Uluslararası Flamenko Ankara Festivali'nin 13'üncü kez sanatseverlerle buluştuğunu ifade eden Flamenko Ankara Derneği Başkanı İlhan Burak Altuni, 28 Kasım'a kadar sürecek festivalin dünyaca ünlü müzisyenleri ve dansçıları ağırlayacağını söyledi. Altuni, İspanya Büyükelçiliği'nin desteği ile Flamenko Ankara Derneği tarafından düzenlenen festivalde sanatseverlerin Ankara'nın farklı mekanlarında birbirinden değerli dansçıların ve müzisyenlerin performanslarını izleme şansına sahip olacağını kaydetti.
Festivalin İspanya'nın dünyaca ünlü ve çok sevilen FlamenkoDans Sanatçısı Jess Carmonaile başladığını belirten Altuni, 'Festivalde, yarın Ankaralı grup De Lejos, 24 Kasım Pazar günü İstanbullu grup Doruk Okuyucu Ensemble ve 28 Kasım Perşembe günü de Slovenyalı grup Sentido ağırlanacak. Başlangıcından bu yana, Ankara'nın ve Türkiye'nin kültür-sanat hayatının en önemli renklerinden biri olmayı sürdüren Uluslararası Flamenko Ankara Festivali, Flamenko'nun en iyilerini seyirciyle buluştururken, bu yıl da atölye çalışmaları ile festival konuklarından eğitim alma fırsatı sunacak.' dedi.
13 YILDIR SÜREKLİLİĞE SAHİP TEK FLAMENKO FESTİVALİ
Flamenko'nun son elli yıllık dönemde dünya çapında daha da yayılarak 2010 yılında UNESCO Dünya Kültürü Mirası listesine alındığını kaydeden Altuni, konuşmasını şöyle sürdürdü: 'Flamenko Ankara Festivali, Türkiye'de ilk olmasının yanı sıra, 13 yıldır kesintisiz düzenleniyor olması nedeniyle, tek olma özelliğini de taşıyor. Dünya çapında ise sürekliliğe sahip sekiz festivalden biri. Bugüne kadar ondan fazla sayıda ülkeden konuklar ağırlayan Flamenko Ankara Festivali, katılan ülke sayısı bakımından da dünyadaki liderliğini sürdürüyor. Her yıl İspanya Büyükelçiliği'nin desteğiyle gerçekleştirilen festivale Ankara'nın birbirinden değerli kurumları da destek veriyor. Bu yıl festival kapsamında gerçekleştirilecek olan etkinlikler için mekan olarak ODTÜ KKM, Hayal Kahvesi, Crossroads, L'avare Sahne, CerModern ve Flamenko Ankara Derneği kullanılacak.'
GRUP DE LEJOS ANKARALILARLA BULUŞACAK
Ankaralı grup De Lejos'un yarın saat 21.00'de, Crossroads Pub'da seyircisi ile buluşacağını belirten Altuni, grubun Ankara'da bir Jam Session gecesinde, aynı sahneye doğaçlama müzik yapmak için çıkmış müzisyenlerden oluştuğunugrubun Latin ve Flamenko'nun kıyıda köşede kalmış seslerini seyirci ile buluşturduğunu kaydetti. Altuni konuşmasını şöyle sürdürdü: 'Flamenko müziği ve dansının 2010 yılında UNESCO tarafından 'Dünya Somut Olmayan Kültür Mirası' listesine alınması ile 16 Kasım 'Dünya Flamenko Günü' olarak kutlanıyor. Bu özel gün için, 7 yıldır Deli Sanat tarafından Ankara'da bir Flamenko Maratonu da düzenleniyor. Her yıl büyük bir katılım ve ilgiyle gerçekleşen maraton, Türkiye'nin ilk, tek ve sürekli Flamenko maratonu. Maraton, her düzeyde Flamenko dansçısının katılımıyla, Türkiye ve Ankara'nın Flamenko hayatına çok sıcak bir anlam kattı. Flamenko Ankara Derneği sanatçılarının gece boyunca verdiği konser canlı müzikle yapıldı. Gecede, eğlenceli unutulmaz bir şov ve rengarenk Flamenko kostümleriyle görsel bir şölen sunuldu.'
