Çocuk diyabetinde nelere dikkat edilmeli?

Çocuk yaşlarda çıkan diyabet bizim için çok önemli. Çünkü insülin eksikliği sonucu olan tip 1 diyabet, mutlaka insülin kullanılmasını gerektirir. İnsülin kullanılmasıyla birlikte kan şekerlerinin düzenli olarak bakılması ve kan şekerlerinin normal aralıklarda tutulması çocuğun yaşam kalitesini artıracak en önemli parametredir. Tabii ki çocuğun kan şekerine bakmak değerlerini bilmek ve o kan şekerine göre beslenmesinin düzenlenmesinin yanı sıra yaşam kalitesini çok artıracaktır. Hem kan şekeri düşüklüğü hem kan şekeri yüksekliği ya da ciddi kan şekeri oynamaları beyinde işlevlerin bir miktar etkilenmelerine neden olabilir. Bu nedenle bizim hedefimiz bu çocukların insülin tedavilerinin düzgün yapılmasıdır.

Ailelerin burada en çok dikkat etmesi gereken noktalar nelerdir?

Tip 1 diyabette ailelerin en dikkat etmesi gereken nokta bu çocukların beslenmeleri noktasıdır. Çocukların alması gereken kalori çocuğun ihtiyacından az olmamalıdır. Bazı aileler 'Ne kadar az insülin kullanırsam çocuğum için o kadar iyi olur' düşüncesiyle hareket ediyor ve yeteri kadar besin vermekten çekiniyorlar. Oysa bu sağlıklı bir bakış açısı değil. Çocuğun beslenmesinden herhangi bir kısıtlamaya gidilmeden gereksinimi kadar çocuğu beslemeli ve ona göre de insülin dozlarının ayarlamalanması gerekir.

Çocuk diyabeti genetik diyebilir miyiz?

Çocuk diyabetinde bazı genetik faktörlerin etkisi var ama tek tek, bu gen bu gen diye birşey söyleyemek şu aşamada uygun olmayacak. Çok nadir diyabetler var onlar için belki genetik yatkınlık söz konusu olabilir. Çocuklarda tip 1 diyabet sık, Tip 2 diyabet nadir görülürken, erişkinlerde ise genellikle tip 2 diyabet söz konusu.

Çocuklukluklarında diyabete yakalanan insanların yaşam kaliteleriyle ilgili neler söylersiniz?

Çocuk diyabetinde kan şekerlerine ve beslenmeye ne kadar dikkat ederlerse o kadar sağlıklı ve kaliteli yaşarlar.

Tip 1 diyabet hastası çocukların ömrü daha az gibi soru işaretleri var bu doğru mu?

Hayır, tip 1 diyabeti olan çocuklar da normal insan ömrüne sahiptir. Yeter ki kan şekerine ve yediklerine içtiklerine dikkat etsinler ve insülinlerini ihmal etmesinler.

Tip 1 diyabette insulin hayati önem taşıyor değil mi?

Evet. Tip 1 diyabette insilün kişinin ekmeği suyu gibidir. Siz hergün yemek yemek su içmek durumundasınız. Ben bugün su içmiyim diyemezsiniz. İnsülün de yemek gibi su gibidir. Nasıl ki normal bir insan su içmezse sıkıntı çıkar Tip 1 diyabet hastası da insilün kullanmadığı zaman sıkıntı yaşar.

Bazı gebeliklerde çıkan diyabetler çocuk diyabetine neden olur mu?

Annede hamileyken çıkan diyabet genel olarak yeni doğan bebeği etkiler. Tip 1 diyabet ise bu durumdan farklıdır. Bizim anlatmak istediğimiz tip 1 diyabet çok daha farklı nedenlerle olabiliyor.

Son olarak eklemek istedikleriniz nelerdir?

Genel olarak Tip 1 diyabetin farkında olmak lazım. O nedenle ailelerin çocuklarını takip etmeleri gerek. Çocukta kilo kaybı, iştahsızlık, ağızda aseton kokusu varsa bunlar Tip 1 diyabetin bulguları arasındadır. Tabi en net olarak kan testinde belli olur. Bu nedenle ailelerin diyabetin farkında olmaları gerekir. Öte yandan diyabetli çocuklara da farklı yaklaşmamak gerekir. Onlar da hepimiz gibi normal hayatlarını sürdüren bireyler. Diyabetli çocukların diyabetsiz çocuklardan bir farkı yoktur.

