Araştırmaya göre, çalışanların yüzde 61’i mesai saatleri içinde sosyal medyada vakit geçiriyor. Sosyal medya, modern iş yaşamının görünmez gücü olarak karşımıza çıkıyor. Çalışanlar, yoğun iş temposunun içinde dijital dünyada bir kaçış alanı yaratıyor. AVİTA’nın gerçekleştirdiği son pazar araştırması, Türkiye’de çalışanların mesai saatlerinde sosyal medyada günlük ortalama 26 dakika harcadığını ortaya koyuyor. Bu süre, üretkenlik açısından göz ardı edilemeyecek bir etki yaratıyor.
Dünya geneli ile kıyaslandığında, Global Workplace Digital Habits Report 2024 verilerine göre bu süre 24 dakika olarak ölçülmüş durumda. Türkiye ve dünya arasında bu kadar yakın bir fark, sosyal medya kullanım alışkanlıklarının kültürel sınırları aştığını ve global bir fenomen haline geldiğini gösteriyor. Çalışanların bu alışkanlıkları, iş yerindeki odaklanma seviyeleri ve şirket verimliliği üzerinde doğrudan etkili oluyor.
Mesai Saatlerinde Dijital Kaçış
Araştırma sonuçlarına göre, çalışanlar günde ortalama 3 saat (177 dakika) iş dışı faaliyetlere vakit ayırırken, bu sürenin %61’i (yaklaşık 108 dakika) sosyal medyada harcanıyor. Bu da, iş yerlerinde geçirilen zamanın önemli bir kısmının dijital platformlarda geçtiğini gösteriyor. Sosyal medya, sadece bir zaman kaybı olarak görülmüyor; aynı zamanda çalışanların iş stresinden kaçma, kısa molalarla motivasyonlarını yeniden kazandıkları bir alan haline geliyor. Ancak bu alışkanlık, çalışanların odaklanma becerilerini ve verimliliklerini olumsuz etkileyebilir. Sosyal medya kullanımının bu denli yaygın olduğu bir ortamda, şirketlerin dijital alışkanlıklarla verimlilik arasındaki dengeyi nasıl sağlayacakları, sürdürülebilir başarıları için önemli bir adımdır.
Dijital Dünyada Hangi Platform Öne Çıkıyor?
Türkiye'deki sosyal medya kullanım verileri incelendiğinde, Instagram, günlük 123 dakika ile en çok tercih edilen platform olarak öne çıkıyor. YouTube ise Türkiye’de 45 dakika kullanım süresiyle ikinci sırada yer alıyor. Facebook, 30 dakikalık kullanım süresiyle dikkat çekerken, diğer platformlara göre daha geride kalıyor. Kadınlar, Türkiye’de özellikle Instagram’da daha fazla zaman geçirirken, erkeklerin platform tercihleri globalde Facebook üzerinde yoğunlaşıyor. Z kuşağı ise YouTube, Pinterest ve LinkedIn gibi platformlarda vakit harcamayı tercih ediyor, bu da genç kullanıcıların dijital dünyada aktif olma eğilimlerini yansıtıyor.
Sosyal Medya Kullanımının Getirdiği Verimlilik Kaybı
Sosyal medya kullanımının iş verimliliği üzerindeki etkileri, şirketler için önemli bir zorluk haline gelmiş durumda. Sosyal medyada kaybolan bu süreler, şirketlerin iş dışı aktiviteler ile mesai arasındaki dengenin yeniden kurulması gerektiğini işaret ediyor. AVİTA Pazarlama Direktörü Hikmet Nakilcioğlu; “Sosyal medya, çalışanların odaklanma ve yaratıcı düşünme becerilerini olumsuz etkileyebilir. Şirketler, sosyal medya kullanımını sınırlamak yerine, bu platformları çalışan motivasyonunu artıran ve verimliliği destekleyen araçlar olarak nasıl entegre edebileceklerini keşfetmelidir. Esnek çalışma modelleri ve psikolojik destek gibi stratejiler, çalışanların iş ve özel yaşam dengesini kurmalarına destek olur, bu da yalnızca iş başarısını değil, çalışan bağlılığını da artırır. Sosyal medya kullanımının denetimi ile çalışanların ihtiyaç duyduğu motivasyonun nasıl dengeleneceği konusunda şirketlerin yeni stratejiler geliştirmesi gerektiğini gösteriyor. Bu bağlamda, esnek çalışma saatleri, çalışanların odaklanmasını destekleyecek dijital araçlar ve sosyal medya kullanımına yönelik eğitimler, şirketlerin gelecekteki başarıları için kritik öneme sahip olacak.” dedi.