Karantina sürecinde Karikatür Atölyesi kurucusu Karikatürist Emre Yılmaz tarafından Instagram canlı yayınlarında çizilen karikatürlere atölye takipçileri 40 gün boyunca espri yolladı. Her gün 1 espri canlı yayında çizildi. Ortaya da güzel ve kolektif bir çalışma çıktı. Sanat ortamlarının kapalı olması nedeniyle eserlerin görünürlüğünün ve içeriğinin izleyiciyle paylaşımının artık dijitalleştiğini belirten Karikatürist Emre Yılmaz, ekonomik koşulların belirleyiciliğinde sanat alanında yaşanacak değişimlerin, sanatçıların ve sanat ortamının sağlıklı bir zeminde ve aynı şekilde devam etmesini zorlaştıracağını ifade etti. Emre Yılmaz ile Karantina Karikatürleri Sergisi'ni ve pandemi sürecinin sanatçıları ve sanat kurumlarını nasıl etkilediğini konuştuk.

• Karantina Karikatürleri Sergisi nasıl oluştu? Bize serginin yapım aşamasından bahsedebilir misiniz?

Pandeminin başladığı dönemde yani Mart ayında atölyemiz bıçak keser gibi kapandı. Bir ay bekledik. Bir iki ay sürer geçer herhalde bu süreç dedik ama hiç öyle olmadı. Sürekli aktif etkinliklere alıştığımız için bir ay sonra olacak gibi değildi ve Instagram'ı kullanalım dedik. Bu sergide şöyle başladı: Instagram'dan bir eskiz paylaşarak, 'Çizim Bizden Espri Sizden' dedim. Atölye takipçilerine Instagram'dan espri yollamalarını istedim. Gün geçtikçe baya bir ilgi toplamaya başladı bu paylaşımlar. Çoğu kişiyi tanımıyoruz ama aile gibi olduk. Bir takipçimiz bu çalışmalardan oluşan bir sergi açma önerisinde bulundu. Bizim bu fikir hoşumuza gitti ve kendimize böyle bir hedef koyduk. 40 sayısına ulaştıktan sonra pandemi bitince atölyede sergisini açalım ve Obur Mizah Dergisi için 'Korona Özel' sayısı hazırlayalım istedik. Hemen hemen her gün bir karikatür eskizi paylaştım ve balon kısmını boş bıraktım ve o gün bana Instagramdan espriler geldi. Bazen 20-30 espri geldi bazen de bu sayıyı aşan zamanlar da oldu. Her gün Instagram'dan bir espriyi seçmeye çalıştım.

'KARANTİNA DÖNEMİNDE NE YAŞADIYSAK HEPSİ BU SERGİDE VAR'

• Espriyi neye göre seçtiniz?

'Karikatüre uyuyor mu ve esprinin etkisi nasıl' kriterleri çerçevesinde karar verip seçmeye çalıştım. Ertesi gün taslak çalışmanın çinilemesini yapıp en sonunda da espriyi yazıyordum. Espri sahibi o anda kendisinin esprisinin kullanıldığını görüyordu. Bir nevi sürpriz oluyordu. Hem eğlenceli bir iş oldu hem de bu dönemin tanıklığını da yapıyor bu sergi. Karantina döneminde ne yaşadıysak hepsi bu sergide var. Evin için de ne yaşadıysak ne yaptıysak bütün süreci işledik. Bu çalışmaya yetiştirdiğimiz sebzeler, yaptığımız ekmekler, evde yapmaya çalıştığımız spor girdi. Tabi ki sağlık çalışanları var onlar olmazsa olmazıydı bu sürecin. Onların büyük bir emeği oldu. Obur Mizah Dergimizin kapağında da Süpermen gibi uçan bir sağlık çalışanının karikatürü yer aldı. Onlar gerçekten bu dönemin kahramanı.

• Obur Mizah Dergisi için özel bir sayı yapıldı sanırım…

Evet, 'Korona Özel' sayısı yaptık. Bütün bu sergideki karikatürlerin nasıl oluştuğuna dair bilgilerde var. 40 gün çizdik ama 40 kişiden espri yok. Bazılarının birkaç esprisini seçtik. Bu çalışma ile birçok kişi espri kabiliyetinin farkına vardı aynı zamanda. Çok keyifli bir çalışma çıkardık diye düşünüyorum.

