Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) Ankara Şubesi 15-16 Ocak 2022 tarihlerinde gerçekleştirilecek olan 26. Olağan Genel Kuruluna hazırlanıyor. Genel Kurulda Ankara Şube Yönetim Kurulu Başkanlığına aday olan Elektrik-Elektronik Mühendisi Neşe Akkoç, Başkent'e çeşitli değerlendirmelerde bulundu. Akkoç, 'Demokrat Mühendisler, yıllardır mesleklerine ve örgütleri EMO'ya sahip çıkmaktadırlar. Örgütsüzleştirilmeye zorlanan mühendis mimarların yanı sıra, tüm çalışanların ücret başta olmak üzere sosyal güvence ve haklarını talep etmelerine karşı engeller çıkarılmakta veya yandaş sarı sendikalara üye olmaya zorlanmaktadır. Bu anlamda, mühendis emeği işverenler açısından daha az maliyetlerle alınırken, iş güvencesi dahil sosyal haklar ve çalışan dayanışması ortadan kaldırılmaktadır. Son dönemde adı konulmamış ama ülke ekonomisini silindir gibi ezen kriz sonucunda zaten yetersiz olan ücretli çalışanların gelirleri hızla eriyerek emeğiyle geçinenlerin yaşam standartları daha da kötüleşmiştir. Geçmiş yıllarda kısa bir süre uygulanan ve daha sonra bizzat AKP iktidarı tarafından kaldırılan Mühendis Asgari Ücreti uygulaması dahil, üyelerimizin çalışma hayatında karşılaştıkları hak kayıplarına yönelik TMMOB bünyesinde yapılan/yapılacak çalışmaların titiz destekçisi olmaya devam edeceğiz' ifadelerinde bulundu.

Akkoç, salgına dikkat çekerek şu ifadelerde bulundu: '2020 yılında yapılan EMO Ankara Şubesi Genel Kurulundan hemen sonra ülkemizde etkili olmaya başlayan salgın, emeğiyle geçinen yoksul halk kesimlerinin yaşadığı her sorunu daha da büyüttü. Salgın nedeniyle alışageldiğimiz çalışma biçimleri, geleneksel insan ilişkileri, gündelik alışkanlıklarımız yeni biçimler kazandı. Hayatlarımızın olağan akışını bozan salgın, hayatlarımızın olağan akışı içerisinde fark edemediğimiz gerçekleri de ortaya seriverdi. Dünya muktedirlerinin salgın karşısındaki çaresizliği serildi ortaya, devletlerin hazırsızlığı, hükümetlerin işbilmezliği görüldü bu salgın günlerinde.'

Ülkemiz için planlı bir ekonominin gerekliliğini vurgulayan Akkoç sözlerini şöyle sürdürdü: 'Uzunca yıllardır planlı ekonominin terkedilmesi sonucu, her gelen siyasi iktidar bilimi, teknolojiyi bir kenara itmiş ve oy hesapları yapılarak gerekli öğretim üyesi ve altyapı olanakları oluşturulmadan kaba bir popülizmle, her ile bir üniversite mantıksızlığını yürütmüştür. Aynı mantıksızlık vakıf üniversiteleri için de geçerlidir. Plansızlık nedeniyle yeni mezun meslektaşlarımız arasında işsizlik hızla artmaktadır. AKP'nin yarattığı ekonomik kriz, var olan istihdam alanlarını da ortadan kaldırdığı için yeni mezun arkadaşlarımız ya işsizlikle ya da düşük ücretlerle çalışmakla karşı karşıyadır. Türkiye'de mesleklerini sürdüren mühendis ve mimarlar gerek iş bulma, gerek insanca bir yaşam için hakça bir ücret alabilme konusunda, tıpkı diğer çalışma alanlarında olduğu gibi, bir yandan sefalet ücretine mahkûm edilmekte, esas olarak işsizler ordusunun bir parçası olmasının yanı sıra diğer yandan da kaçak ve göçmen mühendisler gösterilerek işsizlikle tehdit edilmektedir. Oysaki odamız üyelerinin çalıştığı meslek alanları dahil kamusal mal ve hizmet üretim araçları eşi görülmemiş bir yağmaya tabi tutulurken aynı zamanda niteliksizleştirilmektedir. Enerji, haberleşme ve sağlık gibi temel hizmetlerde çalışan odamız üyelerinin mesleki örgütlenmesi zorlaştırılırken daha bireyci davranmaya ve sendikal örgütlenmelerden uzaklaşmaya zorlanmaktadırlar.'