28 KASIM'DA SAHNEYE SENTİDO ÇIKACAK
Flamenko Ankara Festivalinin son etkinliğinin, tanınmış Slovenyalı grup Sentido olacağını kaydeden Altuni grubun 28 Kasım Perşembe günü saat 20.00'de CerModern'de sahne alacağını belirtti.
Sentido'nun, Flamenko dans ve müzik kültüründen ilham alan ve onu diğer müzik türleriyle harmanlayan eşsiz bir sanatsal proje olduğunu ifade eden Altuni, 'Sentido sanatçıları, geniş bir enstrüman ve içerik yelpazesinde farklı müzik türlerine ve kültürlerine uzanarak Flamenko'nun geleneksel yapısının ötesine geçmekte; böylece yeni sesler, ifade biçimleri ve deneyim edinmektedirler. Farklı müzik formlarının bir araya getirilmesi ve farklı kültürel geçmişlere sahip sanatçılarla yeni sanatsal perspektiflere hayat verilmesi Sentido'nun temel felsefesidir.' diye konuştu.
FESTİVALDE ATÖLYE ÇALIŞMALARI DA MEVCUT
Uluslararası Flamenko Ankara Festivali'nin, Flamenko'nun en iyilerini seyirciyle buluşturduğunu kaydeden Altuni, festivalde atölye çalışmalarının da olacağını söyledi.Flamenko Derneği sayesinde Flamenko'ya alıştığını belirten Altuni, 'Flamenko öğrenilebilecek bir müzik değil alışılabilecek bir müzik. Bunun bir konservatuarı yok. Bizim semamız, zeybeğimiz, halayımız gibi. Yunanlıların Sirtakisi, İtalyanların Tarantulası, Fransızların Valsı gibi... Bu derneğin kurucusu ve hayal sahibi Ceyhun Güneş ile birlikte İspanya'ya gidip orada yaşayıp kendimizi öyle geliştirdik. Bu festival sayesinde hayalini kuramayacağımız sanatçılarla yan yana geldik.'
Altuni, 'Flamenko'nun hikayesinde mültecilerden seks işçilerine, gece kulüplerinden yeraltı dünyasına kadar pek çok yaşam var. Flamenko, sokaklar, işsizler, hayat kadınları, işçiler ve siyahîlerin yaşamlarından doğuyor. Belki de bu yüzden Flamenko'nun hikayesi bu kadar büyüleyici… Kökeni, tahmin edilenin aksine soylulardan değil, sokağın renginden gelir. Çok büyük zorluklar içerisinde, baskı altında ve herhangi bir hakları olmadan yaşayan 'ötekiler' kendilerini ifade edebilmek için Flamenko'ya sığınıyorlar.' dedi.
Dünya devleri bu festivalde
Bugüne kadar ondan fazla ülkeden dünyaca ünlü gitar virtüözlerini ve Flamenko dansçılarını ağırlamış olan Flamenko Ankara Festivali katılımcı ülke sayısı bakımından dünyadaki lider konumunu da sürdürmeye devam ediyor. Gösteri programları ile dünya devlerini seyirciyle buluştururken, düzenlediği atölye çalışmaları ile de en büyük ustalardan eğitim alma fırsatı sunan festival Ankara'nın ve Türkiye'nin kültür-sanat hayatının en önemli renklerinden biri olmayı 13 yıldır sürdürüyor. Festival dünya devlerini, gitar virtüözlerini ve dünya dans şampiyonlarını seyirci ile buluştururken, düzenlediği atölye çalışmalarıyla da bu isimlerden eğitim alma fırsatı yaratıyor.
Flamenko'nun acı dolu tarihi
İspanya deyince akla ya Flamenko gelir. Ateşli danslar, yanık seslerle ilişkilendirdiğimiz, tutku dolu, şaşaalı Flamenko, tarihinden ve içeriğinden kopuk, turistik bir gösteri olarak sunulur bizlere. Halbuki bağırdan kopup gelen o çığlıkların ardında, daha sessiz, daha mahir bir söylem yatar. Geniş kitlelere apolitik bir eğlence biçimi olarak tanıtılmış olsa da, Flamenko hem Franco yandaşlarının hem de karşıtlarının stratejik planlarında önemli bir rol oynamıştır.
