Dilek ŞAHİN

Psikolojik şiddetin ne olduğu ve nasıl tanımlanacağı hakkında bilgi eksikliğinin, mağdurların durumlarını tanımalarını zorlaştırdığını ifade eden Uzman Klinik Psikolog Uluğ Çağrı Beyaz, mağdurların sıkça yaşadıkları şiddeti inkar edebildiklerini söyledi. Uzman Klinik Psikolog Uluğ Çağrı Beyaz, toplumumuzda yeni yeni farkındalığı oluşan psikolojik şiddet ve etkileri hakkında bilgi verdi. “Psikolojik şiddet, bir kişiye yönelik kasıtlı ve zarar verici davranışların, tehditlerin, manipülasyonların veya aşağılama gibi psikolojik taktiklerin kullanılmasıdır” diyen Beyaz, bu tür şiddetin genellikle fiziksel şiddet kadar açıkça görünmeyebileceğini, bu yüzden fark etmenin bazen daha zor olabildiğini söyledi.

“MAĞDURLAR SIKÇA YAŞADIKLARI ŞİDDETİ İNKAR EDEBİLİR”

Beyaz, psikolojik şiddetin anlaşılmasında yardımcı olabilecek bazı ipuçlarını şöyle sıraladı: “Bir kişi sık sık aşağılanıyor, küçük düşürülüyor veya hakaretlere maruz kalıyorsa, teker teker kişinin arkadaşları ve ailesi ile temasının sınırlandırılmaya çalışılmasıyla kişi daha izole bir hale geliyorsa, kişinin sürekli eleştirilmesiyle kusurlu hissettirilme çabası varsa, tehdit etme, intikam duyguları veya zarar verme amaçlı davranışlarla, kişinin hayatının neredeyse her yönü başkası tarafından kontrol edilmeye çalışılıyorsa, duygusal olarak manipülasyon, kararların etkilenmesi veya zorlaştırılması psikolojik şiddetin belirtileri olarak sıklıkla karşımıza çıkıyor.” Psikolojik şiddet konusundaki bilgisizliğe işaret eden Beyaz, şöyle devam etti: “Psikolojik şiddetin ne olduğu ve nasıl tanımlanacağı hakkında bilgi eksikliği, mağdurların durumlarını tanımalarını zorlaştırıyor. Mağdurlar sıkça yaşadıkları şiddeti inkar edebilirler. Bu, ilişkilerini veya partnerlerini koruma arzusuyla ilgili olabilir. Aynı zamanda toplumun psikolojik şiddeti normalleştirme eğilimi de bu inkârı destekleyebilir. Bunun dışında kişiler sıklıkla kendilerini suçlayabilir veya utanç duyabilirler. Şiddete uğradıklarını başkalarına açıklamaktan çekinebilirler. Bu da sosyal izolasyonu artırabilir. Mağdurlar bazen de şiddet uygulayan kişiye bağımlılık geliştirebilirler veya bağımlılık korkusu yaşayabilirler. Mağduriyet yaşayan kişi ekonomik olarak şiddet uygulayan kişiye bağımlı olabilir. Yani finansal güvencesizlik, yardım aramayı zorlaştırabilir. Destek ağının eksikliği nedeniyle de yardım aramak zorlu gelebilir. Kişinin ailesinin veya arkadaşlarının şiddeti anlamamaları veya desteklememeleri, bu durumu daha da zorlaştırabilir. Bu engeller, psikolojik şiddet mağdurlarının yardım aramakta güçlük yaşayabilecekleri daha sık karşılaşılan bazı faktörlerdir.”

