AP Türkiye Raportörü Kati Piri başkanlığındaki heyet, HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, Grup Başkanvekili Ayhan Bilgen ve Batman Milletvekili Feleknas Uca ile TBMM'de bir araya geldi. Piri ve beraberindeki heyetin 2018 Türkiye raporunun hazırlanması kapsamında gerçekleştirdiği ziyarette Türkiye'deki antidemokratik yönelimler ve HDP'ye yönelik baskılar konusunda görüş alışverişinde bulunuldu. Üyelik sürecinde AB-Türkiye ilişkilerinin temel ilkeler çerçevesinde ele alınmasının önemine vurgu yapılan görüşmede, cezaevlerinde binlerce siyasi tutuklu bulunurken yürütülen rehine diplomasisine de değinildi. Piri'nin ziyaretinden duyduğu memnuniyeti dile getiren Buldan, ziyaretin 'Özellikle son dönemlerde HDP'ye yönelik baskıların arttığı' bir dönemde gerçekleştiğini belirtti. Buldan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 'Teröre bulaşmış kişiler tekrar sandıktan çıkacak olursa beklemeden anında gereğini yapıp kayyım atarız' yönündeki söylemler nedeniyle yaşadıkları kaygıları dile getirdi.

'SİYASETİNE DEĞİL, POLİSE, SAVCIYA GÜVENİYOR'

Buldan konuşmasını şöyle sürdürdü: 'AKP Genel Başkanı, hafta sonu yine bizi hedef gösterdi, tehdit etti. El koyarız, kayyum atarız filan. Tehdit ve baskıyla sonuç alacağını sanıyor. İzlediği siyasetin halkta bir karşılığının olmadığını çok iyi biliyor. Siyaseten aslında çoktan yenilmiş, kaybetmiş. O yüzden baskıya, tutuklamaya sarılıyor. Bizimle siyasi mücadele yürütme cesareti gösteremiyor. Siyasetine değil, polise, jandarmaya, savcıya, hakime güveniyor. Sadece bizimle uğraşmıyor. Görevi başındaki muhtarları görevden alıyorlar. 'Bana muhtar bile olamazsın dediler' diye mağduriyet edebiyatı yapan zihniyet bugün muhtarlardan dahi korkar duruma gelmiştir! Artık kayyum muhtarlıklara da atanmış durumda. Hedefi bellidir. Kaybedeceği yerel seçimleri gasp etme yolunu aramaktadır. Akşam sabah kayyumdan bahsediyor. Kayyumla yatıp kayyumla kalkıyor. Dikkat edilirse kendi adaylarından hiç söz etmiyor. Kayyuma sarılması aslında siyaseten yenildiklerinin, bittiklerinin de bir ifadesidir. Korkunun ifadesidir.' Buldan, ayrıca çok sayıda parti yöneticisi, belediye başkanı ve partilinin halen tutuklu olduğunu, seçim sürecinde de partilerine ve adaylarına yönelik baskıların süreceğini, bu nedenle de seçim sürecinin zorlu geçeceğini söyledi. Siyasi iktidarın HDP karşısında büyük bir yenilgiye uğradığını belirten Buldan, '2015 yılından beri yargıyı araç haline getirerek partimizi demokratik siyasetin dışına atmaya çalışmaktadır. Sandıkta yaşadığı kaybı, yargı ile polis ile bir kazanıma dönüştürmek istemektedir.' dedi.

'ORTADA HUKUK YOK'