İNSÜLİN MUTLAKA KULLANILMALI

Çocuk Endokrinolojisi ve Diyabet Derneği ve Diyabet Çalışma Grubu tarafından, ülkemizde ilk kez düzenlenen ' 1. Ulusal Çocuk ve Ergen Diyabet Sempozyumu', Ankara'da gerçekleştirildi.

'Diyabet ve Beyin, Prediyabet ve Önlem Çalışmaları, Diyabette Yeni İnsülinler ve Yeni İlaçlar, Okul Öncesi Çocuklarda Diyabet Yönetimi, Adolesan Diyabette Özel Sorunlar, Okulda Diyabet Programı, Diyabet ve Teknoloji, Sporcularda Diyabet Yönetimi' gibi ilgi çeken konu başlıklarında oturumların gerçekleştirildiği sempozyumu 200'ün üzerinde katılımcı takip etti. Sempozyumda açıklamalarda bulunan Sempozyum Başkanı, aynı zamanda Çocuk Endokrinolojisi ve Diyabet Derneği Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Zehra Aycan, çocukluk çağı diyabetinin % 90'dan fazlasının Tip 1 diyabet olduğunu belirterek, 'Tip 1 diyabet mutlak insülin eksikliği ile giden ve tedavisinde insülinin mutlaka yerine konması gereken bir hastalıktır. İnsülin kullanılması hayati önemi haizdir. Tedavi başarısı eksik olan insülinin insan fizyolojisine uygun bir şekilde yerine konması, doğru beslenme ilkelerini benimsemesi ve hareketli bir yaşam tarzı ile mümkün olacaktır' dedi.

DİYABETİ YÖNETMEK ÇOCUKLUK ÇAĞI İÇİN DAHA ZOR

Çocukluk çağında diyabetle yaşamanın kolay olmadığını ve bir hayat disiplini gerektirdiğini belirten Aycan, sözlerine şöyle devam etti: 'Yeni doğan döneminden 18 yaşa kadar çocukluk çağı olduğunu düşünürsek her yaş grubunun farklı öne çıkan özellikleri de eklendiğinde diyabetle yaşamak daha da zorlaşabilmektedir. 2 yaşındaki bir oyun çocuğu ile 14 yaşındaki bir ergenin sorunları bambaşkadır. Bu nedenle çocuklardaki diyabet yönetimi sağlık profesyonelleri, aileler ve çocuklar bakımından değişik zorluklar içermektedir. Ayrıca çocukluk çağı diyabetinin yönetiminde yalnızca hastane tedavileri yeterli değildir. Diyabeti ile her an yaşayan çocuğun yaşam alanlarına da dokunmak gerekmektedir. Bütün bunları yapabilmek için sayıca yeterli ve bilgi düzeyi yüksek diyabet ekiplerine ihtiyaç vardır. Diyabet hizmeti çocuk endokrinoloji uzmanı, diyabet eğitim hemşiresi, diyetisyeni, psikolog ve gerekli hallerde sosyal hizmet uzmanından oluşmaktadır.'

Aycan, diyabet yönetimindeki başarıya nasıl ulaşılacağını şöyle anlattı:'Diyabet yönetimindeki başarı nitelikli ve sayıca yeterli diyabet ekiplerinin oluşturulması ile mümkündür. Ülkemizde çocuk endokrinoloji uzmanlarının sayısı diyabet için yeterli olmakla birlikte diyabet eğitim hemşiresi, diyetisyen ve psikolog sayıları oldukça yetersizdir. Çocuk ve aileye yeterli eğitim verilmediğinde ve tüm yaşam alanlarında diyabetini yönetme ve becerisi öğretilmediğinde hayatı tehdit eden kan şekeri düşüklüğü veya aşırı yükselmesine bağlı diyabet koması yaşayabilmektedir. Bu nedenle ülkemizde çocuk endokrinoloji merkezleri için diyabet eğitim hemşireleri, diyetisyen ve psikolog kadroları mutlaka dolmalı ve ekip anlayışı içerisinde çocuklarımıza gereken destek sağlanmalıdır.'

Editör: Haber Merkezi