“SAĞLIK SORUNLARINA DA YOL AÇABİLİR”

Psikolojik şiddet mağdurlarının yaşadıkları sıkıntılara yönelik de Beyaz, şunları kaydetti: “Psikolojik şiddet mağdurları, şiddetin yarattığı yoğun stres nedeniyle TSSB (Travma Sonrası Stres Bozukluğu) riski altında olabilirler. TSSB, travmatik bir olayın sonrasında kişinin yaşadığı tekrarlayan kabuslar, sürekli uyarılma hali, duygusal uyuşukluk ve travmatik deneyimlerin tekrarlayıcı düşünceleri gibi belirtileri içerir. Ayrıca sürekli duygusal istismar ve aşağılama nedeniyle depresyon riski de taşıyabilirler. İlgi kaybı, enerji eksikliği, kendine güvensizlik ve umutsuzluk gibi semptomlarla kendini gösterebilir. Bunların dışında psikolojik şiddet, kişinin özsaygısını ve kimliğini ciddi şekilde etkileyebilir. Mağdurlar, kendilerini değersiz veya kötü hissetme eğiliminde olabilirler. Ayrıca ilişkileri ve bağlantıları da olumsuz etkileyebilir. Güven sorunlarının yaşanması veya başkalarına açılmak, yardım istemekten çekinme olabilir. Ayrıca uzun vadeli psikolojik şiddet, fiziksel sağlık sorunlarına da yol açabilir. Bu, baş ağrıları, mide sorunları ve bağışıklık sistemi zayıflığı gibi sorunlar şeklinde kendini gösterebilir.” Psikolojik şiddetle baş etme adına kişinin çabasının fayda sağlayabildiğini de anlatan Beyaz, “Bu çaba mağdurların duygusal iyilik hallerini artırabilir, psikolojik şiddetin yarattığı zararları azaltabilir ve iyileşme sürecini destekleyebilir” dedi.

“KENDİNİZİ GÜVENDE TUTMAYI PLANLAMAK ÖNEMLİ”

Klinik Psikolog Uluğ Çağrı Beyaz, psikolojik şiddetle baş etmek için bazı stratejileri de şöyle sıraladı: “Destek Arayışı: İlk adım, güvendiğiniz bir aile üyesi, arkadaş veya profesyonel bir danışman gibi destek kaynaklarına başvurmak olabilir. Konuşmak ve duygularınızı ifade etmek, şiddeti deneyimlediğiniz duygusal yükü hafifletebilir. Eğitim ve Farkındalık: Psikolojik şiddeti tanımak ve anlamak önemlidir. Bu, kişinin şiddeti inkâr etmesini engelleyebilir. Bilgi sahibi olmak, sorunun üstesinden gelmeye yardımcı olabilir. Sınırlar Koyma: Kendi sınırlarınızı belirlemek ve bu sınırları korumak önemlidir. Şiddet uygulayan kişiye karşı net sınırlar koymak ve bu sınırları ihlal etmemek, kişinin kendine saygısını artırabilir. Kendine Bakım: Düzenli egzersiz, sağlıklı beslenme ve yeterince uyku almak, kişinin fiziksel ve duygusal sağlığını destekler. Meditasyon ve derin nefes egzersizleri de stresi azaltabilir. Güvende Olma Planı Oluşturma: Şiddet durumunda kendinizi güvende tutmayı planlamak önemlidir. Bu plan, şiddetin yaşandığı anlarda ne yapmanız gerektiğini ve kimden yardım alabileceğinizi içermelidir. Hukuki Yardım: Şiddet yasal bir boyut içeriyorsa, hukuki yardım almak önemlidir. Mahkemeye başvurmak veya bir avukattan destek almak gerekebilir. Bu stratejiler, psikolojik şiddet mağdurlarının sağlığını olumlu yönde etkileyebilir. Profesyonel Yardım Almak: Bir terapist veya danışmanla çalışmak, psikolojik şiddet sonucu ortaya çıkan travmaları ele almak ve kişinin psikolojik sağlığını iyileştirmek için çok etkili olabilir.  Bu yöntemler, kişinin kendi kendine saygısını artırabilir, duygusal iyilik halini destekleyebilir ve iyileşme sürecini başlatabilir. Ancak her durum farklıdır ve profesyonel destek almak, baş etme sürecini daha etkili hale getirebilir.”

Editör: Ezgi Bardakçı