Çok eskilere gidersek 1920'de Atatürk tarafından kurulan Muhafızgücü, hem Ulu Önder'e hem de Ankara'ya yakışan bir takımdı. Koca Başkent'te basketbolda şampiyonluğu yakalayan tek ekipti. Bir de 34 sezon ligde yer alarak akıllarda yer edinen TED Ankara Kolejliler vardı. Başka kimler yoktu ki, Ankara DSİ, Şekerspor, Yenişehir, Ziraat Fakültesi, Büyük Kolej, MKE Ankaragücü, ODTÜ. Hacettepe Üniversitesi ve Mülkiye…

Türk sporuna sayısız oyuncu antrenör kazandıran bir yapısı vardı Ankara Basketbolunun…Kalite diye sorarsanız salonları dolduran bir seviyesi vardı. Geldiğimiz nokta ise o seviyenin çok gerisinde.

Bugünlerde sadece 1991'de PTT olarak kurulan ve 1997'de Türk Telekom adını alan tek ekiple, Başkent Ankara en üst ligde temsil ediliyor.

İddia durumuna gelince, cevabı hemen yapıştırabiliriz: Ancak günü kurtarıyor. Bu sezona yeni bir kadro ile girdi Burak Gören'in ekibi. Elinden gelenin fazlasını da veriyor başarılı çalıştırıcı… Geçtiğimiz sezondan bir Samet Geyik kaldı kadroda. Yabancı oyuncular dahil olmak üzere neredeyse baştan yaratıldı Türk Telekom.
4 maçta alınan 2 galibiyet, sadece play-off hedefi olan bir takım izlenimi verdi bizlere. Oysa Ankara, bir basketbol kenti. Alt yapısıyla, basketbola olan tutkusuyla.

Başkent, kadın basketbolunda biraz daha hareketli günler geçiriyor. OGM Ormanspor, Nesibe Aydın ve Çankaya Üniversitesi… Özellikle Ormanspor ve Nesibe Aydın, zirveye aday takımlar. İddialı transferlere imza attılar.

Bir de eski günlerini arayan, başarılı günlerine dönmek isteyen bir ekip var… TED Kolejliler, Türkiye Basketbol 2. Ligi'ne kadar geriledi. Oysa ne büyük başarılara imza atmışlardı. Efsane Antrenör Murat Didin ile ligin tozunu atıyordu.

Sözün özü, başkentin basketbolda günden güne eridiği bir dönemdeyiz. Bir kıvılcım gerekiyor. Bu kıvılcımı yakacak takım da şu an için Türk Telekom. Kulübü İstanbul'dan yönetmek yerine Ankara'da bu işi bilen arkadaşları işin başına getirmek gerekiyor.