmasını talep ediyoruz.' denildi. Açıklamada, 'Bu amaçla da kamu ihale yasası ve yönetmeliklerinde düzenleme ve değişiklikler yapılarak tüm ürün ve hizmetlerin tedarikinde, yapımında ve güncellemelerinde oluşturulacak şartnamelerde erişilebilirlik standartlarının yerine getirilmesinin zorunlu kılınması gerektiğini düşünüyoruz. Bu konuda TBMM tarafından yasal ve mevzuat düzenlemesinin yapılmasını, Kamu ihale kurumu tarafından şartnamelerde erişilebilirlik kıstasının aranmasını talep ediyoruz.' ifadelerine yer verildi. Açıklamada bildirinin imzaya açıldığını ifade ederek, şu görüşler yer aldı: 'Kamuda yapılan tüm ihalelerde erişilebilirlik şartının aranmasının zorunluluk haline getirilmesi talebimizi içeren basın bildirisini 10 Mayıs tarihi itibariyle tüm sivil toplum örgütlerinin imzasına açtık. 11 Mayıs akşamı ise sakatlar olarak bu talebimizi sosyal medyadan #ŞartnamelerdeErişilebilirlikŞart etiketiyle dile getirelim dedik.'

Editör: Haber Merkezi