ORTAK AKIL SEFERBERLİĞİ

Ekonomik krizin yaşandığı bir ortamda seçime gidildiğini aktaran Akkoç, şöyle konuştu: 'Böyle bir ortamda genel kurulumuzun gerçekleşeceğini bilen biz Demokrat Mühendisler, piyasanın kar dürtülerini Oda'ya taşımaksızın mesleki yetkinlikleri yükseltmeyi ve topluma karşı sorumluluğu ön planda tutmakta olduğunu kanıtlayan bir anlayışa sahibiz. Demokrat Mühendisler, bu anlayışla yıllardır mesleklerine ve örgütleri EMO'ya sahip çıkmaktadırlar. Bu sahip çıkmayı ise çoğu kez iktidarların siyasi baskılarını ve onların yönlendirdiği ekiplerin saldırılarını göğüsleme pahasına yapmaktadırlar. Örgütsüzleştirilmeye zorlanan mühendis mimarların yanı sıra, tüm çalışanların ücret başta olmak üzere sosyal güvence ve haklarını talep etmelerine karşı engeller çıkarılmakta veya yandaş sarı sendikalara üye olmaya zorlanmaktadır. Bu anlamda, mühendis emeği işverenler açısından daha az maliyetlerle alınırken, iş güvencesi dahil sosyal haklar ve çalışan dayanışması ortadan kaldırılmaktadır. Son dönemde adı konulmamış ama ülke ekonomisini silindir gibi ezen kriz sonucunda zaten yetersiz olan ücretli çalışanların gelirleri hızla eriyerek emeğiyle geçinenlerin yaşam standartları daha da kötüleşmiştir. Geçmiş yıllarda kısa bir süre uygulanan ve daha sonra bizzat AKP iktidarı tarafından kaldırılan Mühendis Asgari Ücreti uygulaması dahil, üyelerimizin çalışma hayatında karşılaştıkları hak kayıplarına yönelik TMMOB bünyesinde yapılan/yapılacak çalışmaların titiz destekçisi olmaya devam edeceğiz. Demokrat Mühendisler, ortak aklı seferber edebildikleri için kurumu en iyi yönetecek demokratik anlayışa, bilgi, beceri, deneyim ve programa sahiptir.'

STRATEJİK SEKTÖRLER ÖZELLEŞTİRİLMEMELİ

İktidarın özelleştirmelerini eleştiren Akkoç, şunları kaydetti: 'Bir kez daha neoliberalizmin insan hayatını hiçe sayan işleyiş mantığı görüldü. Kar hırsıyla özelleştirilen sağlık ve sosyal güvenlik sistemlerinin halkın sağlığını korumadaki yetersizliği görüldü. Sermayenin vahşi yüzü ve bencilliği görüldü, sermaye buyruğundaki hükümetlerin acımasızlığı görüldü en çıplak biçimiyle. Valilik kararıyla çalıştırılan çocukları, fabrikalara kapatılan işçileri, hastalıktan kırılan işyerlerine gitmeye zorlanan çalışanları gördük. Sağlık ve sosyal güvenlik sistemi kamusal niteliğini devam ettiren ülkelerin, salgın ne kadar yaygın olursa olsun hastalıkla baş etme konusunda daha başarılı sonuçlar elde ettiğini gördük. Kamusal hizmetlerin ve stratejik sektörlerin özelleştirilmemesi gerektiğini gördük. Sağlık, sosyal güvenlik ve eğitim sistemimiz ticarileştirilmesin diye verdiğimiz mücadelenin değerini bir kez daha anladık.'

'EMO ÖRGÜTLÜLÜĞÜNÜ GÜÇLENDİRECEĞİZ'

Demokrat Mühendisler Grubu yönetim kurulu adaylarından Zeynep Karakuş ise, 'Demokrat Mühendisler, çalışmaların eksenine her zaman bilimi ve bilimsel çalışmaları koymuştur ve koymaya devam edecek' dedi. Karakuş sözlerini şöyle sürdürdü: 'Demokrat Mühendisler, TMMOB eski Başkanı olan Teoman Öztürk'ün 'Yüreğimizdeki insan sevgisini ve yurtseverliği, baskı ve zulüm yöntemlerinin söküp atamayacağının bilinci içinde, bilimi ve tekniği emperyalizmin ve sömürgenlerin değil, emekçi halkımızın hizmetine sunmak için her çabayı güçlendirerek sürdürme yolunda inançlı ve kararlıyız' dediği gibi bilimi ve tekniği halkın yararına kullanmaya devam edecek' şeklinde konuştu.

Karakuş daha sonra şu ifadelerde bulundu: 'Demokrat Mühendisler olarak gerek EMO gerekse EMO Ankara Şubesi düzleminde çok uzun yıllardır yaptığımız çalışmalar ve gösterdiğimiz kararlı ve direngen tutum üyelerimizin büyük bir kısmı tarafından bilinmekte ve takdir edilmektedir. Aynı kararlılık ve üretkenlikle Şube çalışmalarının dünden ileri bir noktaya taşınması için çalışmak temel felsefemiz olacaktır. Üyelerimizin çalışma alanlarına yönelik düzenlemelerde belirleyici rol üstlenmek ve bu konuda kamuoyu oluşturmaya yönelik çalışmaları sürdürmek, üniversiteler ve endüstriyel kuruluşlarla ortak çalışmalar yapmak, kamusal yaklaşımı her alanda savunmak, yeni mezun üyelerimiz başta olmak üzere işsiz mühendisler konusunda çalışmalar yapmak, üniversite öğrencisi ve yakın geleceğin üyelerine eğitim ve staj konularında destek olmak, komisyon çalışmaları ile meslek alanlarımızdaki alt disiplinlere ait çalışmalarda bulunmak, EMO örgütlülüğünü güçlendirerek ileriye taşımak, meslek alanlarımızın daha nite- likli bir şekilde ve günün gereklerine göre düzenlenmesinde öncü rol oynamak, dönemsel etkinlikler ile üyelerimizi muhatapları ile aynı platformlarda buluşturmak bundan sonra da ısrarla, özenle ve geliştirerek sürdüreceğimiz çalışmalar olacaktır. Genç- lerden ve kadınlardan oluşan Yönetim Kurulu aday listemiz ile başta meslektaşlarımız ve meslek alanımız olmak üzere ülkemizin kamusal kaynaklarının korunmasında ve demokratik, laik, sosyal bir hukuk devleti mücadelesinde nefes almadan çalışacağız.'

Editör: Haber Merkezi