Muhammed Ali YAHŞİ

İsrail ile Hamas arasındaki çatışmalar 11. gününde devam ederken, İsrail güçleri, akşam saatlerinde Gazze'de bulunan El Ehli hastanesini hedef almış saldırıda en az 500 kişinin hayatını kaybettmişti. İsrail'in bu saldırısının ardından tepkiler gelmeye devam ediyor. Saat 12.30’da Bilkent Şehir hastanesi önünde toplanan Hekim Sendikası, Tabip-Sen Sağlık ve Sosyal Hizmet Çalışanları Sendikası, Ankara Aile Hekimliği Derneği(ANKAHED) ve Hürriyetçi Sağlık Sendikası’na bağlı üyeler yapılan saldırıyı lanetledi. 

“MAZLUMLARIN FERYADI ARŞA KADAR ULAŞTI”

Basın açıklamasında konuşan ANKAHED 2. Başkanı Sefa Eylevler, Gazze’de çocuk, yaşlı kadın ya da hasta ayırt etmeden masum insanlara yapılan zulmü haykırmak için geldiklerini ifade ederek, “Buradan uluslararası kamuoyuna ve vicdanını kaybetmemiş tüm insanlara sesleniyoruz. Mazumların feryadı arşa kadar ulaştı. Daha ne kadar bu zulme göz yumacaksınız? Daha ne kadar çoluk çocuk demeden masum insanların katkedilmesini seyredeceksiniz ? Bu soykırıma karşı durmak için daha ne bekliyorsunuz? Biz Ankara Aile hekimliği derneği olarak yanıbaşımızdaki bu zulmü lanetliyoruz. Ulu önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün de dediği ‘Yurtta sulh, cihanda sulh’ diyoruz. Canice katledilen tüm kardeşlerimize allahtan rahmet yaralılara acil şifalar diliyoruz” ifadelerini kullandı.

“İNSANİ YARDIM VE DİPLOMATİK FAALİYETLER DEVAM ETTİRİLMELİ”

Açıklamada söz alan Hürriyet Sağlık Sen Genel Başkanı Muhammed Birinci ,”Ne yazık ki Filistinde bir Yahudi Devleti kurmayı amaçlayan emperyal güçler el bombasının pimini çekerek İsrail'in eli ile  çoluk çocuk demeden masum filistin halkını hedeflerine almışlardır. Savaş suçu işleyen İsrail büyük bir soykırım yapmaktadır. Yıllardır Filistin halkına zulmeden Haçlı zihniyetinin ürünü  işgalci İsrail, Ortadoğu üzerindeki emperyal güçlerin piyonluğunu yapmaktadır. Amaç bellidir filistin topraklarına göz dikilmiştir” diye konuştu. 

“Dünyanın gözü önünde savaş ahlakına aykırı insan kıyımı yapan, oluk oluk kan akıtan İsrail'e dur diyecek yok mu? Batının sözde insan hakları savunucuları nerede, barış yanlısı ülkeler nerede? Diye soran Birinci, Birçok Avrupa ülkesinin İsraili teşvik ve tahrik ettiğini belirterek İsrail’in barbarlığına sessiz kaldıklarını söyledi.

Amerika Birleşik Devletleri Başkanı’nı İsrail Başbakanına yaptığı ziyaretten hemen önce hastane saldırısının gerçekleştirilmesinin ve bu saldırının ardından Biden’ın İsrail başbakanına sarılmasının utanç vesikası ve kirli tezgahın emaresi olduğunu ifade eden Birinci, “Biden barışa değil, zulme ortak olmuş, ateşe odun taşımıştır.Lanet olsun sizin insanlığınıza, lanet olsun sizin emperyal emellerinize.  Bizler, tarih boyunca  amasız ve fakatsız mazlumların yanında yer almış bir milletiz. İnsanlık dışı, canice ve hunharca sivilleri öldüren, düpedüz soykırım uygulayan İsrail elbet bir gün akıttığı kanda boğulacaktır. O günler gelecektedir” dedi.  Sağlık ve Sosyal Hizmet Çalışanları Sendikaları olarak Türkiye’nin diplomatik faaliyetlerinin ve insani yardım desteğinin devam etmesini talep ettiklerini söyleyen Birinci, sivil toplum kuruluşlarının devletin insani yardım desteğine katkı sağlamalarını istedi.

“BU DAVAYA FERT OLMAYAN KENDİ VİCDANINI SORGULAMALI”

Basın açıklamasında görüş bildiren Hekim-Sen Yönetim Kurulu Başkanı Adil Kurban, “Bu toplantıya katılan ve başka yerde bu olayı telin etmek için bir araya gelen bütün sivil toplum örgütleri, bütün insanlarımız, gerekli bütün açıklamalarını ve taleplerini aslında çok güzel ilettiler. Olması gerekeni de söylediler. Biz bunların tamamını destekliyoruz. Hükümetimizin de asla ve asla mazlumlara yardımdan vazgeçmeyeceğini biliyoruz” dedi. İnsanlar arasında olması gereken ancak hekimler arasında mesleki ahlakın bir parçası olarak yer alan ‘deontoloji’ kavramından söz eden Kurban, “Deontoloji şu demektir: Nerede bir hekimin bir şeye ihtiyacı varsa diğer hekim destek olur. Hekimlerin nezdinde hekimlerin önceliği vardır, eğer olmazsa sağlık sistemi korunamaz. Hekimlerin korunması gerekiyor, bunu da başta hekimler yapar” ifadelerini kullandı. Vurulan hastane hakkında konuşan Kurban, “Bakın burada vurulan onlara roket atılan bir yer değildi. Onlara ateş açan bir yer de değildi. Işıklarını karatmış görünmeyen bir yer de değildi. Çok açık hedefti ve doğrudan siviller vuruldu. Günde 600 civarı sivil ölüyor ama asker ölümlerinden bahsedilmiyor. Bu nasıl bir savaştır? Savaşta kim ölür? Siviller mi ölür? Bu nasıl kabul edilebilir bir şeydir?” diye konuştu.

Kurban, “Nasıl biz bugün buraya gelerek Türk hekimleri olarak Filistinde’ki bir olayı telin ediyoruz. Ve deontolojik olarak kabul etmiyoruz. Bunun bir hekime, sağlık sistemine yapılamayacağını söylüyor ve bütün dünya hekimlerine sesleniyoruz. Dünya üzerinde evrensel bir mesleğe sahip olan hekimlerin bir arada bu şekilde davranması gerekiyor. Bütün dünyadaki hekimlerin bu olayı telin etmesi, katledilmiş insanların yanında durması, nasıl hastanelerde onlara hizmet ediyorsa kalben de duruş olarak da onların yanında bulunması gerekiyor. Bizim bu yaptığımız güzel işi kimse siyasete mal etmesin. Bu herkesin meselesi ve davasıdır. Bu davaya bir fert olmayan da kendi vicdanını sorgulamalıdır” dedi.

Editör: Ezgi Bardakçı