'PANDEMİ SÜRECİNİ KARİKATÜRLE YUMUŞATTIK'

• Peki, sizi etkileyen sizin için özel bir çalışma var mı?

Bu çalışmaların hepsi bir bütün ve o dönemi çok iyi anlatıyor. Ama sağlık çalışanı ile ilgili karikatür benim çok hoşuma gitti. Bence iki sevgilinin olduğu çalışma da çok güzel. Kadın, 'Ben uzak mesafe ilişkisi istemiyorum.' diyor. Adam da 'Karantinadayız.' diyor. ☺ Zor bir süreç yaşıyoruz. Biz bu süreci karikatürle biraz yumuşattık hem de biraz esprili hale getirdik.

• Pandemi süreci sizin sektörü nasıl etkiledi?

Çok ciddi etkilendik. 4 ay bizim atölye kapalı kaldı. Maddi olarak çok zorlandık ama yapacak bir şey de yoktu. Bir şekilde ayakta durmaya çalıştık. 'Acaba kapatsam mı?' diye de çok düşündüm.

'EĞİTİMLERİMİZ ONLİNE DEVAM EDİYOR'

• Devletin size bir desteği oldu mu?

Yok olmadı. Kazancımız beşte bire düştü. Ona rağmen kiramızı vergilerimizi ödedik. Bizim resmiyetimiz reklam ajansı olduğu için limitet şirketiyiz. O ötelenen vergiler bizi etkilemedi. Reklam ajansları evden çalışabildiği için biz o kapsamın içine giremedi. Bazı ödemeleri yapamadık o nedenle faiz bindi. O anlamda sıkıntılıydı ama bir şekilde bir yol bulduk. Mesela online eğitimler vermeye çalışıyoruz. Atölyemiz, üç gün açık. Pandemi kuralları çerçevesinde gelenleri özel alıyoruz. Eğitimlerimizi zoom üzerinden vermeye çalışıyoruz. Mültecilerle, çocuklarla, yetişkinlerle online eğitim yapabildik. Bu süreçte dijital kültür merkezleri ortaya çıkmaya başladı. Onlardan biri bize ortak çalışma teklif etti. O çalışmaya Türkiye'nin her yerinden katılan oldu mesela. Bilet alınıyor ve atölyeye katılabiliyorsunuz.

'BİR SANAT MEKANININ TİCARETHANE OLARAK GÖRÜLMESİ ÇOK İLGİNÇ'

• Son olarak söylemek istediğiniz bir şey var mı?

Evet destek istiyoruz. Bizim statümüz mesela limitet şirketi. Bir karikatür atölyesinin sanat mekanının ticarethane olarak görülmesi çok ilginç. Biz bu dönemde tiyatrocularla ve farklı disiplinlerdeki kişilerle de görüştük. Dertlerimiz genelde ortak. Sanat mekanları ya da atölyeler için bir esneklik gösterilebilir ya da farklı bir statüde değerlendirilebiliriz diye düşünüyorum. Bu dönemde birçok atölye kapandı. Koronavirüs salgınından en çok etkilenen sektörlerin başında sanat atölyeleri ve merkezleri oldu. Sanat ortamlarının kapalı olması, eserlerin görünürlüğünün ve içeriğinin izleyiciyle paylaşımını dijitalleştirdi. Ekonomik koşulların belirleyiciliğinde sanat alanında yaşanacak değişimler, sanatçıların ve sanat ortamının sağlıklı bir zeminde ve aynı şekilde devam etmesini zorlaştıracak gibi gözüküyor. Bazı ülkeler sanatçılar için acil durum fonları oluşturdu, irili ufaklı destek programları açıklandı. Gelişmiş ülkeler destek oldular ancak özellikle bizim gibi ülkeler görmezden geldi. Bu süreçte devam eden ödemeler, vergiler ödenmeye devam etti. Sanat kurumları gibi sanatçılar da koronavirüs önlemleriyle durdurulan kültür sanat faaliyetleri sebebiyle sıkıntılı günler geçiriyor.

Editör: Haber Merkezi