İstanbul'da uzun yıllar medya sektöründe çalışan 50 yaşındaki Canerik, 2006'da memleketi Tunceli'nin Pülümür ilçesine bağlı Kırmızıköprü köyüne yerleşerek doğa ve insan temalı belgeseller çekmeye başladı.
Zamanla yöreye özgü masalları da araştıran Canerik, 15 yıldır da çalışmaları kapsamında il merkezi ile Ovacık, Pülümür ve Hozat ilçelerindeki köyleri geziyor.
El değmemiş doğal güzellikler arasında kilometrelerce yol kateden Canerik, belirlediği adreslere yaptığı ziyaretlerde yaklaşık 600 yaşlıyla görüştü.
Ön görüşmeler sonrası gerekli hazırlıklarını yapan Canerik, yaşlıların kendisine anlattığı eski masalları kamera ve ses cihazlarıyla kayıt altına alıyor.
"Masal Köyü" oluşturmak istiyor
Topladığı verileri arşivleyerek muhafaza altına alan Canerik, daha sonra "Zazaca" olarak anlatılan masalları çözümlemek için belirli aralıklarla bilgisayar karşısına geçiyor.
Uzun uğraşlar sonunda sözlü kayıtları yazılı metin haline çeviren Canerik, hazırladığı masalları kitaplaştırıyor.
Bölge kültürünün de tanıtılmasına katkı sağlayan Canerik, gelecek yıllarda memleketinde "Masal Köyü" kurmayı amaçlıyor.
Caner Canerik, AA muhabirine, masal derlemeleri yapabilmek için gittiği köylerdeki yaşlıların kendisine sıcak ve samimi davrandığını söyledi.
Tunceli'ye karşı manevi anlamda borçlu olduğunu düşündüğünü belirten Canerik, atalarından aldığı kültürel değerleri bir sonraki nesillere ulaştırmayı amaçladığını dile getirdi.
İstanbul'da uzun yıllar medya kuruluşlarında çalıştığını anlatan Canerik, şöyle konuştu:
"Yaklaşık 15 yıldır Tunceli'nin topraklarında belgesel çekip hikayeler yazıyorum. Kültürel anlamda çok zengin bir coğrafyamız var. 2015'ten itibaren eski de olsa bir araca sahip oldum ve diğer köylere gitme şansım oluştu. Burada yapabileceğim en güzel şey yitip gitmekte olan kültüre dair kayıtlar almaktı. Yaklaşık 7-8 yıldır masal derlemelerini devam ettiriyorum."
"Yaklaşık 150 civarında masal topladım"
Canerik, derlediği masallara insanların ilgi gösterdiğini ifade ederek, "Bu durum tabi büyük avantaj sağladı ve manevi geri dönüşler çok pozitif oldu. Yaklaşık 150 civarında masal topladım ve 50 tanesi benzer ya da yarım kalan masallardı. Bunların 100 tanesini 'Dersim Masalları 1 ve 2' olarak yayınladım. Sosyal medya ve interneti kullanarak satışlar yaptım. Ortaya çıkan ürün de iyi olduğu için insanların ilgisi yoğun oldu." dedi.
Masalların kültürel bir değer olduğunu anlatan Canerik, "Bu bölge için yapmak istediklerimden bir tanesi de 'Masal Köyü' kurmak. Teknolojinin ve doğal olmayan hiçbir şeyin girmeyeceği bir köy yaratmak istiyorum. İnsanlar buraya girdikleri zaman birbirlerine hikayelerini ve masallarını anlatacak." ifadelerini kullandı.