Son üç yılda on binlerce arkadaşlarının tutuklandığını ifade eden Buldan, şöyle konuştu: 'Genel Başkanlarımız, milletvekillerimiz, belediye başkanlarımız rehin alındı. İnanın ki, bize yapılan baskının, siyasi operasyonun onda biri AKP'ye yapılsaydı, üç gün dayanamaz dağılırlardı. AKP Genel Başkanı en çok neden korkuyor biliyor musunuz? Kürtlerle Türklerin, Hristiyanlarla Müslümanların, Alevilerle Sünnilerin, kadınlarla gençlerin, işçilerle çiftçilerin yan yana gelmesinden korkuyor. Çünkü biliyor ki bu yan yana gelişler kurdukları düzeni değiştirecek güçtedir. Biz HDP'ye yönelik tutuklamaların rehine politikasının sonucu olduğunu hep söyledik. Bu gerçeği söylemeye de devam edeceğiz. Çünkü bu ülkede bir adalet ve hukuk mekanizması yok. Yargı, rehine politikasının bir aracı ve mekanizmasıdır. Geçen Cuma günü Rahip Brunson davasında bu durum bir kez daha görülmüştür. Rahip bir rehine olarak tutuluyordu. Tıpkı rehine olarak tutulan siyasetçiler, gazeteciler gibi. Deniz Yücel de rehineydi, Almanya'yla kirli pazarlık sonucu serbest bıraktılar. Ortada hukuk filan yok.'

GİZLİ TANIK ŞAİBESİ!

Gizli tanıklık mekanizmasıyla herkesi rehin aldığını belirten Buldan, 'Rehine olarak tutulan bütün arkadaşlarımız hakkındaki uyduruk iddianameler gizli tanık ifadesine dayandırılıyor. Aslında çoğu zaman da gizli tanık filan yok. Ortada suç olmadığı için zaten tanıklık diye de bir şey olamaz. Siyasi iktidar rehin alınacak siyasetçilerle ilgili karar veriyor, düğmeye basıyor, polis gözaltına alıyor, yargı da gizli tanık ifadesi diye gerçek dışı iddianame hazırlıyor. Rahip de bu politikanın sonucu olarak rehin tutuldu..Sonra ne diyor AKP'liler? Bağımsız yargı kararı. Trump, Erdoğan'a teşekkür ediyor. Alın size bağımsız yargı! Ortada bir yargı yok ki bağımsızlığı olsun. Adalet dağıtan bir yargı ve gerçek bir hukuk sistemi olsa zaten insanlar rehine alınamaz, suçsuz yere tutuklanamaz. Rahip gitti ve geride tüm dünyaya rezil olan iktidarın emir komutasındaki bir yargı sistemi kaldı. Rahip davası, insanlara yönelik terörist suçlamasının, örgüt üyesi suçlamasının rehin almak için uydurulmuş koca bir yalan olduğunu tüm gerçekliğiyle bir kez daha ortaya koydu.'

'FARKLI KESİMLERİN PARLAMENTODA OLMASI'

Kati Piri ise kendisini ve heyetini kabul ettiği için Buldan'a teşekkür ederek, 'Türkiye'ye ne zaman gelsek aynı zamanda muhalefet tarafındaki partilerle görüşmenin bizim için gerçekten çok önemli olduğunu düşünüyorum.' dedi. HDP'yi, 24 Haziran Milletvekili Genel Seçimi'nde seçim barajını aşarak parlamentoya girdiği için tebrik eden Piri, toplumun farklı kesimlerini temsil eden siyasetçilerin parlamentoya girmesinin demokrasi açısından önemine dikkati çekti. Piri, 'Elbette HDP'nin son zamanlarda karşılaştığı güçlüklerin farkındayız. Aynı zamanda selefinizin (bir önceki) hapiste olduğunu düşünecek olursak bu güçlüklerin farkındayız. Bu nedenle sizi burada görmek ve sizinle görüşmek bizim için gerçekten çok önemli' dedi.

DEMİRTAŞ ZİYARETİNE İZİN VERİLMEDİ

Kati Piri'nin temaslarının ardından Diyarbakır ve Mardin'e gideceği öğrenildi. Edinilen bilgiye göre Piri, Diyarbakır'da eski HDP Eş Genel Başkanı Selehattin Demirtaş'ın eşi Başak Demirtaş ve Mardin'de ise görevden alınan Mardin Belediye Başkanı Ahmet Türk ile görüşecek. Piri'nin Edirne Cezaevi'ne giderek Demirtaş'ı ziyaret etmek istediği ancak bu talebine olumsuz yanıt verildiğini belirtti. Açıklamanın ardından görüşme basına kapalı olarak sürdü.

Editör: Haber Merkezi