Milli Eğitim Bakanlığı tarafından müfredat değişikliğiyle 2012'de seçmeli olan bazı matematik ve zeka oyunları dersleriyle ilgili yeterli kaynak materyal olmadığını fark eden öğretmen Tahsin Üstündağ, matematik ve geometri oyunları tasarlamaya başladı.
Matematiği daha eğlenceli hale getirerek öğretmeyi ve zeka oyunlarıyla öğrencilerinin zihinsel gelişimine katkı sağlamayı amaçlayan Üstündağ, daha önce 30 zeka oyunu üreten ve Diyarbakır'da öğretmenlik yapan İbrahim Halil Demir'e ulaşarak işbirliği yaptı.
Alanda çalışma yapan Bursa Uludağ Üniversitesinden Prof. Dr. İsmail Naci Cangül ve sınıf öğretmeni Suat Sönmez ile de bir araya gelen Üstündağ ve Demir, kurdukları ekiple şimdiye kadar 53 kutu oyunu üretmeyi başardı.
Ekibin, matematik, problem çözme, dört işlem, kodlama ve stratejiyle ilgili oyunları, yatırımcı desteğiyle piyasaya sürüldü.
Yurt dışı kaynaklar yerine kendileri üretti
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) İmam Hatip Lisesinde görev yapan 18 yıllık matematik öğretmeni Tahsin Üstündağ, AA muhabirine, matematik uygulamaları ve zeka oyunları gibi seçmeli derslerde yerli kaynak bulmakta zorlandıklarını söyledi.
Yurt dışından gelen bazı kaynakları kullanmak yerine yerlilerini üretmenin zor ama gerekli bir yol olduğunu belirten Üstündağ, "Kendi ülkemizle ilgili oyunlar geliştirmeye karar verdik. Arkadaşlarla bir araya geldik ve bu amaçla ürünler geliştirmeye başladık ve 53 oyun geliştirdik." diye konuştu.
Oyunlarının hem sınıf içinde hem de ailece oynanabilecek yapıda olduğuna dikkati çeken Üstündağ, şunları söyledi:
"Mesela kültürel düzeyde, strateji ve matematik alanında tasarımlar yaptık. Sınıfta çocuk oynadığı zaman bilginin kalıcı olması ve eğlenerek öğrenmenin temelinde olan zeka oyunları tasarımları yaptık. Bu anlamda birçok ürün ortaya çıktı. Yelpaze bu anlamda geniş bir düzeyde. Dil gelişimi, görsel algı, zihinsel beceriler veya strateji oyunları olarak bunları kategorize ediyoruz. Bu anlamda en zor olanları strateji oyunlarıdır. Çünkü strateji oyunları uzun dönemli oyunlardır. Bunlar yüzyıllar sonra temeli anlaşılabilen yapıdadır. Bu anlamda ekip arkadaşlarımızla 3 strateji oyunu tasarlayabildik. Son zamanlara baktığımız zaman aslında ülkemizde bu anlamda çok büyük bir örnek yok. Bunu biz başardık. Strateji oyunları daha çok Uzak Doğu veya Afrika kökenli olarak karşımıza çıkıyor ama biz burada 3 oyuna imza attık."
Yerli oyunları öğrencilerinin daha çok sahiplendiğine işaret eden Üstündağ, "Bu oyunlarımızı bir araya getirdikten sonra yatırımcılar bunun uygulanabilir olduğunu, piyasaya sürülebilir olduğunu gördüler. Bazı yatırımcılarımız da bu şekilde bunu alıp şu an piyasada satışını yapıyor." dedi.
"Oyunlarda hikayelerimize odaklanıyoruz"
Ekip üyelerinden İbrahim Halil Demir de öğrencilerin bazılarının matematiğe hep mesafeli olduğunu aktararak "Acaba onlara matematiği nasıl sevdirebilirim, neler yapabilirim" fikrinden yola çıktığını anlattı.
Zamanla oyunlar geliştirmeye başladığını vurgulayan Demir, şunları kaydetti:
"Belli bir zaman sonra bu endüstriyel hale geldi. Endüstriyel hale gelince de artık ihtiyaç olan oyunları yapmaya başladım. Hem kendi öğrencilerim için hem kendimi tatmin etmek için hem de bir anlamda 'yurt dışından oyun getirmektense burada neden olmasın' varsayımı üzerinden ilerleyerek birçok oyun yaptık. Toplumun da meğerse bir ihtiyacı varmış bu konuda. Bir ihtiyacı da karşıladı. Hem bu oyunlar yurt dışından getirdiğimiz oyunlarla rekabet edecek şekilde, bazıları çok daha iyi. Oyunlarda hikayelerimize odaklanıyoruz, örneğin Mezopotamya oyunumuzda bu bölgenin hikayesinden strateji ortaya koyarak bir oyun geliştirmiş olduk."