• Neden kanser oluruz?

Kanserli hücreler, oluşturdukları tümörden ayrılarak lenf yoluyla vücuda yayılıp diğer sağlıklı doku ve organlara zarar vermesine metastaz denir. Genetik yatkınlık, güneş hasarları, sigara kullanımı, sağlıksız beslenme, hareketsiz yaşam, çevre kirliliği, stres, zehirli kimyasallara maruziyet, radyasyon gibi sebepler kanser oluşumuna yol açabilir.

• Kanser önlenebilir mi?

Bu soruya hem evet hem de hayır şeklinde cevap vermek mümkün. Tüm sağlıklı insanlarda hücrelerin kontrolsüz bölünüp çoğalma ihtimali mevcuttur. Ancak kanseri oluşumuna doğrudan neden olduğu bilinen risk faktörlerinden uzak durmak, yakalanma ihtimalini önemli ölçüde azaltır.

• Kimler daha büyük risk altında?

Sağlıksız yaşam tarzına sahip olanlar ve ailesinde kanser öyküsü bulunanlar dışında, kanserojen maddelere maruziyetin yüksek olduğu bazı sektörlerde çalışanların da risk altında olduğunu söyleyebiliriz. Örnek vermek gerekirse arsenik, asbest, berilyum ve bileşikleri, radon, nikel, benzopiren gibi maddelerin yoğun kullanıldığı sektörlerde çalışanların bu konuda daha dikkatli olması, iş sağlığı ve güvenliği önlemlerine riayet etmeleri gerekir. Radyoloji teknikerleri, metal, maden, petrol, gaz, kauçuk ve deri üretim sektörleri, kullanılan maddelerden ötürü riskli sayılabilir.

• Kanser belirtilerini anlayabilir miyiz?

Kanserin belirtileri, türüne göre değişir. Ancak açıklanamayan kilo kaybı, yüksek ateş, kronik halsizlik ve yoğun ağrılar kanserin belirtileri arasında yer alıyor. Renk değiştiren benler, memede ele gelen kitle de deri ve meme kanserinin belirtileri olabilir. Söz konusu belirtilerin ortaya çıkması durumunda hekime başvurulması ve hastalığın erken aşamada teşhisi ve tedavisinde oldukça kritiktir. En sık görülen türler akciğer meme ve prostat kanseri Geçtiğimiz yılın verilerine göre Türkiye'de yıllık 233 bin 834 kanser vakası kaydedildi. Kansere bağlı ölüm sayısı da 126 bin 335 olarak belirlendi. En sık görülen kanser türleri arasında akciğer, meme, prostat ve bağırsak kanserleri yer aldı. Erken evre meme kanserleri ile prostat, testis ve tiroid kanserleri, görece daha kolay tedavi edilebilen ve sağ kalım süresi yüksek olan kanser türleridir. Kadınlar dikkat etmeli.

• Meme kanseri tedavi edilebilir mi?

En sık görülen kanser türlerinden biri meme kanseri. Her 8 kadından birinin meme kanserine yakalandığı biliniyoruz, ancak kontroller maalesef istenen düzeyde yapılmıyor. Aile geçmişi olanlar ve hastalığı geçirenler doktorunun önerdiği sıklıkta ve biçimde, diğer kadınlar ise özellikle 40 yaşından itibaren yılda bir defa mamografi çektirmeli ve elle muayeneyi de sıkça yapmalıdır. Meme kanseri erken teşhisle çoklukla tedavi edilebilir.

KANSER TEDAVİLERİNİ TAMAMLAMAK

• Kanser tedavilerinden sonra plastik cerrahinin de kanser tedavilerini tamamladığını biliyoruz bu konuda neler söylersiniz?

Kanserli dokular temizlendikten sonra plastik cerrahlarca meme protezi ve yağ dolgularıyla yapılan meme onarımları, hastaları hem fiziken hem de moral açısından tamamlar. Plastik cerrahi ve kanser tedavisi plastik cerrahi branşı, hastaların sadece dış görüntüleriyle ilgilenmekle kalmaz. Deri kanserlerinin teşhis ve tedavisini doğrudan plastik cerrahi uzmanları üstlenirler. Kanserli ya da kanser riski taşıyan ben ve lekelerin teşhisi, gerektiğinde çıkarılması, dondurularak ya da ilaçlı yöntemlerle tedavisinde plastik cerrahlar önemli bir rol oynar. Kanser tedavisinin bir parçası olarak kabul edilen meme onarımı da plastik cerrahlar tarafından gerçekleştirilir. Meme onarımı, memenin alındığı ameliyatla eş zamanlı olarak yapılabildiği gibi kanser tedavisinden uzun süre sonra da yapılabilir. Meme onlarımı ile hastalar, görüntülerinden bir şey kaybetmeden, daha yüksek moral ve motivasyon ile kanserin üstesinden gelebilmektedirler. Kanser tedavisinde kullanılan radyoterapi yönteminin yan etkilerinin giderilmesinde de plastik cerrahi rol oynar. Bu tedavinin yol açtığı yanık, cilt lekeleri gibi durumların tedavisi de yine plastik cerrahlar ve dermatoloji uzmanlarınca yapılır.

Editör: Haber Merkezi