Kırklareli Üniversitesince kentte süt ve ürünlerinin pazar payının artırılması çalışmaları kapsamında "Süt ve Süt Ürünleri AR-GE ve Uygulamalı Eğitim Pilot Tesisi" kuruldu, "İstihdam Garantili Peynir İmal İşçisi Eğitimi" başlatıldı.
Eğitime katılan 9 kişiye akademik personel tarafından 120 saat teorik ve uygulamalı eğitim verildi. Eğitim kapsamında kursiyerlere klasik, lor, ekşimik, Çerkez, köy, hellim, kaşar peynirleri, yoğurt, ayran gibi süt ürünlerinin yapılışı öğretildi.
Kursiyerlerin 7'si çeşitli süt işleme firmalarında işe başladı.
"Her yıl bir marka ürün baz alınacak"
Kırklareli Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Bülent Şengörür, AA muhabirine, üniversitelerinin 2020 yılında "gıda" odak alanında ihtisaslaştığını söyledi.
Aynı yıl üniversite bünyesinde Gıda İhtisaslaşma Koordinatörlüğü kurduklarını ifade eden Şengörür, "Kırklareli Üniversitesi Bölgesel Kalkınma Odaklı AR-GE Stratejisi ve Yol Haritası Projesi" kapsamında TÜBİTAK Türkiye Sanayi Sevk ve İdare Enstitüsü tarafından "AR-GE Stratejisi ve Yol Haritası" hazırlandığını belirtti.
Çalışmalar kapsamında süt ve süt ürünleri, bitkisel yağ, et ürünleri, bağcılık ve arıcılık ürünleri gibi beş alanın belirlendiğini dile getiren Şengörür, "Bu beş alan üzerinden biz öncelikli olarak süt ve süt ürünlerini ele aldık. Bu konuda çalışma yaptık. Yavaş yavaş et ve et ürünleri ilgili çalışma yapacağız. Her yıl kendimize bir alan belirleyip bu alanlarda bölgeye, çevreye nasıl katkı sunarız, bu konuda çalışacağız." diye konuştu.
Geçen yıl üniversite bünyesinde Gıda Arzı Güvenliği ve Dijitalleşme Ortak Uygulama ve Araştırma Merkezinin (GADOM) kurulduğunu ifade eden Şengörür, üniversite olarak önemli çalışmalar yaptıklarını vurguladı.
"Öncelik eğitim"
Trakya Kalkınma Ajansı desteğiyle GADOM bünyesinde 1 milyon 698 bin bütçe ile "Süt ve Süt Ürünleri AR-GE Uygulamalı Eğitim Pilot Tesisi" kurulduğunu belirten Şengörür, şunları kaydetti:
"Burada sadece peynir üretimi yok. Peynir, kaşar, lor, yoğurt, dondurma, süt ürünlerinin farklı çeşitleri üretilmiş olacak. Projenin amacı birinci olarak eğitim. Biz üniversiteyiz, önceliğimiz eğitmek. Süt ürünleri sektöründe çalışanları, sadece çalışanları değil üreticileri de kırsal kalkınmada olanları, köy kadınlarını eğitmek esas amaç bu. İkinci amaç bu eğitimin dışında üniversitenin yine bir potansiyeli ile insan kaynağıyla ve alt yapısıyla destek olacağı AR-GE ve üretim geliştirme desteği. Burada tabi üreticiden kendi gelişimini, kendi şirketini, kendi tesisini kurmak isteyen kişiler, kırsal bölgede yaşayanlar hepsini desteklemiş olacağız."
Şengörür, eğitimi başarıyla tamamlayan kursiyerlerin kentteki bazı firmalarda istihdam edileceklerini de vurguladı.
"Esas burada Kırklareli'nde bir kültür oluşturmak"
Şengörür, amaçlarının bir başka boyutunun da Kırklareli'nde bir kültür oluşturmak olduğunu söyledi.
Kırklareli'nin artık "Peynir kenti" olarak anıldığına işaret eden Şengörür, şöyle konuştu:
"Kırklareli artık peynir kenti oldu, benim gördüğüm son 10 yılda ciddi bir peynir üretimi var. Bu da buna bağlı ekonomiyi çok etkiliyor. Esas burada Kırklareli'nde bir kültür oluşturmak. Hayvancılıktan tutun, süt üretimi, süt temini onunla ilgili süt sektörü ciddi bir potansiyeli var. Biz bölgeye katma değer yaratacak bir alan açmak istiyoruz. Üreticiye kaliteli üretim, standart üretim yapmalarını sağlayacak bir imkan sunmak istiyoruz. Kaliteli bir çalışan sunmak istiyoruz. İstihdamı, rekabet gücünü arttırmak istiyoruz. Bütün bunlar bu kente katma değer sağlayacaktır."
Şengörür, Kırklareli peynirinin yanı sıra köftesinin marka olması için de çalışmaların yapılacağını sözlerine ekledi.
"Peynir suyu değerlendirilecek"
Gıda Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Hatice Aloğlu ise amaçlarının yeni ürün üretilmesi, AR-GE çalışmalarının yapılması, yeni ustaların yetişmesi, üretim kapasitesinin arttırılması ve kalitenin yükselmesini istediklerini söyledi.
Peynir altı suyunun çok değerli olduğunu anlatan Aloğlu, "Bunun daha farklı yollarla insanlara kazandırılması lazım, bu nedenle peynir altı suyundan içecek üretilmesine yönelik çalışmalarımız var. Lor peynirinin raf ömrünün uzatılmasına yönelik çalışmalar yapıyoruz." dedi.
"Eğitim bize genel kültür olarak çok şey kattı"
Kursiyerlerden Gülşah Boyer ise yerli ve yabancı turistlerin Kırklareli peynirine ilgi duyduklarından dolayı eğitime katıldığını anlattı.
Avrupa'nın ilk yerleşik yerinin Kırklareli'nin Aşağıpınar höyüğünde olduğunu ve hayvancılık ile tarım faaliyetlerinin buradan Avrupa'ya yayıldığının tarihi olarak ortaya çıktığını belirten Boyer, şöyle devam etti:
"Hayvancılık ön planla olduğu bir şehirde yaşıyoruz. Köylerimizde üretilen süt ve süt ürünlerimizin kalitesi oldukça yüksek. Doğal olarak bunların işlenmesi gerekiyor. Bunlar işlenirken merak ettik, nasıl işlendiğini görmek istedik çünkü gelen yerli ve yabancı turistlerimize peynir ve peynir aşamalarını anlatmak istiyoruz. Tabii ki bu kurs bize genel kültür olarak çok şey kattı. Kendi yediğimiz ürünlerinde ne olduğunu öğrendik. Nasıl yapıldığını öğrendik. Evde çocuklarımıza ailemize Kırklareli peynirini yapıp ikram edebilme bilgisini kazandık. Kurs bize çok fayda sağladı."
Kursiyerlerden Nuri Özden de eğitimin kendisi açısından çok faydalı olduğunu söyledi.
Peynirin yapım aşamalarını öğrendiğini dile getiren Özden, artık peynir üretebileceği için çok mutlu olduğunu kaydetti.