Ebru APALAK
Türkiye Barolar Birliği, bugün Ankara'daki Sıhhiye Adliyesi'nden Anayasa Mahkemesi'ne (AYM) "Hukukun Üstünlüğü Yürüyüşü" düzenledi.
AYM'nin karşısında açıklama yapan Türkiye Barolar Birliği Başkanı Erinç Sağkan, AYM'ye "Cumhuriyet Hukuku’nu korumak için" yürüdüklerini belirtti. Adil yargılanma hakkına dair "bağımsız ve tarafsız yargının içinde bulunduğu durumdan dolayı kaygılandıklarını" aktardı. Başkan Sağkan, buna ilişkin şu ifadeleri kullandı:
"Bugün, yargının kurucu unsurlarından olan bağımsız savunmayı serbestçe temsil eden avukatlar olarak; yargının bağımsızlığını, yurttaşlarımızın adil yargılanma hakkını, kuvvetler ayrılığını ve hukukun üstünlüğünü savunmak üzere buradayız."
SAĞKAN, ANAYASA'NIN İKİNCİ MADDESİNİ ANIMSATTI
Sağkan, Hatay Milletvekili seçilen Avukat Can Atalay’ın bireysel başvurusuyla ilgili AYM'nin ihlâl kararının ardından Yargıtay'ın 8 Kasım'da verdiği Atalay'ın milletvekilliğinin düşürülmesi, kararı alan AYM üyeleri hakkında Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunulması kararlarını hatırlattı. AYM'nin kararlarının bağlayıcılığına dikkat çeken Sağkan, Yargıtay 3. Ceza Dairesi'nin Anayasa’yı ihlâl ettiğini ve anayasal bir suç işlediğini söyledi. Cumhuriyet'in ikinci yüzyılının ilk günlerinde Türkiye'nin "dönüm noktasında" olduğunu dile getiren Sağkan, "Türkiye Cumhuriyeti insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, lâik ve sosyal bir hukuk devleti midir, değil midir?" diye sorarak Anayasa'nın ikinci maddesini hatırlattı.
"MESELE; ANAYASAL DÜZENİN KENDİSİ"
Sağkan, mahkemeler arasındaki içtihat uyuşmazlığı nedeniyle değil Türkiye Cumhuriyeti’nin hukuk devleti olma niteliği için yürüdüklerini belirtti. "Mesele, hâkimlerin Anayasa’yı nasıl yorumladığı değil, Anayasal düzenin kendisidir." diyen Sağkan, "hukuk devleti ilkesinin aşınmasında" sorumluluğu olanlar hakkında gereğinin yapılmasını talep etti. Taleplerine dair önerilerini yargı organlarına aktardıklarını söyleyerek, "Ortada siyasi tarafgirliklerle tevil edilebilecek bir durum yok; ortada hukukun ve bağımsız yargının varlık yokluk mücadelesi var." dedi.
Sağkan, mahkeme salonlarında kürsünün arkasında yazan “Adalet, mülkün temelidir” sözünün "anayasal düzenin üzerinde yükseldiği temel yapı taşı olduğunu" kaydetti. Hukukun üstünlüğünü sağlayacaklarını vurgulayarak, sözlerini şöyle sonlandırdı:
"Kimse inanmasa da biz avukatlar adalete inanacağız, kimse savunmasa da yargı bağımsızlığını biz savunacağız, kimse konuşmasa da hakkı biz konuşacağız, kimse göze alamasa da hukukun üstünlüğünü biz tesis edeceğiz."
Açıklamanın ardından avukatlar Yargıtay'ın önüne Anayasa bıraktı.